FİNAL Part 2

55K 2.5K 366
                                    

FİNAL
BÖLÜM 48
PART 2

Orada oturuyorlardı. Erkek kadına elindeki çiçeği uzattı ve bir şeyler fısıldadı. Kadının şen kahkahası yeraltı cennetinde yankılandı. Çiçeği aldı ve eşinin dudaklarına tutkulu bir öpücük kondurdu. 

Rebekah onu ilk kez elbise içinde görüyordu. On sekiz yıl boyunca ona annelik yapan o muhteşem kadını her zaman resmi kıyafetlerin içinde, sımsıkı toplanmış topuzuyla görmeye alışmıştı. ancak şimdi üzerinde beyaz uzun bir elbise vardı ve koyu renk saçları uzun dalgalar halinde beline kadar iniyordu. Başında papatyalardan yapılmış bir taç vardı. Perilere benziyordu. Gerçek olmayacak kadar güzel, gerçek olamayacak kadar ışıl ışıl ve mutlu. 

Sarah Blackwood ve Andrew Blackwood yeraltı cennetinde, kendilerine ait olan bölgedeki yeni evlerinin bahçesinde oturuyordu. Babasının her zaman gözünde olan gözlükler artık yoktu. Saçları her zaman olduğu gibi kıvır kıvırdı. 

Onları o kadar çok özlemişti ki... Ölümlerinin ardından yaşadığı pişmanlıklar acısını gömmesine izin vermemişti. Onları kırmıştı, öğrendiği gerçekler nedeniyle sahte bir nefret duygusuna kapılmıştı. Ölümlerinin nedeni olarak her zaman kendini görecekti. Eğer onu evlat edinmeselerdi şuan hayatlarına devam edebilirlerdi. 

Sert bir rüzgar esti. Bahçeyi çevreleyen çiçekler ve çimler rüzgara boyun eğerken, Andrew'un kıvırcık saçları havalandı. Karışan ve alnına dökülen buklelere homurdanırken Rebekah'nın dudaklarından kıkırtılar döküldü. O anda ikisi de sesin geldiği yöne döndü. 

Genç kızın dudaklarındaki gülümseme yavaşça soldu. Boğazında sanki kocaman bir yumru vardı ve nefes almasını engelliyordu. Yüzlerindeki şaşkınlık ifadesi ile yavaşça birbirlerinden destek alarak doğruldular.

''Rebekah.'' diye fısıldadı Sarah. Genç kız gözünden akan bir damla yaşı elinin tersiyle sildi ve başını salladı. ''Merhaba.'' 

İkisi de tüm gerçekleri biliyordu. Rebekah'nın asıl kimliğini, ailesini, hakkındaki tüm gerçekleri biliyorlardı. Hades, yanlarına gelmeden önce genç kız her şeyi bildiklerini söylemişti. Bunu için Hades'e minnettardı. Her şeyi onlara en başından anlatacak gücü kendinde bulamıyordu. 

''Sanırım Artemis dememiz daha doğru olur.'' dedi Andrew. Rebekah burnunu çekerek başını iki yana salladı. ''Ben sizin kızınızım unuttunuz mu? Ve yanlış hatırlamıyorsam adımı Rebekah koymuştunuz.'' 

Sarah, gözleri yaşararak gülümsedi ve Adnrew'un kolundan çıkarak Rebekah'a doğru geldi. Genç kız ağlamamak için yanağını kemiriyordu. Öne atılarak Sarah'a sıkıca sarıldı. ''Ahh şükürler olsun ki seni tekrar görebiliyoruz. Seni çok özledim Rebekah.'' Etraflarına bir çift kol daha dolandı. Andrew kızının alnını ve saçlarını defalarca kez öptü. 

''Sizi kırdığım için özür dilerim. Ben o gün onları söylemek istememiştim. Sade-

''Ştt.'' dedi Andrew dudaklarını kızının şakağına bastırarak. ''Hiçbir şey için özür dilemene gerek yok. Onları gerçekten söylemediğini biliyoruz.'' 

Genç kız başını kaldırarak babasına baktı. ''Hayır özür dilemem gereken çok şey var. Burada olmanızın nedeni benim. Eğer beni evlat edinmeseydiniz hâlâ hayatta olacaktınız.'' 

Andrew gülümsedi. ''Ne olursa olsun, sonun böyle olacağını bilsek bile yine sevi evlat edinirdik Rebekah. Bunları düşünerek kendini de bizi de üzme.'' dedi. Baş parmağı ile kızının yanağını okşadı. ''Hem kimin kızı bir tanrıça olabilir ki?'' dedi babası alay ederek. ''Benim kızım bir tanrıça!'' Genç kız başını iki yana sallarken gülümsüyordu.

İNTİKAM (Tamamlandı / Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin