FİNAL Part 1

53.3K 2.2K 306
                                    

FİNAL
Bölüm 48 
Part 1

Rebekah, Ares'in ordusunun savaş alanına toz bulutu gibi girişini izledi. Kan kırmızısı pelerini ardında uçuşan Ares en öndeydi. Düşmanları kılıçtan geçiriyor siyahlar içindeki ordunun içinde kendine yol açıyordu. Altın ve kırmızı zırhlı askerleri ise tepeyi çepeçevre sarmış yaratıkları ortada sıkıştırmaya çalışıyordu. 

Gökyüzünde süzülen dört sis bulutu vardı. Hızla hareket ediyor, düşman ordusunu adeta hareketsiz kılıyorlardı. Rebekah onların kim olduğunu hatırlıyordu. En yakın dostları Deimos, Phobos, Enyo ve Eris. 

Genç kızın yüzünde tatmin edici bir gülümseme oluştu. ''Sanırım bunun için sana borçlandım. Güçlerin ve stratejilerin konusunda tereddüt etmemeliydim.'' dedi Ares'in zihnine. Savaş tanrısının hınzır gülümsemesini aralarındaki mesafeye rağmen görebiliyordu.

''Bunu yatak odamızda telafi edebilirsin.'' Genç kız inanamazmış gibi başını iki yana salladı. Ardından gözlerini babasına ve kardeşine çevirdi. Zeus ve Hera, Prometheus ile çarpışıyordu. Titanı alt etmek zordu. Ancak babasının onu etkisiz hale getireceğinden emindi. 

Atlas ile çarpışan Apollon'un yanında ise Athena vardı. İkili, kurnaz ve hızlı titanı surlardan uzaklaştırmaya çalışıyordu. Hekate ve Kirke ise surların üzerindeydi. Anne kız el ele tutuşarak surları zayıflatmaya çalışıyordu. Surların diğer tarafında olan Klotho ve Caroline ise onların büyüsünü etkisiz hale getirmeye çalışıyordu. Maxwell, Caleb, Trent, Parker ve James kahinlerin etrafında etten duvar örmüştü. Hiçbir yaratığın onlara yaklaşmasına izin vermiyorlardı ancak yorgun düşmüşlerdi. Rebekah, Maxwell'in kendi ırkını acımasızca öldürmesini izlerken kaşlarını çattı. 

Savaşta onlara sırtını dönebilirdi. O vampir ırkının prensiydi. Tahtın varisiydi. Vampirler ile birlik olup onlara karşı savaşabilir ve kendine yeni bir hayat kurabilirdi. Babasının olmadığı tüm gücün kendinde olduğu bir hayat. Oysaki Maxwell kendi ırkını parçalıyor, hiçbirini yaşatmıyordu. Bu görüntü genç kızın zihninde farklı planlar oluşturdu. Dudakları yavaşça kıvrıldı ve kendinden emin bir şekilde başını bir kez salladı. Maxwell için küçük bir hediyesi olacaktı. Bu dünyada en çok istediği şeyi ona verecekti. 

Kükremelerin artmasıyla genç kızın bakışları tekrar titanlara çevrildi. Atlas, Athena ve Apollon tarafından köşeye sıkıştırılmıştı. Bu durum Hekate ve Kirke'nin dikkatini dağıttı. Kahinler endişeli bakışlarını savaş alanında gezdirdi ve ardından Atlas'a yardım etmek üzere harekete geçtiler. Rebekah atının karnına vurdu ve kahinlere doğru yöneldi. Bacağından akan kanlar aşağıya süzülüyordu. Ayak parmaklarını artık zorlukla hissediyordu. 

Gece'nin karnına hırsla bir kez daha vurdu. Atı hızını arttırdı. Rebekah öfkeyle solurken gözlerini, hayatını mahveden kadından ayırmıyordu. Elini arkaya uzatarak sadaktan ok çekti. Yayına yerleştirdi ve gerdi. Ardından okunu serbest bıraktı. Kirke, annesinin ardından bakıyorken okun geldiğini görmüş gibi birden döndü ve boynuna saplanmak üzere olan oku yakaladı. Yüzünde şeytani bir gülümseme oluştu. Başını hafifçe yana eğdi ve genç kızın zihnine fısıldadı. 

''Sonunda savaş alanında tekrar karşı karşıyayız Artemis. Bir kez daha seni yok etmenin zevkini bana yaşatacak mısın?.'' 

Rebekah dişlerini birbirine o kadar sıkı kenetlemişti ki biraz daha sıkarsa kırılacaklardı. ''Bu kez değil seni beyaz saçlı, buruşuk götlü kahin! Bu kez değil.'' Yayına tekrar okunu yerleştirdi ve bıraktı. Kirke hırlayarak beyaz bir ışık topu gönderdi ve oku yok etti. Rebekah hızlı davranarak bir başka ok daha yerleştirdi. Ayaklarıyla Gece'yi yönlendiriyordu. Aşağıdan üzerine yağan oklardan ve ateşlerden kaçıyordu. 

İNTİKAM (Tamamlandı / Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin