PART 15: Saldırıdan Kurtulmuş Minik Tavşan

11.1K 377 31
                                    

Çığlık atmaya çalışmak sadece ellerini ağzıma daha çok bastırmasına yol açıyor ve buna bağlı olarak da nefes almamı zorlaştırıyordu. Kollarından kurtulmak için çabaladım fakat pislik herif benim için fazla güçlüydü. Güçlü alkol kokusunu aldığımda, ağlamamak için zor durduğumu fark ettim. İçimdeki kötü hislerle baş etmek yeterince zorken nefesimin daralması işimi hiç kolaylaştırmıyordu. Lanet olasıcanın sesi donup kalmamı sağladı. Bunu yapmazdı öyle değil mi?

“Hareket etmeyi bırak, kızım. Yoksa seni öldürmek zorunda kalacağım.” Kollarında hareketsizce dururken, saçlarımı toplayıp diğer yanıma bırakarak pis nefesini kulağıma üfledi ve dudaklarını kulaklarımın arkasına sürttü. Bu sapık herif benim babam olamazdı öyle değil mi? Bir baba nasıl böyle olabilirdi?

“Acayip seks yapasım var, bebek.” İğrendiğimi belli eden bir ses çıkardığımda yavaşça kulağımın altını öptü.

“Seni bırakacağım fakat en ufak bir hareketinde yukarıda uyuyan arkadaşınla birlikte seni öldürürüm.” Kafamı korkakça sallarken, buradan ne kadar kurtulmak istesem de Taylor için uslu duracağımı aklıma yazdım. Akıllı davranmalıydım. Benim uçkuruna sahip çıkamayan ucube babam yüzünden –ki artık baba demek bile beni iğrendiriyor- onu ölüme sürükleyemezdim.

“Harika, ne kadar akıllı bir kızsın. Bu tek sevdiğim huyun.” Yavaşça ışıkları yaktığında üzerinde pahalı olduğunu hemen belli eden kıyafetleri dikkatimi çeken ilk şey oldu. Alkollü olsa da iyi görünüyordu. Pekala, bu cümleyi söylemek bile bana acı veriyor fakat bazı şeyleri size açıklamalıydım.

“B-burada ne işin var?” Cesaretim beni ölüme sürükleyecekti sanırım. Ağzımı kapayıp dursam olmuyor muydu? Tabi ki, olmazdı. Gabriella Evelyn her zaman olduğu gibi çenesini tutamayacaktı.  Rahat bir şekilde salona ilerledi ve koltuğa yayılarak ayak bileğini dizine yerleştirdi. Evimin sahibiymiş gibi davranması sinirlerimi bozuyordu.

“Evini sevdim.” Hala siyahlığını koruyan saçlarına dokunarak onları düzeltmeye çalıştı. Ne kadar düzeltse de bir boka benzemeyeceğini söylemek istedim fakat olur olmaz zamanlarda gelen cesaretimden eser yok gibi görünüyordu. Yani susacaktım.

“Ne istiyorsun?” Az önce susacağımı mı söylemiştim ben? Bir kahkaha atarken, omuz silkti.

“Para.” Tırnaklarımı avuç içime geçirirken, öfkeyle ona baktım ve istemsizce bağırdım.

“Benim param falan yok! Hayatımdan ne zaman tam anlamıyla çıkacaksın? Senden nefret ediyorum! Babam olduğun için senden utanıyorum!” Hışımla ayağa kalkıp boğazıma yapıştığında nefesim boğazımda takılı kaldı. Ciğerlerim param parça olmuş gibi hissederken, ellerini boğazımdan çekmedi ve boğazımdan tutmaya devam ederken beni hafifçe kendine çekti ve ardından hızlı bir şekilde duvara ittirdi. Başım sertçe duvara çarparken, istemsizce bağırdım. Aslında ağzımdan bir inlemeden farksız çıkmıştı.

“O siktiğim çeneni kapat! Yoksa seni gebertene kadar beceririm. Seni öldürmem için bana yalvarırsın.” Yaşlar gözlerimden akmaya devam ederken, kafam zonkluyor ve nefes alamadığım için bende ölme isteği uyandırıyordu. Suratıma attığı tokatla haykırarak yere düşerken, kalçama tekmesini geçirmesiyle iki büklüm oldum. Suratını eğerek suratıma yaklaştırdı.

“Sikmediğime şükret. 1 hafta sonra görüşürüz kızım. 1 hafta sonunda bir milyon doları almak için geleceğim. Parayı hazır etmeye bak. Sorumsuzluktan hiç hoşlanmam. Ve eğer polise veya o pop star arkadaşlarından birine bir şey anlatırsan hepinizi hiç acımadan öldürürüm. Biliyorsun, hiç yapmadığım şey değil…” Ağzımdaki kanı yere tükürürken, söyledikleri beynimde şok etkisi yaratıyordu. Y-Yanlış duymuştum öyle değil mi? Yoksa 1 Milyon Dolarımın olduğunu zannedecek kadar gözü mü dönmüştü? Hıçkırırken karnıma geçirdiği tekmeyle yuvarlandım. Vücudum acıyla kıvranırken, bana öpücük gönderdi ve çıkıp gitti… Acıyla ağlamaya başladığım sırada çığlık ile sarsıldım.

TWIX // h.sWhere stories live. Discover now