Hocama Aşık Oldum (DÜZENLENİY...

By Elofffffffff

538K 17.4K 2.1K

Eğer sizde kendinizden yaşça büyük birine aşık olduysanız kendinizden bir parça bulacaksınız. Eğer olmadıysan... More

Kıskançlık
Mesajlar
Kafa Karışıklığı
Özel
Yalancı
İtiraf
Sevgilim
İlk Buluşma
Gerçekler
Dedikodu
Ayrılık
Aptallık
Çiçek
Yumruk
Ev Hali
Sonunda
Sürpriz
Yakalandık
Yardım Edin
Tek Gerçeğim
Sadece Seni İstiyorum
Huzurlu Uyku
Lüzumsuz
Tehdit
Aileler-1
Aileler-2
Yakınlaşma
Teşekkür
İntikam
Fazla Yakın
Duyuru
Oğuz
Söz
Mesafeler
Acı
Pişmanlık
Fedakarlık
Testler
Hayatımı Güzelleştiren Adam
Tatlı

Aşık Oluyorum

57.3K 1K 109
By Elofffffffff

Düzenlendi☑️

İlk günümdü dersane de ve bu ilk dersane deneyimimdi. Kapıdan içeri girdiğimde eskiden aşık olduğum ama bir türlü açılamadığım Burak'ı hatırladım ama artık ona karşı boştum belkide ona karşı hiçbir zaman bir şey hissetmemiştim. Aslında belki de ona hayranlık duymuştum çünkü benim üst sınıfımdı ve havalı bir grup da takılıyordu. Tabi yakışıklı olması da cabası. Bunları düşünürken seviye tespiti için yapılan sınava girmek üzere sınavın yapılacağı sınıfa doğru yürümüştüm. Sınav bu seneki konularla ilgili olduğu için kimse bir şey bilmediğinden sınav soruları dışında her şeyle ilgileniyorduk. Sınavım yine çok iç açıcı geçmemişti ama tuhaf bir şekilde umursamamıştım çünkü dershanenin içini çok merak ediyordum. Sınav bittikten sonra sınıfları gezdiğimde her sınıfın aynı düzende döşendiğini fark ettim. Her sınıfta yarım ay şeklinde bir masa etrafında sandalyeler, iç kısmında da öğretmen için sandalye vardı. Buranın döşemesi zaten bizim mağazamızdan yapıldığından sınıfları yabancılamamıştım. Sınıfları biraz gezdikten sonra dersaneden çıktım. Biraz gezinip arkadaşlarımla vakit geçirdikten sonra canım sıkılınca eve döndüm.

...
Aradan birkaç hafta geçmişti ve arkadaş edinmem dışında hiçbir farklılık yoktu dersanede. Tabi bu süre boyunca Melike diye bir kızla tanışıp çok iyi anlaştığım detayını atlayamazdım. Her şey rutin bir şekilde yolundan hiç sapmadan devam ediyordu. Ta ki o gün edebiyat dersine kadar. Edebiyat öğretmeni benden 8 yaş büyüktü ama genç olması dışında dikkatimi çekmemişti. Hatta genç olması da dikkatimi çekmezdi ama dersanedeki kızlar sürekli bu hocanın ne kadar karizmatik olduğu gibi şeylerden bahsediyordu. İnsan ister istemez göz ucuylada olsa bakıyordu. Ben öyle bir kız değildim, yani hocasına sarkan kızlardan biri değildim. Bana böyle şeyler garip geliyordu. Her ne kadar olgun erkeklerden hoşlansam da bir hocaya o gözle bakamazdım.

O gün edebiyat dersimiz vardı ve ben edebiyattan nefret ederdim. Selim hoca derse girdi ve konuya başladı. Ben her zamanki gibi hayal kuruyordum. Bana o an derste olduğumu unutturacak hayaller kurmaya çalışıyordum. Tam o sırada Selim hocanın bağırma sesiyle irkildim. Sadece irkilmekle kalmayıp büyük bir tepki vermiştim olmalıyım ki hoca dönüp bana baktı ve gülmeye başladı. Sonra sınıfa döndüğümde kimsenin olayı farketmediğini anlayınca rahatladım ve ben de gülmeye başladım. Çünkü gerçekten komik bir durumdaydım.

Bu sırada sadece ikimiz güldüğümüz için gözüm Selim hocaya takılmıştı. Selim hoca ne güzel gülüyordu ela gözleri çok hoştu ve ben göz rengini bile yeni farketmiştim. Böyle güzel gözleri yeni farkedebilmem inanılmaz ilginçti. Bir süre gülüştük. Gülüşmemizi zil bozdu ve
Selim hoca

"Amacım dikkatini derse vermeni sağlamaktı." dedi. Sesi çok karizmatikdi. Ben de utanarak gülümsedim. Başka ne yapabilirdim ki.

"Ben edebiyat dersini pek sevmemde ondan yani..." dedim gözlerimi kaçırarak. Çünkü benden bir açıklama beklediği gözlerinden belliydi.

"Sevmesen bile dinlemen lazım İpek. Kendi başarın için." dedi göz kırparken. Bu Selim hocayla aramızda geçen ilk muhabetti ama son olmayacağını hissediyordum.

Selim hoca kitaplarını çantasına koydu ve montunu alarak sınıftan çıktı. O bunları yaparken gözlerimi ona dikmiş elimi çeneme koymuş masaya yasalanmış bir şekilde oturarak onu izliyordum. Dalgalı hafif uzun saçları, uzun boyu, ela gözleri, beyaz teni ve karakteri bütünleşerek onu mükemmel kılıyordu. Çok tatlı bir adamdı. Konuşarak herhangi bir insanı en ikna olmayacağı bir konuya bile ikna edebilirdi. Zaten buna birçok kez şahit olmuştum. İnsanlar üzerinde müthiş bir etkisi vardı ve bu duruma kapılmamak mümkün değildi.

Sevgilisi var mıydı? Bilmiyordum ama ondan sonraki tenefüsler onu izlerken buldum kendimi. Ona baktığımda göze göze geldiğimizde suçluluk duyuyordum o hocamdı ve ben ona ilgili duymaya başlamıştım. Sonra ona baktığımı farkederek göz kırptı. Bana göre çok başka anlamlar ifade edebilecek bir göz kırpmaydı ama ona göre sadece o an için yaptığı bir hareketti.

Dersane bitmiş ve babam beni almaya gelmişti. Rutin sorular sormuş ve benden her soruya iyi cevabı aldığı için susmaya karar vermişti. Yüzümdeki saçma gülümsemeyi de arkadaşlarımla aramın iyi olmasına bağlamış olmalıydı. O gün yemeğimle oynayıp durdum sofrada. Tek istediğim bir an önce yatağıma yatıp onu düşünmek ve onunla ilgili hayaller kurmaktı. Ne kadar çabuk kaptırmıştım kendimi onun rüzgarına.

Sonrasında yatağıma yattığımda tek düşündüğüm saçmalamamam gerektiğiydi. Ben birine karşı bir şeyler hissettiğimde beynim yok oluyor onun yerine görevi kalbim büyük bir zevkle üstleniyordu. Yanında saçma sapan konuşup, bildiklerimi unutup, hayatımı onu kıskanmaya adıyordum. Kısa sürede aptal bir aşığa dönüşüyordum.
....

Ertesi gün okula gittiğimde arkadaşlarım bende bi tuhaflık olduğunu söyleselerde onlara anlatmıyordum çünkü ben bile daha emin değildim duygularımdan. Küçük bir beğeni miydi? Yoksa aşk mı ? Gün geçmek bilmiyor bundan birkaç hafta önce bayılarak geldiğim bu lise benim için bitmek bilmeyen işkenceye dönüşmüştü. Belki de Selim hocaya aşık olmaya başladığım için, onu hemen görmek istediğim için okul bitsin istiyorum. Gerçi duygularımdan emin değilim ama zamanla netleşirdi, sanırım.
...

Son ders zili çaldığında karnımın oralarda bir şey olmuştu. Emin olmadığım o duygular sağlam adımlarla aşık olmaya doğru ilerliyordu.

Kendi kendime "Saçmalama İpek saçmalama, aşk değil bu. En son birinden hoşlandığında bile ne kadar acı çekmiştin hatırlasana." deyip kendimi telkin etmeye, bi yandan da mahvolan rimelimin üstünden geçmeye ve allık sürmeye devam ediyordum. Heyecandan kendinden geçmiş yüzümü iyi bir hale getirdiğimde kendimi okuldan dışarı atıp, ciğerlerimi temiz havayla doldurdum.

Sonunda dersaneye gelebilmiştim. Arkadaşlarım daha gelmemişti. Dersin başlamasına 1 saat vardı. Boş boş oturmak yerine kantine çıkıp bi şeyler atıştırmaya karar vermiştim. Belki bu sayede Selim hocayı da görürdüm. Aslında açlıktan çok Selim hocayı görme fikri beni cezbetmişti. Kantine çıktım evet Selim hocayı gördüm ama keşke görmeseydim..

Continue Reading

You'll Also Like

1.7M 160K 80
Gök Dalaman. Yüksek anksiyete ve epilepsinin mahvettiği hayatında, yeni umutlar ve yeni deneyimlerle hiç tatmadığı bir şefkati tadacaktı. Baba şefka...
1M 13.9K 35
Aşık olduğu adamın evleneceğini öğrenen Mavi, çareyi en yakın kız arkadaşında bulur. Düğüne kısa bir süre kala acilen bir plan yapmaları gerekmektedi...
115K 8.4K 87
Öğretmen ama AŞKA ÖĞRENCİ (Texting) • Anaokulu öğretmeni olan Beyza yoğun bir sene geçirdiği için yeni dönemde dinlenmek için görev değişikliği yapmı...
1.3M 48K 52
DİKKAT: ÖĞRETMEN ÖĞRENCİ KURGUSUDUR +18 VARDIR RAHATSIZ OLACAK OKUMASIN. Defne çocuk ruhlu biridir. Bir akşam canının sıkıntısı ile anonim bir uygul...