Hocama Aşık Oldum (DÜZENLENİY...

By Elofffffffff

538K 17.4K 2.1K

Eğer sizde kendinizden yaşça büyük birine aşık olduysanız kendinizden bir parça bulacaksınız. Eğer olmadıysan... More

Aşık Oluyorum
Kıskançlık
Mesajlar
Kafa Karışıklığı
Özel
Yalancı
İtiraf
Sevgilim
İlk Buluşma
Gerçekler
Dedikodu
Ayrılık
Aptallık
Çiçek
Yumruk
Ev Hali
Sonunda
Sürpriz
Yakalandık
Yardım Edin
Tek Gerçeğim
Sadece Seni İstiyorum
Huzurlu Uyku
Lüzumsuz
Tehdit
Aileler-1
Aileler-2
Yakınlaşma
Teşekkür
Fazla Yakın
Duyuru
Oğuz
Söz
Mesafeler
Acı
Pişmanlık
Fedakarlık
Testler
Hayatımı Güzelleştiren Adam
Tatlı

İntikam

7K 297 54
By Elofffffffff


Evet yeni bölümle geldim canlarım. Hikayenin gidişatıyla ilgili düşünceleriniz ne ? Yorumlarınızı bekliyorum ve yaptığınız uzun yorumlara bayılıyorum :) Hikayeye daha fazla devam etsem sıkılır mısınız ?

Kafamdaki soruları bir kenara fırlatıp hediyeme odaklandım. Sonunda gün boyunca görmek için sabırsızlandığım hediye karşımdaydı. İnanması güç ama odamın duvarında asılı duruyordu. Zor bela ayaklarımı mıhlanmış olduğu yerden kaldırdım. Resmen ağır çekimde üstü bordo bir örtüyle kapanmış kalp şeklindeki hediyeme ilerliyordum. Aşık olduğum adamın her zaman nefesimi kesen sürprizlerinden biri olmalıydı. Hediyenin önünde bir süre durdum ve yavaşça örtüyü çektim çünkü içimdeki sabırsızlık her geçen dakika katlanarak artıyordu.

Açtığımda ikimizin fotoğrafını gördüm ve üzerinde de bir not.

'Bana senden daha büyük bir hediye yok demiştin. Bu yüzden sana kendimi değil, bizi hediye ediyorum küçük bayan.'

Sonra altında başka bir kağıda yazılmış bir not daha vardı.

'Farkındaysan sana küçük bayan dedim ve günü geldiğinde bunu bana ödetmeni çok isterim.'

Ah bu erkekler. Düşündüğü şeye bak. Ne olursa olsun notu gördükten sonra yüzümdeki anlamsız gülümsemeye engel olamamıştım. Ona dokunma fikri bütün hücrelerimi harekete geçirmişti ama östrojenlerimi bir kenara usulca itip duygusal anlar yaşamaya başlamıştım. Hediyeye bakıyor, baktıkça ağlıyordum. Gözümden akan yaşları elimin tersiyle silerken bir yandan da akan burnumu çekiyordum.

Bu adam nasıl bir şey böyle. Allah resmen numunelik yaratmış, diğer erkekler örnek alsın diye. Hem babamı ikna etmiş, hem de günün başından beri ardı arkası kesilmek bilmeyen sürprizler. Ben hayatımda ilk defa kendimi bu kadar özel hissettim. Sanki dünyadaki en değerli insanmışım gibi. Bir kez daha doğum günümün önemini anlamıştım.

Aslında her şeyden önemlisi Selim'i bulmuş olmamdı. O benim kaderimdi, bunu onu ilk gördüğümde anladım. Tamam belki ilk gördüğümde anlamadım ama önemli olan bunu anlayabilmiş olmam.

Sahi Selim babamla arasını nasıl düzeltti ?

Hemde bu kadar kısa sürede. Tamam her şeyi olduğu gibi bu işi de yoluna koyacağını biliyordum ama kim bu kadar erken olacağını tahmin edebilirdi ki. Gerçi söz konusu hayatımın aşkı olan Selim olunca her şey mümkün.
Ben bunları düşünürken odamın kapısının tıklamasıyla hemen düşüncelerimden sıyrıldım.

"İpek girebilir miyim ?"

"Tabi, gir baba."

Babam odaya girip yatağıma oturmuştu. Eliyle yatağıma oturmamı işaret etmişti. Uzun zamandır baba-kız
konuşması yapmamıştık.

"İpek bak beni tanıyorsun. Ben şu ana kadar istediğin hiçbir şeye karşı çıkmadım. Çünkü sen hep makul ölçülerde şeyler istedin. Yaşıtlarına göre hep olgundun. Bize asla sorun çıkarmadın. Ders notların hep iyiydi. Biliyorum, bizi üzmemek için çoğu istemediğin şeye bile evet dedin. Sen hep iyi bir evlat oldun ve Selim olayı var bir de. Senin saçma bir şey yapmayacağını, güvenimi sarsmayacağından eminim ama başlarda Selim'i tanımadığım için bu ilişki her insana olduğu gibi bana da kabul edilemez geldi. Bu düşüncelerim Selim'in çabalarını görmeden önceydi. Günlerdir Selim'den çektiğimi ben bilirim." dedi bıkkın bir şekilde gülerek.

"Artık en son şirkete kadar geldi. Kaç gündür yakamdaydı ve en son bana yaptığı açıklamayla benim iznimi aldı. Gerçekten onu tanıdım ve güvendim, ailesi de çok iyi insanlar. Gerçi babası araya girmese yumuşamayabilirdim. O babasına dua etsin. Selimle görüşmene izin veriyorum ama her görüştüğünüzde benim haberim olacak."

Uysal bir kedi gibi başımı salladığımda babam konuşmaya devam etti.

"Canım kızım bunları bir kenara bırakalım. Önemli olan senin doğum günün. İyi ki benim kızımsın. İyi ki doğmuşsun. Doğum günün kutlu olsun." dedi saçıma bir öpücük kondurarak.

"Şimdi sen gelebilirsin." diye seslendiği ayağa kalkarken. Konuşmanın başından beri akan göz yaşlarımı sildim. Bu sırada Selim içeri girdi. Gülen gözlerle ona baktım.Babam Selim'in yanından geçerken

"Benim evimdesin unutma."dedi sinirle bakarak. Anlaşılan hayatım boyunca bu iki erkeğin atışmalarını çekecektim.

"Canım..." der demez konuşmasına fırsat vermeden boynuna atladım.

"Sen benim kurtarıcımsın ve seni çok seviyorum."

"Ben de seni bitanem." dedi sıkıca sarılarak. Bir süre sarıldıktan sonra ayrıldık. Biraz konuştuk sonra Selim çıkacağı zaman dudaklarına tam küçük bir öpücük konduracaktım ki babamın öksürmesiyle kendimi geri çektim. Selim korkudan bana bile bakamıyordu.

"Şşş sakin ol. Babam insan yemiyor." dedim gülerek.

"Bir de bana sor." dedi kısık bir sesle. Ben gülerken Selim stres doluydu. Babam kim bilir neler yapmıştı ki bu denli korkuyordu.

"Tamam hadi iyi geceler." dedim öpücük konduracakken, Selim kendini hızla geri çekti.

"Yapma. Baban beni öldürür."

"Tamam benim korkusuz korkak sevgilim." dedim. Selim'i kapıya kadar geçirdikten sonra odama geçtim.

1 Hafta Sonra

'Ben hazırım.' diye mesaj atmıştı Melike.

'O zaman intikam başlasın.' diye mesaj attım, çantamı takarken. Babam artık dersaneye gitmeme izin vermişti. Bugün sanki ilk defa dersaneye gidiyormuş gibi heyecanlıydım. Hem Selim'in dersine girecektim hem de artık Tuba'dan intikam alma vakti gelmişti. Bana yaptıklarını ödeme vakti gelmişti. Bana çektirdiklerini ödetecektim. Daha doğrusu bize ve ilişkilerimize yaptıklarını ödetecektim. Kork benden Tuba. Benim sinirli halimi görmedin sen.

...

"Canım hocaların adresleri Eda hocanın odasında oraya girmemiz gerek."dedi Melike.

"Tamam onu bugün içerisinde halledelim. Peki ne zaman bizim çıngıraklı yılanın dersi ?"

"İlk ders."

"Hazırlandınız mı ?"

"Her şey tamam."

Kendimi bir an için ajanmışım ve gizli görevdeymişim gibi hissettim. Melike de bu olaya ayak uydurmuştu.

"Hadi gelir bizim çıngıraklı sınıfa girelim."

"Tamam canım girelim."

Sınıfa girdiğimizde ben yerime geçtim Melike oturmayıp konuşmaya başladı.

"Bakın şimdi kimse birbirini ele vermeyecek, veren olursa da iyi olmaz. Ben hepinize güveniyorum gerçi. Bakın el ele verip bu kadını burdan def edeceğiz ve Selim hocayla İpek rahat edecek."

Herkes gaza gelip Tuba hocaya hakaretler etmişti ki o bunları çoktan hak etmişti. Hatta daha fazlasını hak ediyordu ve hak ettiğini benden alacaktı. Aradan çok geçmeden çıngıraklı içeri girmişti. Ben hiç istifimi bozmadan oturmaya devam ettim ve gıcık gıcık gülümsemeyi de ihmal etmedim. Gözlerime diktiği gözlerinden kaçmak yerine bu kez bende ona dik dik bakmıştım. Artık utanacak gizleyecek bir şeyim yoktu. Bu sefer olaylar değişmiş ve utanması gereken o olmuştu.

Masasına ilerledi ve sandalyesine oturdu. İlk aşama tamam. Basit, eski ama etkili bir yöntem. Bugünde şansıma ince bir kumaştan etek giymişti. Sonrasında sınıf defterini açtığında gördüğü manzara da yeterince iğrençti ve bu daha başlangıçtı. Herkes gülmeye başlamıştı. Bunlar daha en basitleri yaşadıkları yaşayacaklarının yanında bir hiç. Tuba tiksintiyle yerinde kalktığında eteğinin yırtılma sesiyle arkasına dönüp baktı. Artık gülmeler kahkahaya dönmüştü. Bana baktığında şaşkın gözlerinin arkasındaki öfkeyi görebiliyordum. Benim yaptığımı anlamıştı. Zaten benim istediğimde tam olarak buydu. Benim olduğumu anlamasıydı. Sınıfa döndü ve

"Bunu kim yaptı ?" diye bağırdı.

Kimse ses çıkarmamıştı ve bu Tuba'yı daha çok sinirlendirmişti.

"Bunu yapan bedelini ödeyecek." Bunu bütün sınıfa söylermiş gibi dursada bana bakarak meydan okuyordu. Ben ise yüzüne öylece baktım. Bazen cevap vermemek karşındakini daha çok çıldırtabilirdi ve ben de tam olarak öyle yapacaktım. Sonra arkasını çantasıyla kapatarak sınıftan çıktı. Ben Tuba sınıftan çıkar çıkmaz konuşmaya başladım.

"Öncelikle hepinize teşekkür ediyorum sizden isteyeceğim ufak bir şey daha var. Biz Melikeyle şimdi sınıftan çıkacağız birinin daha gelmesi gerekiyor. Hatta 2 kişi."

Sınıfımızın cesur erkekleri hemen öne atılmıştı.

"Tamam Buğra ve Can siz gelin. Planın devamını anlatıyorum. Şimdi Buğra sen Eda hocayı sınıfa çağıracaksın. Can bizimle birlikte saklanacak, sonrasında Eda hocayı biz sınıfa gelene kadar oyalayacaksınız. Eğer bizi sorarsa kantinde deyin. Olur mu ?"

Bütün sınıf kabul etmiş ve planı gerçekleştirmeye koyulmuştuk. Eda hoca odasından çıkar çıkmaz Melike ve ben odaya girdik. Buğra da kapıda gelen gideni kolaçan ediyordu. Uzun arayışlar sonucu ev adreslerinin olduğu dosyaları bulmuştuk ve ben hemen telefonuma fotoğrafını çekmiştim.

Günümün geri kalanı sakin geçti demek isterdim ama hayatımda Selim varken bu çok da kolay değildi. Gerçi bu sefer benim suçumda vardı. Çünkü dersaneye tekrar başladığımı söylememiştim. Tabi onunla dersimiz olduğunu biliyordum ve ders vakti gelene kadar da ona görünmemek için elimden geleni yapmıştım ve başarılı da olmuştum. Selim derse girdi. Kitaptan bir şeylere bakıyordu ve bu yüzden sınıfa bakmamıştı.

"İyi dersler."

"İyi dersler hocam."

"Arkadaşlar İpek dışında kimler yok ?"

"Benim dışımda herkes burada." dediğimde Selim ışık hızıyla kafasını bana çevirdi.

"Sen bana gelmeyeceğim demiştin. Babandan izin alamamıştım. Yani hani..."

Selim resmen bocalamıştı. Konuşamıyordu.

"Geçenlerde buluştuktan sonra da size geldiğimde izin ..."

"Hocam sakin olun aranızdakini hepimiz biliyoruz." dedi Buğra. Her zamanki gibi patavatsızdı. Herkes kıkırdıyordu. Ben de gülmemek için dudaklarımı ısırıyordum. Selim bana bakıyordu ve o da ne ? Utanıyordu.

"Tamam arkadaşlar. Bu durum biraz tuhaf ama dersanede İpek benim öğrencim. Bu konuyu kapatıp derse dönüyoruz."

Gün içerisinde Selimle birkaç kez konuşmuştuk. Onun dışında başka bir şey olmamıştı. Çıkışta planın devamı için Melikeyle taksiye atladık. Tuba hocanın adresini taksiye verdik ve planı bir kez daha tekrarladık.

...

Tuba'nın kapısının önüne iğrenç kokulu ve yanmakta olan paleti bırakıp zili çaldıktan sonra kamerayı açıp bir köşeden olanları izlemeye başladık. Tuba kapısını açar açmaz telaşla yanan pakete bastı ayakkabılarıyla ve her yeri Melike'nin köpeğinin dün gece yediği ve bu sabah çıkarttıklarıyla doluydu.

Continue Reading

You'll Also Like

1.3M 53.3K 26
(18+ cinsellik ve şiddet içerir.) Başımızın üstünde ki elçilik binasının içinde bir ses yankılandı. "Şuandan itibaren; Onun tek bir saç teline zarar...
1.7M 99.8K 61
Ulaş: Ev alma, komşu al demişler. Işık: Öyle mi demişler. Ulaş: Öyle demişler. Alacağım seni kendime. Mecburuz.
1.3M 48.4K 52
DİKKAT: ÖĞRETMEN ÖĞRENCİ KURGUSUDUR +18 VARDIR RAHATSIZ OLACAK OKUMASIN. Defne çocuk ruhlu biridir. Bir akşam canının sıkıntısı ile anonim bir uygul...
116K 8.4K 87
Öğretmen ama AŞKA ÖĞRENCİ (Texting) • Anaokulu öğretmeni olan Beyza yoğun bir sene geçirdiği için yeni dönemde dinlenmek için görev değişikliği yapmı...