AHVEB

21. BÖLÜM: "KAYBEDİŞ"

Thirty Seconds To Mars, Dangerous Night

oy atın demekten bıktım. 50 voteden daha fazlası gelebilir bence.

21. BÖLÜM: "KAYBEDİŞ"

🌙

Bir gece kabusundan uyandı.
Karanlık, kanatlarını kırıldı.

Durdu, sabretti, büyüdü.
Kendi yarasını kendi sardı.

Bir gece, kabusundan uyandı.
Karanlığı, kendine kanat yaptı.

Durdu, sabretti, büyüdü.
Kendi yarasını kendi açtı.

Bir gece kabusundan uyandı.
Önce kanatlarını, sonra karanlığı içindeki buzdan ateşle yaktı.

Saat sekize geliyordu.

Aledalar ile buluşacaktık çünkü Giryan yine bir işler çeviriyordu. Bunu biliyordum. Bana hiçbir şey söylemiyordu, anlatmıyordu. Ondan cevaplar almam için ellerimle kazıya kazıya o cevap için uğraşmam gerekiyordu.

Aledalar ile saat dokuzda buluşacaktık. Yaklaşık bir saat yol süreceği için şimdiden hazırlanmam gerekiyordu. Bu yüzden ayaklanarak odama doğru ilerledim, Giryan da birkaç saniye önce kendi odasına üstünü değiştirmek için girmişti. Odaya girip kapıyı kapattım ancak kilitlemedim. Dolabın karşısına geçtiğimde, ne giyeceğim konusunda çok kararsızdım. Nereye gittiğimizi bilmiyordum, ne yapacağımızı da aynı şekilde bilmiyordum. Zaten Giryan bana hiçbir şey söylemediğinden dolayı bunu söylemesini beklemek sadece aptallık olurdu. Artık aldırmıyordum bile. Bana hiçbir şey anlatmaması, yapacağımız her şeyden beş saniye önce haberim olması bana gayet normal gelmeye başlamıştı.

En sonunda, kalın askıları olan siyah bir elbiseyi giymekte karar kıldım. Elbise oldukça kısaydı ve eteği hafif kabarıktı. Siyah ojelerim, altımdaki siyah bileklerimi saran zarif topuklular, bir ölü kadar beyaz olan tenim ve siyah saçlarımla siyah elbise bana yakışmıştı. Bunu biliyordum. Giryan gibi her rengi
güzelleştiremiyordum belki ancak siyah kesinlikle benim rengimdi. Bunu biliyordum.

Yüzüme fondöten sürdüğümde boynumda da etkisini kaybeden fondöten yüzünden göze batmaya başlayan izleri fondötenle kapattım. Göz altımdaki hafif halkaları kapatıcı yardımıyla kapattığımda, zaten uzun olan kirpiklerimi kıvırarak maskarayı sürdüm. Şimdi kirpiklerim çok daha uzun ve yoğun bir görünüme sahiptiler. Rimelin etkisiyle kıvrılan kirpiklerim ve yaptığım dumanlı göz makyajı ile gözümün mavisi en az boynumdaki kolyenin ucundaki hilalin mavisi kadar ön plana çıkmıştı. Son olarak bordo bir ruju dudaklarımda gezdirdim ve iki dudaklarımı emerek ruju yedirdim.

Normalde saçımı düzleştirecektim ancak onun ördüğü saçımı çözemezdim. İki gün olmuştu ancak saçlarım hala yağlanmamıştı. Saçlarım yağlanana kadar bu örgüyle kalacağıma son derece emindim. Üstelik, ondan beklemediğim şekilde çok da güzel örmüştü. Bunu daha önce yaptığı belliydi. Belki de annesinin saçlarını örmüştü, bunu düşünmek bir an içime bir ağırlık çökmesine sebep olmuştu. Örgümün ucunu sol omzuma bıraktım. Gerçekten de yeteneksiz olduğu tek konu yemek yapmak olmalıydı. Adam örgü bile örebiliyordu ya.