Bölüm 6: Siyaha Bürünmüş Beyaz

5.9K 518 263
                                    

(Bölüm Şarkıları: Yalın- Her Şey Sensin& Deniz Seki- Aşk )

Ela, gözlerini yavaşça açarken bulunduğu yer tanıdık gelmişti. Bu kendi odasıydı. Az önce olanlar rüya mıydı diye düşünürken içeriden gelen sesle ayağa kalktı.

"Adliyenin önünde bayıldı. Bende kendi evime götürdüm. Biraz dinlendikten sonra uyanır sandım ama vücudu aşırı yorulmuş kımıldamadı bile. Merak edersiniz diye buraya getirdim." Serkan bir şeyler açıklıyordu.

"Bundan sonrasını biz hallederiz gidebilirsin." Mert soğuk bir sesle cevap vermişti. Odanın dışına çıktığında ilk Serkan ile göz göze geldi. Serkan, gözleriyle Ela'ya hafif bir gülümseme sunarken, Ela da aynı şekilde karşılık verdi.

Deren, sevinçle "Ela uyanmışsın!" diyip Ela'ya sarıldı. Serkan dikkatle kuzenini izlerken verdiği tepkiyi ölçüyordu. Bu kadar mutlu olmasını beklememişti. Boğazını temizledi ve söz aldı.

"Deren biraz konuşabilir miyiz?"

"Yeni bir görücü mü buldun Karavan?" Mert iğneleyici sesi ile laf vurduğunda Serkan da tebessüm edip lafına devam etti.

"Yeterince terbiye verilmemiş sanırım sana, insanların hatalarını yüzüne vurmak saygısızlıktır." Mert, Serkan'ın dediklerine sinirlenmişti, dişlerini sıkarak konuştu.

"Cehalet tekrar eden bir şey olunca cahile iş öğretmek de bizim gibi insanlara düşüyor."

"Yeni yetme birinin iş öğretmesi de ne kadar yeterli olabilir bilemedim. Yeteri terbiye almamış bir veletten iş öğreneceğime, cahilliği tercih ederim." Mert, koltuktan kalktığı gibi Serkan'ın üzerine yürüdü.

"Sen kime velet diyorsun lan?" Deren tedirgin bakışlarını ikisinin üzerinde geçirirken bu gergin ortama son vermek isteyen kişi Ela oldu.

"Yeter!" diye soludu.İkisinin de kafası ona döndüğünde devam etti.

"Karavan, niyetin Deren ile arayı düzeltmekse bahçeye geçin buyur. Fakat Mert'e laf sokmaksa kapının yolunu biliyorsun!" dedi. Serkan'ın az önceki şefkat dolu gözlerinden eser yoktu. Ela, sözleri ile bütün anlamı götürmüş yerine öfke ve siniri bırakmıştı.

"Deren hadi abicim biz bahçeye çıkalım." dedikten sonra ikisi birlikte bahçeleye çıktı. Ela, Deren'in rahatsız olmadığından emin olduğunda sinirle Mert'e döndü.

"Koruma mı oldun başımıza?"

Mert "Deren'in neler yaşadığını biliyorsun Ela. Aynı şeyleri yine mi yaşasın?" diye savundu.

"Ben onu bulup buraya getirmeseydim şu an daha kötülerini de yaşamış olacaktı."

Mert öfke ile soludu.

"Yaşamadı ama!" Kollarını göğsünde birleştirdi.

"Bu Deren'in hayatı ne sen, ne de ben engel olamayız. Gitmek isterse karar onun bir daha evdeki misafire kötü bir tavır sergileme." diye uyardı. Mert'in gözleri kısıldı. Sakinlikten uzak bir tonda konuştu.

"Bana o adamı mı savunuyorsun?" dedi. Sesine bir nebze hayal kırıklığı bulaşmıştı.

"O adam dediğin kişi Deren'in kuzeni." dedi. Mert imalı şekilde konuştu.

"Sadece Deren'in kuzeni mi Ela?" Söylediği şeyle Ela'nın gözleri alevlenirken Mert'e onu yıkıp yakacak derecede bakıyordu. Öfkeyle tısladı.

"Hemen odana gir Mert Közlü! Hemen!"

Uzun süre sonra soyadını Ela'nın ağzından duymuştu. Bir adam yüzünden Mert'in en nefret ettiği şeyi yapıp,soyadını kullanmıştı.

Mert'in sesi kırılmış bakışları solgunlaşmıştı.  "Tabi Ela Aydemir." dedi ve kapıyı gürültülü şekilde yüzüne kapadı. Yavaşça ortadaki masaya oturan Ela ellerini başının arasına aldı. Evde tek olsaydı hıçkırarak ağlardı  ama kendi kendine sayıkladı.

Savcı  (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin