Bölüm 38: Ceza

867 63 22
                                    

Ela, odada bir o tarafa bir bu tarafa giderek aklındaki soru işaretlerine cevap bulmaya çalışıyordu.

"Adam kuyuya atılmadan önce öldürülmüş, vücudunda darp izine rastlanmadı. Ama karın boşluğuna, derin bir kesik sonucu ölmüş. Suç aleti yara derinliğine bakılırsa, bıçaklandıktan sonra yerde sürünerek uzaklaşmaya çalışmış ama nafile!"

Karşısında biri varmış gibi dosyayı baştan anlatıyordu.

"Maktulün karısının o sırada il dışında olduğu tespit edildi. Kocası ile bir geçim dertleri de yok. Adamın herhangi bir düşmanı da bulunmadı!"

Ellerini masaya vurdu.

"O zaman bu cinayeti kim neden işledi? Ve kimsenin bulamayacağı bir kuyuya attı?"

Kapı çalındı, gelen Yalçın'dı. İçeri girdiği gibi Ela'nın kaygılı bakışlarını fark etti.

"Kuyudaki cinayet mi hala?" Kafa salladı.

"Yalçın çıldıracağım. Olay yerine kaç defa gittim. Kuyunun derinliği, maktulün orada ne kadar kaldığı, ölüm şekli hepsi belli! Ama cinayet silahı ve katil kayıp!"

"Her katil olay yerinde kendinden bir iz bırakır Ela." Masaya oturup ellerini başının arasına aldı. Zonklamaya başlamıştı.

"O gece evde kimse yoktu! Bu bir tesadüf mü? Katilin bundan haberi yok muydu yani? Karısı il dışında. Binadan da ses duyan kimse yok! Zaten üst kattaki genç adam, dışarıda arkadaşlarıylaymış. Teyit ettik. Diğer kattakiler de o gece bir ses duymadıklarını söylediler. O caddede bulunan güvenlik kameralarının da bozuk olduğunu öğrendim. Bu kadar şey tesadüf olamaz!"

"Ne yani katil bunları mı planladı adım adım? Basit bir cinayet gibi gözüküyor Ela."

Yalçın başucunda konuşurken o kafasını olumsuz anlamda salladı.

"Adli tıp raporunda herhangi bir DNA izine de rastlanmadı. Evi de aradık. Yok bu böyle olmayacak. Kalk amir." Yalçın ne olduğunu anlamadan, Ela, paltosunu üstüne geçirmiş çantasını eline almıştı.

"Olay yerine mi gidiyoruz? Daha neler!"

"Her katil iz bırakır dedin. Bakalım bu katil ne bırakmış bize."

"Hay dilime... Hadi gidelim hadi." Adliyeden çıkıp arabayla olayın olduğu ormanın yolunu tuttular.

Ela yolda dosyayı hala incelemeye çalışıyordu. Olay yerine gediklerinde gözleriyle etrafı taramaya başladı. Cebindeki siyah eldivenleri eline geçirdi.

Yavaşça cesedin bulunduğu yere doğru ilerledi. Daha sonra ani şekilde arkasını döndü.

"Yalçın yanında kalem var mı?" Gömleğinin cebinden çıkardığı pilot kalemi Ela'ya uzattı. O da ileriye doğru ilerlemeye başladı.

"Ela şura-" Kolundan çekildiği için lafı yarıda kesilmişti. Bedenini Ela'ya döndüğü anda karnına gelen hafif baskıyla gözleri oraya döndü.

Pilot kalemi, karnına doğru bastırmıştı Ela.

"Ela sen ne yap-"

"Yere düş."

"Anlamadım?" Daha fazla laf anlatmaktan yorulduğu için Yalçın'a çelme takıp yere düşürdü. Tabi o düşerken, Ela'yı da kolundan tutmuş ve üzerine düşmesine sebep olmuştu. Ela ellerini yere son anda koymuştu.

"E-Ela ne yapıyorsun?" Yalçın zar zor konuşabilmişti.

Ayağa kalkıp üstünü silkeledi.

"Olayı canlandırıyorum Yalçın. Katil sağlaktı. Ve maktulün arkasından gidip onu bıçakladı. Daha sonra maktul yere düştü." Kendini yere attı ve yavaşça sürünmeye başladı.

Savcı  (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin