22

1.5K 68 8
                                    

Kuruyan boğazım öksürmeme neden olurken yattığım yerden yavaşça doğruldum. Öksürüğün ardı arkası kesilmezken yatağın yanında duran suyu bardağa koyarak hızla içmeye başladım. Su beni az da olsa rahatlatırken elimdeki bardağı tekrar yerine bıraktım. 

Odaya göz attığımda bana verilen odada olduğumu fark ettim. En son olanlar aklıma gelirken başımı ellerimin arasına alarak sabır diledim. Artık ben evli bir kadındım ve buna nasıl alışılır bilmiyordum bile. 

Bakışlarımı camdan tarafa çevirdiğimde akşam olmak üzere olduğunu fark ettim. Yavaş adımlar ile cama doğru ilerleyerek perdeyi sonuna kadar açtım. Yavaşça batan güneş yüzüme değerken derin bir nefes aldım. 

Uzanıp camı açtığımda yüzümü yalayıp geçen hafif rüzgar ile yüzümde tebessüm oluştu. Camın önüne oturup bacaklarımı kendime doğru çektim. 

Her şey bu noktaya kadar gelmişti gelmesine ama bundan sonra neler olacağını artık kestiremiyordum. Alkan ile gerçek bir evlilik yaşamayacağım kesindi ama nasıl olacaktı? 

Hayatımın sonuna kadar bu evde, bu odada kendimi hapis edemezdim. Bir çıkış yolu bulmam lazımdı ama biraz zamana ihtiyacım vardı. Her şey için zamana ihtiyacım vardı. 

Çalınan kapı ile düşüncelerimden ayrılırken tepki vermeyerek aynı şekilde durmaya devam ettim. Her kim ise çalıp çalıp giderdi ki şu an kimseyle konuşmak istemiyordum. 

Kapının bir anda açılması ile ne kadar ürksem de camdan dışarıya bakmaya devam ettim. Burnuma dolan koku ile gözlerim bir anlığına kapanırken tekrar açtım gözlerimi.

Bu sert koku Alkan'ın idi. Bu koku sebepsizce bana huzur verirken bir yandan bana acı çektirebiliyordu. Alkan'da böyle değil miydi zaten?

Oturduğum yerin karşısına yer edinen Alkan'a çevirdim bakışlarımı. Mavi gözleri kararmaya yüz tutmuş havada parlarken ifadesizliğini koruyordu. 

Bakışlarımı o gözlerden çekmezken Alkan ellerini önünde birleştirdi. Kısa süreli çektiği bakışları tekrardan bana dönerken sert sesi ile "Bu başına gelenler için benden açıklama beklediğini biliyorum ama açıklanacak bir durum yok. Artık sen ve ben evliyiz ve bu böyle devam edecek. Büyük Şah'ın dediği gibi artık sen benim malımsın ve bu böyle kalacak." Diyerek sert olan bakışlarını bana atmaya başlamıştı. 

Bu söylediklerine itiraz edip evi başına yıkacak mıydım? Hayır. 

Alkan derin bir nefes alarak "Artık hal ve hareketlerine dikkat et ve bana uygun davran. Başka erkekler ile konuşulmayacak, temas edilmeyecek. Dışarı çıkamazsın, sadece bahçe. Gerektiği zamanlarda dışarı çıkacaksın ama sadece benimle. Yemeklerde de ya benimle yersin ya da aç kalırsın. " Diyerek tepkimi ölçmeye çalıştı fakat ben tepkisizce sadece suratına bakıyordum. 

Alkan, çatılan kaşları ile "Anlaşıldı mı?" Dediğinde yavaşça başımı sallamakla yetinerek tekrar camdan tarafa çevirdim bakışlarımı. Bu söyledikleri zaten bana ilaç gibi geleceği kesindi çünkü artık ben insan görmek istemiyor, yalnız kalmak istiyordum. 

Alkan hızla ayağa kalkıp kapıya ulaşmıştı ki aklına bir şey gelmiş gibi omzunun kenarından bana bakarak " Bugün keyfine bak yarından itibaren benim odamda kalacaksın." Diyerek kapıyı sertçe çarparak odadan çıkmıştı. 

O kapı kırılmamıştı ama benim kalbim paramparça olmuştu. Bakışlarımı dizlerime çevirirken göz yaşlarım tekrardan serbest kalmışlardı. Her şey yetmezmiş gibi bir de odasında yatıp kalkacaktım. 

Bakışlarımı kararmış gök yüzüne çevirerek "Allah'ım bana dayanma gücü ver çünkü ben artık dayanamıyorum, kaldıramıyorum. Lütfen bana sabır ver." Diyerek derin bir nefes aldım. 

KAÇINILMAZWhere stories live. Discover now