18

1.5K 71 8
                                    

Bana doğru dönen beden ile hızla Doruk'a döndüm. Lanet olsun bunun burada ne işi vardı, şu an beni görmesini istediğim son insandı. Doruk bana anlamaz bakışlar atarken sakin tutmaya çalıştığım sesim ile "Doruk gidelim buradan." Diyebildim. 

Doruk beni hızla kendine çekip elini belime yerleştirirken ne yaptığını anlamaya çalışıyordum. Kulağıma eğilerek "Sakin ol küçük cadı şu ortamın tadını çıkar ve dikkat çekme." Diyerek sıcak nefesini kulağıma doğru üfledi. 

Gözlerim kısa süreliğine kapanıp açılırken başımı sallamakla yetindim. Eğer şu an bu ortamı terk etsem beni görme ihtimali çok yüksekti ve ondan kaçtığımı da anlayacak kadar zeki bir piçti. 

Sahneden gelen mikrofon sesi ile herkes başını sahneye çevirdi. Merak ile sahneye baktığımda Aysun denilen kadın güler yüzü ile sahnedeki yerini almıştı. Salonda çıkan alkış tufanına katkı yapmayı çok isterdim fakat çok üşeniyordum.

Bu halime başımı iki yana sallayarak bakışlarımı tekrar Aysun'a çevirdim. Aysun güler yüzü ile "Öncelikle davetime gelip beni onurlandırdığınız için teşekkür ediyorum." Dediğinde salonda tekrar alkış tufanı kopmuştu. Garsonların önümüze koyduğu içeceklerden birisini alıp ağzıma götürecektim ki Doruk eli ile durdurup "Birazdan sahneye çıkacağız hazır ol." Dediğinde elimdeki bardağı Doruk'un ellerine teslim ettim. 

Kaşlarımı çatarak "Ne demek sahneye çıkacağız? Benim ne işim var Doruk?" Dediğimde sadece susmam için işaret vermişti. Sinirle içimdeki nefesi dışarıya vererek bakışlarımı tekrar Aysun karısına çevirdim. 

Aysun mikrofonu kendine yaklaştırarak "Bildiğiniz üzere Ay holding büyük bir hızla yükselişte. Yurt dışında da gerçekleştirdiğimiz etkinlikler ile dikkatleri üzerimize çekmeyi başardık." Diyerek güldüğünde salonda tekrar alkış tufanı kopmuştu. Doruk sol eli ile gömleğini düzeltip belimdeki elini sıkılaştırdı. Sanırım başlıyoruz. 

Aysun bakışlarını Doruk'a çevirerek "Bu başarımızın en büyük sebebi olan Doruk Ay'ı tebrik ediyor, alkışlarınız ile yanıma davet ediyorum." Diyerek salon ile beraber kendisi de alkışlamaya başladı. Bakışlarımı Doruk'a çevirdiğimde Doruk gülerek "Birazdan yanıma geliyorsun." Diyerek sahneye doğru yürümeye başladı. 

Heybetli bedenine arkadan bakarken kaslarının kasıldığını buradan anlayabiliyordum. Sahneye çıktığında yüzündeki pirsingler ve bu heybeti ile hiç patronlara benzemiyordu. Bu haline gülerek ellerimi önümde birleştirdim. 

Doruk güler yüzü ile mikrofonu alarak kendine yaklaştırdı. Derin bir nefes alarak "Öncelikle başarıma katkıda bulunan herkese teşekkür ediyorum. Bu günlere gelmek için çok çabaladım ama istediğime ulaştım mı? Hayır. Elbette herkes gibi bende fazlasını istiyorum ve alacağımı da biliyorum. Sıfırdan kurduğum bu şirket beni değiştirirken karşıma da çok önemli birini çıkardı. " Dediğinde anında bakışları bana döndü. Bunların yalan olduğunu bildiğim halde kalbimin hızla çarpmasına engel olamıyordum. Peki neden?

Doruk elini bana doğru uzatarak "Hayatımın kadınını buraya davet etmek istiyorum." Dediğinde zangır zangır titrememe engel olamadım. Bütün haberciler anında arkamda bittiklerinde bütün salonun bakışlarının da bana döndüğünü fark ettim. 

Bu duruma lanet ederken elimdeki küçük çantayı önümdeki masaya bırakıp yavaş adımlar ile sahneye yürümeye başladım. Her bir adımımda alkışlar artarken yüzüme samimi bir gülüş yerleştirdim. Önümdeki bir kaç merdiveni çıktıktan sonra sahneye adımımı atmam ile bütün flaşlar patlamaya başladı. Emin adımlar ile Doruk'un yanına geçtiğimde elini belime yerleştirerek kendisine çekti. Ben de belime koyduğu elinin üzerine elimi koyarak karşılık verdim. 

KAÇINILMAZWhere stories live. Discover now