34. BÖLÜM

6.6K 384 43
                                    

Mulmedya: Ozan

"Yemek, neden?" diye sordum. Gülümsedi. "Çalışanları yakından tanımak da mı suç?"

"Hayır, değil." dedim.

"Çok iyi bildiğim restoran var. Boğazda. Balıkları şahane. Siz de seversiniz."

Aşağıya indik ve Ozan bey, kırmızı spor arabasını işaret ederek bana baktı. "Bu sene değiştirmiştim. Nasıl araba?"

"Güzel görünüyor," diye cevap verdim.

"Atla arabaya, konforunu hissedeceksin."

Çaresizce arka koltuğu açıp oturdum. Ozan Bey bana döndü. Yanıma da oturabilirdin. Korkma, ben adam yemem."

Cevap vermedim. Ozan Bey arabayı çalıştırdı. "Uçmaya hazır ol Alev."

Az sonra büyük bir hızla holdingten çıktık. Korkıyordum. "Ozan Bey yavaş olun, korkuyorum." dedim.

"Özür dilerim, korkacağını bilseysim bunu yapmazdım," diye cevap verdi ve vitesi yavaşlattı. Biraz yol gittikten sonra durduk. Ozan Bey bana döndü:

"Haydi inelim."

İndiğimizde mekana doğru yürüdük. Şirin bir balık restoranıydı. İçeri girdik ve balkona çıktık. Deniz o aksar şahane görünüyordu ki, anlatamam. Biraz sonra garson yanımıza geldi:

"Ne alırsınız Ozan Bey?"

Ozan Bey cevap verdi. "İkimize de birer porsiyon somon balığı. Yanında meze de olsun. Masayı donat. Bir de sıcak çay olsun."

Garsonun ardından bana döndü. "Acıktın mı?"

"Biraz," diye cevapladım. Kurt gibi acıkmıştım.

"Bu mekana devamlı gelirim. Balıkları şahanedir. Özellikle de şu manzarası. Sen nasıl buldun Alev?"

"Çok güzel," diye cevap verdim.

"Sizi tanımak istedim Alev Hanım. Daha önce de bir ay kadar holdingte çalışmışsınız ama tanışamadık. Çünkü ben o sıralar tatildeydim. İngiltere'de."

"Demek öyle."

"Ama artık buradayım. Bu arada yaşınız kaçtı acaba?"

"Yirmi dört."

"Ben de otuz. Evli misiniz merak ettim."

"Hayır."

"Peki hayatınızda biri var mı?"

Kızgın gözlerle ona baktım. "Bu sizi neden ilgilendiriyor acaba?"

"Alev Hanım kızmayın, sadece sizi tanımak istedim. Aynı şirkette çalışıyoruz sonuçta."

"Ama bu sorduğunuz soru çok özel,"
dediğimde gözlerimin içine baktı.
"Alev Hanım, size asıldığımı falan düşünmüyorsunuz herhalde."

"Ha-hayır."

O sırada iki garson yemekleri getirip masaya koydular. Ozan Bey bana baktı. "Haydi yiyin sıcak sıcak, soğutmayın balığınızı."

Balıktan bir çatal aldım. Şahaneydi. Daha sonra da çayımı yudumladım.

"Alev Hanım, sakın size asıldığımı falan düşünmeyin. Ben o işlere tövbeliyim."

Bu cevaba çok şaşırmıştım. Ozan Bey gibi bir adam, yani şaşırdım. "Neden?" diye sordum.

"Anlatayım," diyerek söze girdi. "Vaktiyle bir kızı sevmiştim, ama o beni yalanlarıyka kandırdı. Meğerse aldatıyormuş. Onu yakın arkadaşımla bastım. Ondan sonra ayrıldık. Benden sonra evlenmişler."

Şişman PrensesWhere stories live. Discover now