22. BÖLÜM

7.7K 475 130
                                    

Çok heyecanlıydım. Merdivenleri çıkıp kapıyı tıklattım. Uzun boylu esmer, zayıf bir kız kapıyı açtı. "Hoş geldiniz."

"Hoş bulduk," diye cevap verdim. "Randevum vardı da."

Kız, güler yüzle, "buyurun geçin," dedi. "Suna Hanım sizi bekliyor."

İçeri girdiğimde siyah küt saçlı, orta boylu zayıf bir kadın güler yüzle, "hoş geldiniz," dedi.

"Hoş bulduk," diye cevap verdim.

"Alev Hanım'dı, değil mi?"

"Evet," diye cevapladım. Kadın beni incaden süzdü. "Ayağa kalkar mısınız?"

"Tabii" diyerek ayağa kalktım. "Tahmini bir altmış boylarında, seksen beş kilodasınız."

"Vallahi bildiniz, aslında seksen beştim ama bir haftadır diyet yapıyorum,  seksen üç olmuşturum." dediğimde gülümsedi. "Önce boyunuz ve kilonuzu ölçelim."

Kadın boyumu ve kilomu ölçtükten sonra bana döndü. "Yanılmamışım, her zamanki gibi."

Hayal kırıklığına uğramıştım. "Ama o kadar diyet yapmıştım,  hâlâ mı seksen beş?"

"Demek ki bir yerde hata yapıyorsunuz. Bu arada, en son saat kaçta yemek yediniz?"

"On," diye cevapladım. Kadın, ellerini masada birleştirdi. "Güzel. İki saattir bir şey yememeniz iyi. Şimdi size bir fiş vereceğim, laboratuvara gidip kan verin. Vitamin ve hormon testi yapmam gerek."

"Tamam," diye cevapladım. Koşarak laboratuvara gittim. İğneci kız, elinde iğneyle beni bekliyordu. Alev sakin ol, topla cesaretini. İğneden korktuğun günler geride kaldı. Şimdi daha cesursun, cesur olmalısın.

Hatırlarım da, ortaokuldayken aşıcılar gelmişti. Ne aşısı olduğunu tam hatırlamıyorum. Ben o zamanlar da kütük gibiydim ama şişko değildim, tombuldum. Aşıcılardan kaçma planı yapmıştım ama yakalanmıştım. Aşı sırasında en sona geçmiştim. Sıra bana geldiğinde yine kaçmaya çalışmıştım. Beni tutan hemşireyi yere yuğlamıştım. Öğretmen, hemşire ve bir kaç çocuk beni zorla tuttu da aşı vurulmuştu. Ama artık cesaretliyim. Koskoca kadın oldum buna da korkarsam yuh yani. Oturdum ve kolumu uzattım. Kadın iğneyi vururken kendimi sıkmadım. Canım acımamıştı. İşim bittiğinde "geçmiş olsun," diyerek bant verdi. Koluma yapıştırdım.

"Sonuçlarınız bir saat içinde çıkar."

"Bir saate kadar ne yapacağım ben?" diye sordum.

Kadın cevap verdi. "Üst katta teras var, orada kafe de var."

Çaresiz yukarı çıktım ve beklemeye başladım. Bir şeyler mi yesem? İlahi Alev, boğazını düşünüyorsun anca. Daha yiyeli iki saat oldu pizzaları tıkındığını ne çabuk unuttun? Neyse ben de telefon karıştırayım bari. Kız ne telefonu? Baksana şu manzaraya. Ah Levent, ne güzel de bir yer böyle.

Sonunda bir saat geçmişti. Koşarak aşağı indim. Odaya girdiğimde Suna Hanım başını kaldırdı.

"Alev Hanım, öncelikle şunu söylemeliyim. Obezite oranınız düşük. Yani kilonuz çok yemenizden kaynaklı.

"Ama ben su içsem bile kilo alıyorum." dediğimde gülümsedi. Bunun sebebi midenizin büyük olması. Yani çok yiyip içmeseniz doymuyorsunuz. Ayrıca B12'niz düşük. Hepsini düzelteceğiz. Size bir vitamin takviyesi yazacağım, bir de detoks suyu yazacağım. Eczaneden alırsınız.  Size bir haftalık diyet listesi hazırladım.

"Sadece bir hafta mı?"

"Hayır Alev Hanım, her hafta liste değişecek. Her seans bir haftalık diyet listesi içeriyor."

Şişman PrensesTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang