Şişman Prenses

31. BÖLÜM

Multimedya: Gökmen

Farkettirmeden masama geçtim, ama aklım hâlâ onların yaptığı densizlikteydi. Az sonra ikisi de dışarı çıktılar ve koridorda uzaklaştılar. Telefonun çalmasıyla hemen açtım:

"Alo, buyurun."

"Alo gızıım, Gökmenim nerededur?"

Kadının konuşma şekli tuhafıma gitmişti. "Müdür Bey'i mi soruyorsunuz?" dememle "Ebenin....'nı sorayrum" dedi. Bu cevaba çok şaşırmıştım. Bozuntuya vermeden cevap verdim:

"Gökmen Bey, odasında yok."

"Gene ne zıkum yemeye gittu bu? Neyse gızım, ona de ki Asiye anan aradu de."

"Tamam, derim." diyerek telefonu kapattım. Bu neydi şimdi? O kadın kimdi ve Gökmen Bey'in nesi oluyordu? Karadenizli olduğu kesin, o şivesinden. Az sonra Gökmen Bey, koridorda göründü ve ağır adımlarla yanıma geldi.

"Oo Alev, yeni işün hayırlı olsun."

"Sağ olun Gökmen Bey." diye cevap verdim.

"Ozan buraya geldi mi?"

"Evet, ama az önce Duru Hanım'la çıktılar.

"Anladım," dedikten sonra hızlıca yürümeye başladı. O anda aklıma geldi. Az kaldı unutuyordum. "Gökmen Bey," diye seslendim. Buz mavisi gözlerini bana çevirdi. "Söyle Alev."

"Bir kadın aradı sizi."

"Nasıl bir kadın?"

"Karadeniz şivesi vardı. Bana küfür de etti. Adı Asiye. Sizi sordu."

Gökmen Bey gülümsedi. "Asiye ana ha. Küfür de etti ha. Ne dedi?"

"Ebenin dedi. Devamını söylemeyim."

Gökmen Bey kahkaha attı. "Hahaha! Eder o. Neyse, buralar sana emanet. Benim dışarıda işlerim var."

"Peki yapılacak dosya var mı?"

"Hayır Alev, kafana göre takıl. Ama Edis'e yardım edebilirsin. Onun sekreteri Cengiz işten ayrıldı. İşleri yoğun olabilir."

"Tamam Gökmen Bey." diyerek ayağa kalktım ve Edis'in odasına doğru yürümeye başladım. Dört adet kız, Edis'in önünde el pençe bekliyorlardı. Edis, elindeki dosyaları kızlara dağıttı.

"Bu senin Damla, bu da senin Ayça. Bu şablonlar da senin İclal. Bu liste işi de senin, bilgisayara geçilecek. Şenay'dı değil mi?"

"Ay evet," diye cevap verdi kız kırıtarak. Hepsi de Edis'in ağzının içine girecekti. Gıcık şeyler, ne olacak?

Yardımınız için çok sağ olun kızlar, siz olmasanız ne yapardım bilmiyorum. Sekreterim Cengiz ayrıldığından beri işim bitmiyordu. Allah'tan siz varsınız."

Esmer olanı söze girdi. "Ay rica ederiz Edis Bey."

Edis, konuşmasına devam etti. "İşini çabuk bitireni yemeğe çıkarmak istiyorum." Daha sonra da ellerini çırptı. "Haydi işinizin başına."

Kızlar, hızlıca odadan çıktılar. Koridorda tartışarak yürümeye başladılar. "Edis Bey beni yemeğe götürecek."

"Havanı alırsın tatlım. Benimle çıkacak o."

"Kimse benim hızıma yetişemez. O yemek benimle olacak."

Sarışın olanı saçlarını arkaya attı. "Ben varken üçünüzün de şansı yok kızlar."

"Hıı! Sen onu benim külahıma anlat."

"Göreceğiz bakalım."

Edis, odadan çıktığında karşısına dikildim. Elini omzuma koydu. "Naber Alev?"