40~ "Gitme..."

397 30 1
                                    

Uzun bir aradan sonra herkese yeniden merhaba canlar.🙆
Bu kez bayağı geç kaldım farkındayım.😊 Bir türlü kafamı toparlayıp yazamadım bölümü.Umarım bu bölüm sizin için o arayı kapatır.😊🙏

Keyifli okumalar dilerim.
📖

Okul bitimi ile beraber,anlaştıkları gibi herkes olması gereken yerdeydi artık.Başta Taner ve Ela olmak üzere peşine Sena ve Sinan için de fazlasıyla gergin bir ortamdı.Geride kalanlar için ise durum çok daha başkaydı elbette.Evin önüne geldiklerinde,Taner çevresini kontrol etmeye başladı.Birşeyleri belli etmemek belkide en çok onun için zordu.Uzun bir süre sabırla beklemiş ve kendince kafasına koyduğu yol için fazlasıyla çalışmasına rağmen,amacına bu denli yaklaşamamıştı hiç.Sadece birkaç saniye sonra olacaklardan habersizdi ve o da korkuyordu.

Kapının açılmasıyla,eşikte Esin Hanım ile Aras Bey göründü.

"Çocuklar?"

Aras Bey ve Esin Hanım karşılarındaki manzarayla anlık donuk kaldılar.Durum bariz belliydi.

"Ömer?Sinan oğlum bu haliniz ne böyle?"

"Mühim bir şey değil Aras amca.Ufak bir tartışma.Anlatırız."diyerek durumu kurtarmaya çalıştı Sinan.İşe de yaramış görünüyordu ki konu şimdilik dağılmıştı.

"Peki madem.Hoş geldiniz."

Herkes hep bir ağızdan bir şeyler söylerken,geride kalan Taner başta ne diyeceğini bilemedi.Zaten konuşamadı da.Yüzüne yapıştırdığı sahte gülümsemesiyle,başını hafif eğmekle yetinirken,hemen ardından hep beraber içeri geçildi.

"Teyzem benim ya!O güzel yemeklerine hasret kaldım resmen."

Merve koşarak teyzesi Esin Hanıma sarılırken,Saras'ın gülen sesi duyuldu salonda.

"Al benden de o kadar."

Saras'ın onayı ile bu kez dikkatler sessizce yerinde oturup,etrafı izlemekle yetinen Taner'i hedef alınca ilk adım Aras Beyden geldi.

"Taner di değil mi?"

"Evet efendim.Kusuruma bakmayın kapıda kendimi tanıtamadım."

Taner hafifçe yerinden kalkarken,Aras Bey de kalktı ve tokalaştılar.

"Estağfurullah oğlum.Hem çok da yabancı değiliz birbirimize.Ama madem resmiyet olsun diyorsun,o halde tanıştığıma fazlasıyla memnun oldum Taner oğlum."diyerek güldü Aras Bey.

"Ben de öyle efendim."diyerek yerine geçmek için hazırlanan Taner'i,Aras Bey durdurdu ve bir baba şefkatiyle sarıldı kendisine.Bu esna da Taner'in yüz hatlarında zoraki gezinen sahte tebessümü hızla ortadan kalktı.Yerini garip his alırken,boğazının kuruduğunu da hissetti.Yutkundu yavaşça.Olaya tanık olan Ela için ise durum da hiç de iyiye gitmiyordu.

"Artık sen de bu aileden sayılırsın oğlum.O yüzden bana sadece Aras amca demen yeterli."

Taner transa geçmiş gibiydi.Tanımadığı fakat hayatını cehenneme çevireceği adamın, kendisi için kullandığı ' oğlum ' ibaresi yüreğine dokunmayı garip bir şekilde başarmıştı.İstemsiz kaşları çatıldı Taner'in.Fakat anında kovdu o bakışı ve boğazını temizledi ikinci kez.Birbirlerinden ayrıldıklarında ise Esin Hanımın sesi duyuldu.

"Yemeğe geçelim isterseniz?"

"Ah!İşte duymak istediğim cümle."diyerek herkesten önce Merve kalktığı oturduğu yerden.Ardından da diğerleri.Hep birlikte masaya geçildiğinde Esin Hanım servise başlarken,annesine yardım için Ela da ayaklandı.Üzerindeki gerginliğini bir tarafa atmak zorundaydı ve öyle de yapmaya çalışıyordu . Lezzetli yemekler eşliğinde başlayan koyu sohbet,devasa kahkahalara neden olurken,Ela oturduğu yerden kalkmamak için zor tutuyordu kendini.

GÜNAH KEÇİSİ:Beni Bırakma Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin