20~Bilinmeyen Numara

312 26 3
                                    

* *
Sinan beklenenden kısa bir zamanda Ela'nın yanında aldı soluğu.

"Buraya kadar çağırdığına göre,konuşacakların önemli."dediğinde,Ela keyifsiz bir şekilde oturduğu yerden kalktı.Durdu bir an fakat çok kısa bir andı.Anlatmaya başladı her şeyi.

Sinan duyduğu her cümle ile şaşkın yüz ifadesini gizleyemiyor ve eli süreli ensesinde gezinmeye başlıyordu.Ela gibi o da artık haddinden fazla keyifsizdi.Aslında sadece bu kadar da değildi.Sinan şu anda birden fazla duygu karmaşası içerisinde düşünmeye çalışıyordu fakat bunu da başardığı söylenemezdi öyle ki yerinde küçük adımlarla ileri-geri yapıyordu sürekli.

"Sinan ben gerçekten ne düşüneceğimi bilmiyorum.Her şey o kadar zor ve karışık ki...Sana gerçekten çok sinirliyim fakat diğer durum aklıma geldikçe de üzülmeden edemiyorum."dediğinde Sinan zor bela bir nefes alıp verdi.

"Ela yeter,tamam."dedi eli ile işaret ederek fakat Ela daha fazla sinirlendi.

"Tamam mı?Söylediklerimin neresi tamam ki?Sena'ya olan hislerini daha önce açabilme cesaretin olsaydı eğer en azından şimdi başka biri yüzünden bu halde olmazdı."

"Bunu isteyerek yaptığımı mı sanıyorsun?"diye sordu Sinan.

Ela gibi o da sesini bir tık daha yükseltti.

"Peki şimdi ne olacak Sinan,söyler misin?Durum ortada,platonik bir aşk.Atlatması kolay değil tabi bir de diğer olay var.Kızdan en azından bir özür dile."dedi Ela yine sinirli bir şekilde.

Sinan kötü bir durum içerisindeydi artık.Kendini her iki açıdan da suçlu görüyordu çünkü.Kendine kızıyordu ve atacağı ilk adımı kara kara düşünmeye çalışıyordu şimdi.

"Bir den fazla kez ona sordum.Hiç birinde net bir cevap vermedi,sadece geçiştirdi."dedi Sinan kendi kendisi ile konuşurken.Sesi çok fazla kısık çıkmıştı ve hiç iyi görünmüyordu.Hemen arkasında bulunan oturaklardan birine,kendini bıraktı yavaşça.Ela da hemen yanı başına oturdu.

"Yine de anlamıyorum,neden?"diye sordu Sinan,Ela'ya doğru dönerken.Devam etti peşine.

"Sena asla sözünü hiç kimseden esirgemezdi.Özellikle de benden.Nasıl oldu da bunca zaman ne bana ne de size tek kelime etmedi?"

"Bunu ben de tam olarak bilmiyorum ama aklımda bazı şeyler var."

"Nasıl yani?Ne gibi?"diye sordu Sinan.

"Sena her ne kadar sözünü esirgemeyen bir insan dahi olsa sonuçta bir kız.Ve o gün ilk defa senin tarafından ciddi bir şekilde canı yanmış olmalı.Belki de senden bu derecede bir tepki beklemediğinden,kimseye bir şey söylememiş olabilir."

"Haklı olabilirsin."dedi Sinan.

"Her neyse.İlk olarak Sena'dan özür dilemen gerekiyor Sinan.Ve ayrıca son zamanlarda çok fazla birbirimize yakın olmamız,değer verdiğimiz insanlara kötü şekilde yansıyor.Belki de Sena ilkti bu konuda fakat bundan sonrası için daha da dikkatli olmamızda fayda var."dediğinde başını salladı Sinan.

"Biliyorum.En azından yakın olsak da bunu okul dışında yapmaya çalışalım."

"Aynen."

"Fakat diğer konuda Sena için ne yapabilirim hiç bilmiyorum Ela."dedi Sinan sıkıntılı ses tonu ile.

Bunun üzerine Ela,Sinan'ın omzundan kavradı.

"Belki klasik olacak ama sonuçta bu platonik bir aşk ve en iyi ilacı da yeni bir aşk."dediğinde şaşırdı Sinan.

"Ne yani..."

"Lüften yüzüme öyle bakma Sinan.Onun için gerçekten iyi bir şeyler yapmak istiyorsan,bunu erteleme.Sana direk gidip,hislerini aç demiyorum elbette ama ona her zamankinden daha yakın olmaya çalış en azından.Ona acısını unuttur ve yeniden mutlu olmasını sağla."dediğinde önüne döndü Sinan.Başını iki elinin arasına aldı ve düşünmeye başladı.

GÜNAH KEÇİSİ:Beni Bırakma Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin