12.Bölüm

2.9K 140 0
                                    

Gözde'den

"Kumsal dur!"
Arkasından ne kadar bağırsamda evi çoktan terk etmişti.Şimdi bu sinirle gidip birilerine uylar başını belaya sokardı.Arkasından gitmek için ayaklandığım sırada Enes kolumdan tutup beni durdurdu.
"İstersen ben konuşurum."Enes'e teşekkür eden gözlerle baktım ve olumlu anlamda başımı salladım.Enes evden çıkarken Can'da ayaklandı.Onunda gideceğini duşunmüştüm ancak o "Ben Ömer'in odasındayım."deyip salonu terk etti.Ömer ,ben ve Özgür kalmıştık.Normal şarylarda böyle bir olayı izleyen bir çocuğun korkması gerekirken o elleriyle ağzını kapatmış sessizce gülüyordu.Özgür'ü kucağıma alıp koltuğa oturttum.
"Sen niye gülüyorsun bakalım?" diyerek karnını gıdıklamaya başladım.Ellerini ağzından çekip sessli kahkahalar atmaya başladı.Sanırım bu kadarı yeterliydi.Onun minik kalbini çok fazla yormamalıydım.Özgür'ün yanına oturdum ve saçlarına ufak bir öpücük bıraktım.Ömer tekli koltuğa oturup televizyonun kumandasını eline aldı ve televizyonu açtı.Açılan televizyonda gördüğüm manzara karşısında ellerimle Özgür'ün gözlerini kapattım.Kanalda ,bir iç çamaşırı defilesi vardı ve yarı çıplak kadınlar podyumda kıvırarak yürüyorlardı.Ömer hemen kanalı değiştirip mahcup bir ifadeyle bana döndü.
"Can şerefsizinin işleri işte."dedi ve Özgür için çizgi film aramaya başladı.

Aradan yaklaşık 40dakika geçmiştiki aldığım koku ve aklıma gelen fikirle "Pizza!"diyerek yerimden  fırladım.Koşarak mutfağa gittim ve fırını açtım.Özgür'de peşimden gelmişti.Allah'tan pizza yanmamıştı.Tam zamanında yetişmiştim.Pizzayı fırından çıkarıp Özgür'e gösterdim.Parıldayan gözlerle bana bakıp "Harika olmuş!"dedi.Tepsiyi tezgahın üzerine koyup pizzayı dilimlemeye başladım.Özgür'e dönüp "Hadi abini ve Can'ı çağırda gelsinler."dedim.Koşarak mutfaktan çıktı.Önce Ömer'in yanına gitmiş olacakki mutfağa önce Ömer giriş yaptı.Ben pizzaları masaya koyarken Ömer sandalyesini çekip oturdu.
"Teşekkür ederim."

"Ne için?"

"Özgür'le bu kadar ilgilendiğin için."

"Teşekkür edilecek bir durum yok.Özgür ne isterse istesin ben yapmaya hazırım."dedim.Cümlem daha yeni bitmiştiki Özgür Can'ı elinden tutmuş çekiştirerek mutfağa sokmaya çalışıyordu.Bir yandanda "Can abi gerçekten çok güzel oldu diyorum sana!"diye Can'a söyleniyordu.Can masanın üzerindeki pizzaları görünce uykulu gözlerini kocaman açıp "Oha!Bunu sen mi yaptın?"diye sorarken bir yandanda sandalyesini çekip oturmuştu.Özgür yanıma gelip "Biz yaptık."dedi.
Pizzalarımızı yedikten sonra Can son parçasını ağzına atıp "Ellerine sağlık,çok güzel olmuş yine istiyorum."dedi.
"Afiyet olsun.Tabikide yaparım."dedim bende.Al işte yine pizza sözü vermiştim.Can bir an Enes için ayırdığım pizzalara gözlerini dikti.

"Aklından bile geçirme!Onlar Enes'in sen hakkını yedin."O arada kapının açılma sesi duyuldu.Can ayağa fırlayıp

"Yakışıklı aşkım geldi o hakkını bana verir."diyerekEnes'e seslendi.Enes mutfağa girince "Ooo!Pizzalar hazırlanmış."dedi.Gözlerini boş tabağa dikip "Sizi vicdansızlar bana ayırmadınızmı?"dedi.

"Aa olur mu?Ben onları Can'dan koruyabilmek için ne taklalar attım senin haberin yok."dedim ve yerimden kalkarak Enes için  ayırdığım pizzaları ona uzattım.Can masum gözlerle Enes'e bakıp "Ex aşkım banda verirmisin?" diye sordu.Enes elindeki pizza dilimini ağzına götürürken "Siktirgit lan!Benim bunlar."diyerek ikinci ısırığınıda almıştı.Ömer "Çarpılacaksın lan !Ağzında yemek varken küfretme bari.Sonra kim bakacak sana?" dedi.Enes Özgür'e bakıp "Sen bakarsın değil mi abicim."dedi.Özgür "Tabi bakarım."dedi.Ya size söylüyorum Özgür çok tatlı bir çocuk diye.Kocaman bir yüreği var.
Enes'te pizzalarını yedikten sonra salona geçip  biraz film izledik,biraz Özgür'le oynadım.Özgür'le oynarken vaktin nasıl geçtiğini anlamamıştım.Telefonumun çalma sesiyle ayağa kalktım ve telefonumu açtım.

"Efendim Kumsal."

"Nerdesin kızım sen?Saat kaç oldu?Annem seni sorup duruyor."Enes bana Kumsal'ın eve gittiğini söylemişti.Telefonu kulağımdan çekip saate baktım.Akşam on olmuştu.Dudaklarımdan küçük bir "Oha!"kelimesi  çıktıktan sonra telefonu tekrar kulağıma götürdüm.Kumsal hâlâ konuşuyordu.

"Tamam be kızım geliyorum şimdi."diyerek telefonu kapattım.Bizimkilere dönüp...Bizimkiler diyorum çünkü artık arkadaş olmuştuk.

"Benim artık gitmem gerek saat çok geç olmuş."dedim ve Özgür'ü öptüm.
"Yine gel olur mu?"

"Tabi gelirim Özgürcüğüm."

Kapıya yöneldiğim sırada Ömer'inde ayaklandığını gördüm.Elimle onu durdurup "Kalkmana gerek yok ben kendim giderim."dedim.Enes "Bu saatte eve tek başına gitmeyeceksin herhalde.Ömer'de gelsin seninle ."dedi ve durdu.Hafifce tebessüm ederek "Bir hafta önceki gece neler olduğunu hepimiz biliyoruz."dedi.Can merakla "Ne oldu ki?"dedi  Enes'e bakarak.Ömer "Yok birşey hadi gidelim."dedi ve ceketini alıp kapıyı açtı.Geçmem için kenera çekildi.Yanından geçip merdivenlere yöneldim.Ömer'de benimle birlikte merdivenlere yönelmiştı.Sessiz bir şekilde apartmandan çıkıp parkın yanına gelince biran salıncağın Özgür'e verildiği aklıma geldi.Bunu Ömer'e sormalıydım.Neden bu salıncağı Özgür'e verdiler acaba?

"Ömer?"

"Efendim."

"Bu salıncak mevzusu ne demek oluyor?"

"Can'ın işleri işte,Özgür istediği zaman salıncakta sallansın, sıra beklemesin diye diğer çocukları korkutup o salıncağa binmemelerini söyledi."

"Anladım."Can bunu kesinlikle Özgür kalp hastası diye yapmış olmalıydı.Yoksa diğer çocukların hakkı olan birşey böylece ellerinden alınamazdı.Ömer bunları söyledikten sonra bir müddet konuşmadık.Parkı geçeli çok olmuştu.Sessizliğimizi Ömer bozdu.

"Özgür bir daha kreşe gitmeyecek."

"Ne demek gitmeyecek?"

"Bizimle durması gerekiyor Gözde.Böylesi onun için daha iyi." Bir iki adımı hızlıca atıp önünde durdum.

"Hastalığı yüzünden mi?"Bana şaşırmış bir ifadeyle bakıyordu.

"Sen nerden biliyorsun?"

"Sema...Özgür'ün gittiği kreşin öğretmeni,benimde arkadaşım.O söyledi.Duyunca çok üzüldüm."Ömer anladım der gibi başını salladı.
"Merak etme o iyi olacak.Daha çok küçük biliyorum ama Özgür güçlü bir çocuk."dedim gözümde akmak için sırada bekleyen yaşları geriye göndererek.Ömer derin bir nefes aldı.Daha fazla konuşmak istemediği belliydi.Bende onu zorlamadım.Ama yine sessizliği bozan Ömer olmuştu.

"O it yine rahatsız ediyormu seni?"İt diye bahsettiği kişi Barış'tı.

"Hayır o günden sonra hiç konuşmadık.Yani Kumsal'ın okulunda karşılaştık ama Kumsalcığım sağolsun kardeşiyle kavga ettiği içindi oda."

"Anladım.Eğer rahatsız ederse haberim olsun ama."dedi.Olumlu anlamda kafamı salladım.Ancak tabikide birşey olursa ona söylemeyecektim.Benim yüzümden Barış'la daha fazla muhattap olmasını istemiyorum.
"Özgür'ü görmeye birdaha ne zaman gelirsin?"

"Yarın pazar,yarında gelirim.Tabi müsaitseniz?"

"Tabi müsaitiz.Özgür seni çok seviyor.Seninle vakit geçirirken çok mutlu." dedi.Bu cümleyi kurarken Özgür'ün mutluluğundan onunda mutlu olduğunu anlayabiliyordum.Eve gelmiştik.Ömer'e teşekkür edip iyi geceler dedikten sonra eve girdim.Annem ve Kumsal oturmuş televizyon izliyorlardı.

"Ben geldim!"

"Hoşgeldin kızım.Neredeydin bu saate kadar?"Annemin sorusuna
"Arkadaşımlaydım anne" diye cevap verdim.Enes,Kumsal'ın anneme benim arkadaşımla olduğumu söyleyecegini dediği için hemen arkadaşımlaydım dedim.Annem başını tamam der gibi salladıktan sonra odama çıkıp üzerimi değiştirdim.Her akşam olduğu gibi yine yorgundum.Kendimi yatağa bırakıp gözlerimi kapattım.

AŞKIN HER HALİ(Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin