34.bölüm YENİ BİR HİKAYE

1.4K 82 124
                                    


SELAM OKUYUCULAR..

Sonunda bilgisayarım geldi ve bölümü yayınlayabiliyorum.

İnşallah beğeneceğiniz bir bölüm olur, yorumlarınızı bekliyorum. Lütfen yıldızı da unutmayalım!

Keyifli okumalar..

..

SELİN'den..

Günler geçmişti. Ben Ali'yi bir kez bile görmemiştim..

O bardaki yaşanan gece aklımın bir köşesindeki varlığını hala sürdürürken, gözümün önünden o görüntüler bir an olsun gitmemişti. Ali sanki karanlık bir canavara dönüşmüştü. Belki de adam bile öldürmüştü.

Bir insanı öldürmek bu kadar kolay olabilir miydi? Ya da bir insan öldürülmeyi hak edecek kadar ne yapabilirdi?

Aklıma dolan binlerce soru vardı ama daha önemli olan Ali'nin böyle birine nasıl dönüştüğüydü.

Garip bir şeyler vardı sanki, doğru olmayan şeyler.. Acaba babası biliyor muydu? Ya da benim babam?

Aslında her zaman gizemliydi, güçlüydü. Bunun farkındaydım ama bir adamı ayaklarından tavana asarak ona silah doğrultmuş bir Ali ilk kez görmüştüm.

Barın ismini ilk okuduğumda aklıma dolan o karanlık düşüncelerle korkmuştum ve akabinde de bir sürü olay yaşanmıştı. Ben o geceki korkuyu ilk kez iliklerime kadar hissederken, olacaklar sanki önceden kendini bana belli etmişti.

Yanılmamıştım.. Hissetmiştim..

Hala gördüklerimin etkisiyle günlerdir toparlanamamıştım. Her gece uyumadan önce o gördüklerimin kabus olma ihtimalini düşünüyordum ama yanılıyordum. Gördüğüm kabuslarla her seferinde kan ter içinde uyanıyordum.

Ailemde bu sessizliğin farkındaydı, daha önceki gibi.. Bir şeyler söylemeden her seferinde onları geçiştirmiş, Nazlı'ya da tek bir kelime etmemiştim. Ruh gibiydim demek pekte yalan sayılmazdı. Doğru düzgün yemek yemeden, sadece uyuyarak sanki hastaymışım gibi koca bir hafta geçirmiştim.

Sevdiğim adamın acımasızlığı en çok kalbimi yaralamıştı. İnanamıyordum hala, kalbim inkar edercesine tepinirken sıkışıyordu ama gözlerim görmüştü işte o adamı, kulaklarım duymuştu o sesleri.

Bu bir vahşetti! Benim Mavim o değildi.

Onun yüzünü dahi görmek istemiyordum!

Telefonun melodik sesiyle gözlerimi açtığımda, tavanda bir süre bakışlarımı gezdirdim. Beni daldığım düşünce çukurundan çıkaran densiz kim olabilirdi?

Sinirle yerimde doğrulurken, komodinin üzerinde duran telefona doğru uzandım. Ekranın üzerinde gördüğüm isimle gözlerim büyürken, kalbim heyecanla doldu. Ali arıyordu. Heyecandan mı yoksa korkudan mı bilmiyordum ama titriyordum. Parmağımı oynatarak ekrandaki yeşil yeri kaydırdım ve telefonu kulağıma götürdüm.

''Efendim?'' dedim, sesim neden bu kadar güçsüz çıkmıştı ki? Ayrıca hala titriyor olamazdım değil mi?

''Selin kapının önündeyim, müsaitsen biraz konuşalım..'' dedi normal bir sesle, eskisi gibi..

''Geliyorum..'' diyerek telefonu kapattım ve hızlıca yerimden kalktım. Üzerimdeki elbisemi düzeltip, makyajımı kontrol ettim. Güzeldim, her zamanki gibiydim.

İçimi kaplayan heyecanla karışık korkuya da anlam veremiyordum. Hayatımda ilk kez böyle hissediyordum ona karşı, ilk kez ondan korkuyordum sanki. Ama bana zarar vermeyeceğinden de adım kadar emindim.

GECE'NİN MAVİ KARANLIĞI (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin