GECE, güçlü bir kadın hikayemde..
Peki neden güçlü?
Çünkü bende bir kadınım. Hatta çoğunuzdan yaşça çok büyük bir kadınım..
Çünkü ben güçlü kadınları severim. Sadece erkek egemenliğinde, erkek parasıyla ayakta duran kadınlara ve ataerkil bir topluma...
Bu arada size hikayemizdeki Gökhan'ı göstermek isterim.Aklımdakine en uygun aday buydu..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
SELİN...
...
Sahneden bacaklarımı sarkıtıp oturduğumda, Gökhan'da hemen yanıma gelmiş ve başını omzuma dayayıp elini belime koymuştu. Bu hareketleri vücudumun kasılmasına neden olmuştu. Bana Ali'den başkası dokunmamalıydı çünkü şuan midem bulanıyordu bu samimiyetten. Vücudum ondan başkasını tanımıyordu ki. Hafifçe olduğum yerde rahatsız olmuş gibi kıpırdansam da umursamadı. Hala sevgiliydik. Bunu yapması doğal değil miydi?
Omzuma bir öpücük kondurduğunda daha da gerilmiştim. Kulağıma yaklaşıp fısıldadı.
''Seni özlüyorum.'' Vücudumun buz kestiğini hissedebiliyordum. Ali'yi aldatmışım gibi hissetmemim nedeni neydi?
''Burası okul Gökhan!'' diyerek uyarmak istemiştim onu sertçe. Yaptığı hiç doğru değildi.
''Olabilir. Bir öpücükten de bir şey olmaz diye düşünüyorum nazlı kız.'' Dedi sırıtarak, burnumun ucuna dokundu. Bir öpücük daha bıraktı omzuma sonra. Tam Ali'nin öptüğü yerden öpmüştü. Omzumu ondan çekerek yüzümü döndüm ona doğru.
''Kes şunu lütfen. Bir gören olacak.'' Dedim sertçe ve anlaması için gözlerine baktım. Nazlı kız diyordu bir de!
''Bir şey olmaz.'' Diyerek daha da sırıttı.
Gözleri gözlerimden dudaklarıma kaydığında istemsizce dudaklarımı yaladım ve setçe yutkundum. Yavaşça dudaklarıma doğru yaklaşıyordu. Elim ayağım dolaşmış gibi ne yapacağımı bilemeden öylece kala kalmıştım. Dudakları dudaklarımı bulmadan hemen önce tüm gücümü toplamış ve başımı hafifçe ondan kaydırdım. Böylece çenesi omzuma değmiş, yanağı yanağımı bulmuştu. Birden afallamıştı ama hiç yerini bozmadan yavaşça başını yanağıma doğru çevirmiş, dudakları kulağımın arkasını bulmuştu.
''Neden böylesin? Sadece seni öpmek istiyorum.'' Diye fısıldarken kokumu da içine çekiyordu, Ali'nin yaptığı gibi. ''Benim sevgilimsin, sana dokunmama izin ver.'' dedi hüzünle.
Kasılan vücuduma rağmen çok rahatsızdım ve nefes alamıyordum. Korkuyordum. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Bu atış Ali'ye olan atıştan çok daha başkaydı. Korkuyla atıyordu, endişeliydi, hüzünlüydü. Gökhan'ı kandırmanın acısı çok yakıcı bir şekilde kaburgalarımın arasındaydı, sanki bir ateş topu olmuştu yalanlarım ve beni kavuruyordu. Derin bir nefes alıp göz kapaklarımı yavaşça açıp kapadım birkaç kez. Ellerimi yumruk yaptım. Sinirliydim, kendime çok sinirliydim.
''Şimdi olmaz.'' Diyebildim sadece kekeleyerek, şimdi olmazdı. Her şeyi anlatmalıydım ama şimdi olmazdı...
''Seni zorlamayacağım. Bana gelmeni bekleyeceğim Selin, yıllardır beklediğim gibi..'' diyerek fısıldadı, sesi acı çeker gibi çıkmıştı. Ona bunu yapmaya hakkım yoktu!
