GELECEK BÖLÜMDEN..

990 41 12
                                    

GELECEK BÖLÜMDEN MİNİK BİR ALINTI...

SELİN..

...

Akşam yemek için hazır olduğumuzda babamız bizi gelip aldı. Savaş ve Gökhan yemek yiyeceğimiz yerde bizi bekliyorlardı. Morelim çok bozuktu. Uykularımı kaçırmış, beni delirtmişti Mavi efendi. Yüzünü görmek dahi istemiyordum. Gerçi dün gece o tartışmamızdan sonra hiç aramamıştı. Bu durum beni daha da deli ediyordu. Bu kadar basit miydi gerçekten?

Yemek yediğimiz yer, hiçte yabancısı olduğum bir yer değildi. Babam da getire getire buraya getirmişti. Mertoğlu otellerinden birine, hani şu en sık geldiğime..

İçeri önde Nazlı ve ben, arkada annem ve babam otelin restaurantına doğru geçtik. Gözlerim Gökhan ve Savaş'ı aradı. Salonu şöyle bir inceledim. Tabi Ali var mı diye bakmışta olabilirdim.

Bizi görünce Gökhan ve Savaş ayağa kalmıştı. Hemen ceketlerinin önlerini iliklediler. Gülümsedim Gökhan'ın bu hareketine, oda bana hayran hayran bakıp sırıtıyordu. Yakışıklı olmuştu. Üzerine tam oturan siyah bir takım giymişti. Savaş'a da başımla bir selam verip, Gökhan'a doğru ilerledim. Belimden beni hafifçe kendine çekip, yanaklarıma öpücükler kondurdu. Aynı zamanda kulağımın dibine fısıldadı.

''Çok güzel olmuşsun sevgilim.'' Dedi. Kendimi geri çekerek tebessüm ettim.

''Sende çok yakışıklısın.'' Dedim, gözleri ışıldıyordu. Yemeğe geldiğimiz için mi bu kadar mutluydu?

Annem ve babamda yanımıza gelince tanıştırma faslına başladık. Sonrasında da hemen yerlerimize oturup, siparişlerimizi verdik. Ben Gökhan'ın yanında olacak şekilde yuvarlak masanın etrafına yerleştik.

Hem yemeklerimizi yiyorduk, hem babam ve annem erkek arkadaşlarımızı daha iyi tanıyabilmek için sorular soruyorlardı. Savaş'ın kendini Mertoğlu olarak tanıtmasıyla, babam Savaş'ın annesinden, Ali'nin annesinden falan bahsetti. Bu bilgi de benim şok geçirmeme neden oldu.

Konu derinleştikçe derinleşti. En sonunda bizi bulmasını sağlayanın Haluk amca,yani babamın en yakın arkadaşının, Ali'nin babası olması düşüncesi ortaya benim açımdan bir bomba gibi düştü. Nazlı, Savaş ve ben birbirimize bakıp şaşkınlığımızı paylaştık. Bu kadarına inanamıyordum artık. Demek o yüzden biz bu oteldeydik..

Yemeklerimizi yerken, babam da Mertoğlu ailesiyle olan komik anılarını bizimle paylaşıyordu. İlgiyle onu dinliyor, Ali'nin hakkında bir şeyler söylerse diye bekliyordum. Birkaç bebeklik anılarından bahsetmişti Ali ve Savaş'ın, onun dışında bir şey yoktu. Gerçi uzun yıllardır hiç birini görmediğini söyledi, sadece Haluk amcayla görüşmüştü yıllardır.

Babam bir süre sustuktan sonra tekrar konuşmaya başladı.

''Haluk'la konuşmuştuk gerçi bugün onlarda yemek yiyeceklerdi burada ama... hah iyi insan lafının üstüne..'' diyerek kucağındaki bezle dudaklarını silip ayağa kalktı. Başımı tabaktan kaldırıp masadakilerin baktığı yöne döndüğümde onu gördüm. İlk dikkat ettiğim oydu, beynim onu otomatik olarak algılama kapasitesine sahipti. Hissediyordum hemencik. Siyah bir takım giymişti, yine çok yakışıklıydı. Bir süre göz göze geldik. Hemen yanında, elinden tuttuğu nişanlısı vardı. Sertçe yutkundum. Önemsememeye çalışarak gözlerimi kaçırdım ondan.

Gökhan'ın yanımda ayağa kalktığını görünce bende kalktım. Belime destek olmak ister gibi sıkıca sarıldı tek koluyla. Ben hala önümdeki masanın üzerindekileri inceliyordum. Babam arkadaşıyla sıkıca sarılmıştı, annemi ve bizleri tanıştırdı. Haluk amca da bize kendi ailesini tanıttı. Sarışın olan, daha önce defilesine katıldığım kadındı. Bunu az çok o gece tahmin etmiştim zaten, yani Ali'nin annesi olduğunu ki öyle de çıkmıştı.

GECE'NİN MAVİ KARANLIĞI (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin