GELECEK BÖLÜMDEN...

1.2K 53 0
                                    




SELİN


...

Ali'nin de kadınlara bakışını yakaladım bir an. Kısa bir süre de olsa, o muhteşem çapkın bakışlarından birini kadınlara savurmuştu. Sadece gözlerimi yumup, yanlış görme ihtimalimi değerlendirdim. Derin bir nefes aldım ciğerlerime sakin kalabilmek adına. Sakin olmalı, kıskançlık kıvılcımlarının üzerine kovalarca su dökmeliydim. Bir daha bakarsa onun canını yakardım!

Yemeğimi yedikten sonra lavaboya gittim. Nazlı'nın gelmesini engelledim, masayı iyice boş bırakmayı göze alamazdım. Ben tuvaletteyken lavabonun dış kapısı açıldı, iki kadın konuşarak içeri girmişti. Bende çıkmak üzereydim ki konuşmaları duydum.

''Ne kadar yakışıklılar ya! Yanlarındaki kızlarda paçozlar. Iyk''

''Sorma. O adamlara o kızlar hiç olmuş mu? Taş mübarekler.''

''Aynen hele o mavi gözlü olan... O kaslara dokunmak için her şeyi yapardım.''

''Bilmez miyim seni, yaparsın valla.''

İğrenç kahkahalar...

''Yaparım tabi. O vücuda neler yapmazdım ki. Ah... Eminim yatakta çok iyidir.''

''Abartma Ceyda, bunu düşündüğüne inanamıyorum.''

Ve büyük birer kahkaha daha...

Sinir ve kıskançlık tüm damarlarımda geziniyordu. Şu iki yellozu da saç baş yolmak istiyordum. Sinirle kabinden çıktığımda, şaşkınca bana baktılar. Yüzüme sahte gülümsememi takındım. Hemen buradan çıkmazsam kötü olabilirdi, ayrıca bir daha görmeyeceğim iki kız için kendimi üzmemeliydim. Ayrıca unutmadan, Ali benimdi...

Bizimkilerin yanlarına gittiğimde çay içiyorlardı. Önce Nazlı sonrasında da Ali ve Savaş lavaboya gitti. O sırada iki çakma sarışının da ortada olmaması, gittiklerini düşünmeme neden olmuştu. Birazda olsa rahatlamıştım.

Artık gideceğimizden, bir süre sonra Nazlı'yla masadan kalkıp arabaya doğru gidelim dedik. Bizimkiler de hesabı ödeyip arabaya geleceklerdi. Çıkış kapısına geldiğimizde Ali, Savaş ve 'o kızların' muhabbet ettiğini gördüm. Kan gerçekten beynime çıktı. Ne yapışkanlardı. Birinci de ses çıkarmadıkta şimdi yani sessiz mi kalacaktım. Asla! Hele öyle şeyler duymuşken.

Nazlı da bende kırmızı görmüş boğa gibi hareketlendik. Arkaları bize dönüktü. O kız yani adı Ceyda olan, Ali'nin hemen yanındaydı ve kolları birbirlerine değiyordu. Ali işaret parmağıyla kıza bir şeyler göstererek anlatıyordu. Kızda ona doğru eğilmişti.

Yanlarına yaklaştığım gibi, Ceyda'nın saçlarını elime doladım. Benim onun üzerine saldırmamla, kızın inlemesi ve belinin bükülmesi bir oldu. Herkes şaşkın olsa da, her şey aniden gelişmişti ve benim sabrım kalmamıştı.

''Kızım senin saçını başını yolarım ben! Ne işin var benim sevgilimin yanında.'' diye tısladım dişlerimin arasından.

Ben kızın saçlarını daha da asılırken; diğerleri bağırıp beni uzaklaştırmaya çalışıyorlardı. Ali bileğimi kavradı ben onu savuşturdum. O sinirle şuan hepsini dövebilirdim, o güç tam olarak damarlarımdaydı. Bizi ayırmalarına izin vermedim. Nazlı bağırsa da duymadım. 'Sakın siz karışmayın' diye bizimkileri uyardım. Gözlerimdeki ateşi görmüş olacaklar ki, Ali hariç diğerleri uzaklaşmıştı. Kızda ellerimin arasındaydı zaten.

''Bıraksana beni manyak!''

''Manyağım evet! Sen yandın kızım. Bu saçlarını tek tek yolacağım. O gözlerini de oyacağım.''

''Selin bıraksana kızı!'' Diye bağırdı Ali tekrar bana hamle yaptı.

''Sakın Ali, karışma sen!'' diye bağırdım.

Kız arkadaşından yardım istiyordu ama o geride iki eli ağzına kapalı duruyordu. Kızın dizlerini biraz kırmasını sağladım ayağımla, başını yukarı doğru kaldırdım. Bir elim sırtında kollarını tutuyor, diğer elim saçlarını tutuyordu pardon yoluyordu.

''Sen benim sevgilimin gözlerine bakamazsın. Onun hakkında edepsizce konuşamazsın.''

Aklıma geldikçe sinirleniyordum. Saçlarını iyice asıldığımda acıyla inledi. Herkes bize bakıyordu ama umursamadım.

''Bırak beni!''

''Yürü git...Defol!'' dedim saçlarına son kez asılıp bıraktım. Bize bakanlara bir göz atıp, hızlıca arabaya yürüdüm. Şuan kimseyi umursayacak halim yoktu. Gücümde tükenmiş gibiydi, yaptığım şeyi yeni fark ettim. Ben neden böyle vahşileşmiştim ki sanki!

Derin bir nefes aldım, yumruklarımı sıkıp arabanın arkasına oturdum. Hala sinirliydim. Gözlerimi kapatıp, başımı koltuğa dayayıp sakinleşmeyi bekledim. Hemen yanımda bir deniz kokusu duydum ama önemsemedim. Araba da çalışmıştı. Sakinleşene kadar gözlerimi açmayacaktım. Şimdi ben bu durumu onlara nasıl açıklayacaktım? Az önce resmen gözlerim dönmüştü ve bir kadına saldırmıştım. Kendime inanamıyordum. Bir daha hiç görmeyeceğim bir kadına saldırmıştım! Deliriyor muydum?

Kendime birazda olsa geldiğimde ve arabadakilerle yüzleşmeye hazır olduğumda gözlerimi yavaşça açtım. Yan profilimden, Ali'nin beni izlediğini zaten hissetmiştim ama dudaklarındaki sırıtışı göreceğimi beklememiştim. Hem neden sırıtıyordu ki!

Ben öylece ona bakarken kendini bana yaklaştırdı. Yüzlerimizin arasındaki mesafeyi en aza indirdi. Burnu burnuma değdiğinden gözlerimi yumdum. Hafifçe burnuma burnunu sürttü. Dudaklarımın üzerine nefesini bıraktı yavaşça. Yine etkisinin altındaydım, yutkundum.

''Ne dedi o kız sana?'' diye fısıldadı dudaklarıma doğru yavaşça. Öndekilerin bizi duymayacağı bir sesti.

''Hiç..'' dedim aklımı toparlamaya çalışarak.

''Söyle..'' dedi tekrar. Burnunu burnuma daha yavaş sürttü.

''Senin için her şeyi yapabileceğini ve yatakta çok iyi olduğunu düşündüğünü konuşuyorlardı.'' Dedim keskince. Aklıma geldikçe deliriyordum. Keşke biraz daha yolsaydım saçlarını!

''Hımm....'' Diye boğazından bir hırıltı döküldü. Şuan çok yakın değil miydik, kendimi kaybedebilirdim.

''Kimse benim sevgilim için öyle şeyler düşünemez!'' dedim dişlerimin arasından.

''Sevgilin?''

''Sevgilim.'' Dedim başımı sallayarak. Öyle olmasa da öyleydi işte. Başka nasıl hitap edeceğimi bilmediğimden öyle söylemiştim, yani öyle çıkmıştı dudaklarımdan. Gözlerimi açıp, gözlerine daldım. Dudaklarının yukarı doğru kıvrık olduğunu gördüm.

''Sen beni kıskandın...'' diye fısıldadı. Adem elmasını oynatacak şekilde yutkundu. Gözleri parlıyordu. Bir elini saçlarıma götürdü, okşadı. Cevap veremedim. Kıskandığımı söyleyemezdim. Yutkundum sertçe.

''İşte benim kadınım...'' diye fısıldadı dudaklarımın üzerine nefesini bırakarak.

....


GELECEK BÖLÜMDEN MİNİK BİR ALINTI. TAMAMI EN KISA ZAMANDA YÜKLENECEKTİR...

İYİ OKUMALAR...

GECE'NİN MAVİ KARANLIĞI (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin