32.bölüm GECE TANRIÇASI

1.8K 79 185
                                    


Merhabalar.. Bir süre ara vermeden son bir bölüm atayım dedim..

Beğenmeniz dileğiyle, yıldızı unutmayalım lütfen.. Ayrıca yorumlarınızla da beni sevindirin, emeğimi görün..

NOT: İtalik yazılı bölümler yazarın ağzındandır..

..

SELİN'den..

Sabah uyandığımda yatağımda keyif yapmak en sevdiğim şeylerdendi. Döne döne bir o yana bir bu yana yuvarlanırken, dün geceki partiyi düşündüm. Ali o lavabodaki konuşmamızdan sonra ortalıkta görünmemişti ve benim de keyfim kaçtığı için fazla kalmadan evime dönmüştüm.

Ali ondan uzak durmam gerektiğini söylemişti diğerleri gibi, ben de her şeyi Nazlı'dan öğrenecektim en kısa zamanda. Bakalım Ali efendi ona yaklaşmamamı gerektirecek neler yapmıştı..

Kahvaltı saatimiz geldiğinde yataktan sürünerek çıkıp, hazırlanmıştım. Canım bir şeyler yemek istiyordu, onun dışında da zaten dün gecenin etkisi hala üzerimdeydi. Midem içtiğim şaraptan berbattı ve ağrıyordu. Midemi ovuşturarak aşağıya mutfağa indim. Bişiler yersem iyi gelirdi.

Hatice abla ortalarda yoktu. Genelde verandaya hazırlanan kahvaltı için oraya yöneldim ama orada da hazır değildi. Şaşkınca tekrar salona girdiğimde merdivenlerden inen babamı gördüm. Hemen yanına gidip sarıldım

''Günaydınn..'' dedim.

O da aynı sıcak karşılamayla beni kucakladı. Bu 2 yıldır buralarda olmamamın verdiği özlemin göstergesiydi. ''Günaydın prensesim..'' dedi yanaklarımdan öperken.

Onun yıllar süren yokluğuna rağmen, varlığına da hemen alışmıştık sanki yıllardır zaten bizimleymiş gibiydi. Bunda kan bağının büyük bir önemi olduğunun farkındaydım. İnsan babasının kıymetini bilmeliydi..

''Kahvaltı daha hazır değil..'' dedim bakışlarımı salondaki büyük camdan görünen veranda da bulunan yemek masasına çevirerek.

Babamın sıcak kucağından ayrıldım, dudaklarımı mutsuzlukla büzdüm. Üzerinin boş olmasını göstermek istemiştim ve babamın bakışları da bir an oraya kaydı.

''Çünkü Haluk amcanlara gidiyoruz. Seni görmek istiyorlar.'' dedi.

Anında gözlerim kocaman olurken, anlayamamış gibi baktım kaldım. Neden beni görmek istiyorlardı ki?

''Neden ki..'' dedim endişeyle çattığım kaşlarımla, o sırada Nazlı ve annem merdivenlerde belirmişti. Gözlerim bir an onlara kaydı.

''Ee yeni geldin ya kızım. Herkes özlemiş seni..'' dedi babam da bakışlarını merdivenlere çevirirken.

Doğru yaa! Ben yeni gelmiştim. Hiç aklıma gelmemişti onlar benim, yalan değildi..

Babam kapıyı açıp anneme öncelik verirken, ben en arkada kalıp kapıyı arkamdan kapatarak çıkmıştım. Şu an tek düşündüğüm Ali'nin evde olup olmamasıydı. İnşallah evdedir diye düşünmeden edemedim. Onu görmek isterdim. Ben yurtdışından sırf onun için dönmüştüm, gerisi bahaneydi. Bizim geleceğimizi biliyorsa belki gelmezdi.

Yan eve geçtiğimizde kapıda karşılandık. Herkes sevgiyle birbirini kucaklarken bir eksik vardı, o da Ali'ydi..

Herkes büyük salondaki yerini alırken, ben Sevilay ablanın yanına gittim. Annem Rana hanımla, babam da Haluk amca ile konuşmaya dalmıştı. Nazlı ve Savaş ise başka bir alemde gibiydi. Şimdiden sıkılmıştım. Sevilay abla masa düzeniyle ilgileniyor, eksikleri söylüyordu. Onun yanına gitmek, yardım etmek mantıklı gelmişti.

GECE'NİN MAVİ KARANLIĞI (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin