🖤Özel Bölüm🖤

6.2K 227 41
                                    

"
Yaz tatili 8 ay sonra.

Klasik müziğin kafamın içine yaptığı basınçtan kurtulmak adına diş izlerimle dolu pipeti bir kez daha dişledim. Salonun boğuk havası beni daraltıyordu ve milyon kez aradı mı diye baktığım telefonumun ekranın da şarj yüzdesi yirmilere inmek üzereydi.

Ve hayır, hala aramamıştı.

Meşgul olmalıydı. Babasıyla aralarını düzeltmek adına yakınlaşmaları, bizim için bir sorun haline gelmeye başlamıştı, çünkü onu görmem de bir o kadar zorlaşmıştı. Babası hala benden nefret ediyordu ve Araf'ı düşmanının düğününe göndereceğini zannetmiyordum. Her ne kadar Araf söz dinlemez biri olsa da, şu durumda işleri zorlaştırmak istemeyebilirdi. Bu yüzden ona kızamazdım. Ailenle düşmanmış gibi yaşamanın ne anlama geldiğini iyi biliyordum.

"Siri, şu telefonu rahat bıraksana artık." Maya'nın ikazını duyunca elim havada kaldı ve ekranı kaydırmayı bıraktım. "Aramadı değil mi?"

"Hayır." Sıkıntıyla elimi yanağıma koydum. "Boşuna bekliyorum değil mi? Gelmeyecek." Maya elini pat pat sırtıma vurarak destek olmaya çalıştı. Saçlarını kestirmişti ve küçük yüzüne çok yakışmıştı. Egemen'le araları iyi olsa da, aklının hala başka yerler de olduğunu biliyordum. Sadece bunu seslice dile getirmiyorduk o kadar. Gelen mesaj sesiyle yerimden irkildim.

Gönderen: Batın (acil değilse açma)

Hey, babanın evliliği için hayırlı olsun demek istedim. Yada öyle bir şey. İnsanın babasını evlendirmek nasıl bir duygu bilmediğim için kısa keseceğim. Üvey anneciğin gibi sende gelinlik giydin mi yosun göz? Seni öyle görmek isterdim.  Bana bir resim gönder. Eğer üzerinde bir gelinlik varsa, o gelinliği kabartan yuvarlak şeyi kaldırmak için orada olacağım! Ha! Ha! Evet hiç değişmedim. Bir an önce dön. Burada canım çok sıkılıyor!"

"Ben gelinlik giyecek yaşta mıyım?" Diye homurdandım. Aptal şey, gerçekten gelinlik giyip etrafta dönüp duracağımı falan mı zannediyordu? Kaç yaşında sanıyordu beni? On mu? Yine de beni güldürmeyi başarmıştı. Her zaman ki gibi. Şarjım bitmesin diye ona cevap vermeyi reddettim.

Üzerime oturan siyah dar elbisemin içinde rahatsızca kıpırdanırken ağırlığı bir ayağımdan diğerine  verdim. Topuklularım şimdiden canıma okuyordu ve babam gerçekten evleniyordu. Bunu düşündükçe nefes alamayacak gibi olsam da sorun çıkarmayacağıma söz vermiştim. Oda bana sorun çıkarmayacak beni İzmir'e geri döndürmeyeceğine söz vermişti.  Bu anlaşmayla evliliğini kabul etmiştim. Herkes hayallerinin peşinden koşacaktı. Yine de rahatsız hissediyordum. Sol tarafımda bir boşluk vardı.

"Şuraya bak." Maya'nın beni dürtmesiyle kafamı sağ tarafa çevirdim. Sina kravatını sinirle çekiştirip duruyor ve sürekli telefonuyla bir yeri arıyordu. Ve gördüğüm kadarıyla o bir yer telefona cevap vermiyordu. Bir sevgilisi vakası daha mı? Yalnız olmadığıma sevinmeli miydim?

"Güneş hala telefonlara cevap vermiyor mu?" Diye sorduğum da maya başını olumsuz anlamda salladı. Sina'ya üzülmüyordum çünkü haketmişti. Bütün yaz İzmir'in ve güzel kızların tadını çıkarırken, Güneş onu babasının yanında kaldığını ve özel derslerde yardımcı olduğunu sanıyordu.  Onu sevdiğini biliyordum ama Sina'dan bahsediyorduk. İzmir'de onu tanımayan kız yoktu ve bu egosunu iyice kabartmıştı. "Beter olsun." Diye homurdandığım da Maya güldü ve Egemen'le mesajlaşmasına geri döndü. Hiç yoktan birileri birilerine cevap veriyordu.

"Delireceğim ya. Neden açmıyor telefonlarımı?" Sina telefonu masaya adeta fırlattığın da ona ölümcül bakışlarımızı gönderdik. "Ne?"

"Birde soruyor musun bay kazanova?" Maya diyerek eliyle Sinan'ın alnını dürttü. Sina geri çekilerek ofladı. Sinirliyken germekten çekilmiyordu.

MEDCEZİR♣Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin