▶️13◀️

9.2K 502 46
                                    

Medyada Serra <3

'
Araf'tan...

Dokunmakla ilgili kuralımı anlamıyordu. Kesinlikle algılama problemi vardı. Defalarca uyarmama rağmen bana kafa tutmasına kızsam da, cesareti takdire şayandı. Bu tür kızlara alışkın değildim. Benimkiler genelde ben ne dersem itirazsız yapardı. Çünkü yapmadıkların da kovardım.

Kızıl, şöyle bir baktığım da güzeldi ama dik başlıydı. Bana göre değildi, zaten olmasına da gerek yoktu. İntikamım için ideal bir kurbandı ve şansa bak ki, kendi ayaklarıyla gelmişti. Babamın düşmanın kızı! İşte bu hayatın bana şanslı piç deme şekliydi.

''Beni affet kurabiyeleri yapabilirim sana!'' Dediğin de ifadesiz ona baktım. Beyninin içinde sürekli saçmalayan bir mekanizma vardı. ''Bakma öyle meşhurdur benim kurabiyelerim. Birini kırdığım da yaparsam müthiş bir tat olur. Ama normal zamanda yemeni tavsiye etmem!'' Suratını buruşturdu.

''Saçmalaman bittiyse, katılmamız gereken bir yarış var!'' Diye tersledim. Işte en keyif aldığım surat şekli. Onu ne zaman umursamasam yüzü şekilden şekile giriyordu.

''Ne yarışı?''

''Motor yarışı. Eşli'' düşündü. Sanırım eşli dememe takıldı. Ufacık kelimelere fazla anlam yüklüyordu. Normalde tanımasam masum bir kız diyebilirdim ama o gece yanımda ki kızı nasıl dövdüğünü görmüştüm. Neydi adı? Keskinlikle isimlerle ilgili bir problemim vardı. Yada umursamadıklarımla!

''Ben gelemem. Bak bu çok tehlikeli bence sende gitme. Hem sanırım ateşin var!'' Alnını ovdu. Ne zaman tedirgin olsa bunu tekrarlıyordu.

''Sana fikrini sormadım kızıl!'' İşte başlıyorduk. Ağzı sinirle açıldı ama söylemek istediklerini yuttu. Arkasına dönüp duvarı tekmelemeye başladığın da, motoruma yaslanıp bir sigara yaktım. Gülümsememi saklamak için bir kaç nefes çektim. En eğlendiğim kısım birazdan saçlarını çektiğin de başlayacaktı. İşte! Yapıyor.

''Gidip ben öldüreceğim Asrın'ı yetti artık!'' Diye kendi kendine konuşmaya başladı. O piçin adını duymamla ağzımda ki sigarayı fırlattım.

''Bitti mi? Bin şu motora!'' Diye bağırdım. Durdu. Bana dönüp elimde ona uzattığım kaska baktı. Gözlerini kırpıştırdı.

''Bana kask mı aldın?'' Dedi gülümseyerek. Gözlerimi devirdim. Biraz önce duvarı tekmeliyordu. Ne dengesiz kız!

''Eski motorun!''

''Ah.'' Birde farkında olmadan çıkardığı tahrik edici kelime!

''Motorun yan kısmında tutma yerleri var.'' Dedim yeni motorun en sevdiğim özelliğini gösterirken. Bana sarılması fazla dikkat dağıtıcıydı.

''Sana sarılmayayım diye mi aldın bu motoru?'' Dedi kaşlarını çatıp. Fena halde sıkıldım. Ne çok soru soruyor? Arkama oturup yanlara tutundu. Onu ne kadar görmezden gelirsem, o kadar kafam rahattı. Gaza basıp yarışların olduğu yere kadar konuşmadı. Sanırım korkuyordu. En sonunda geldiğimiz de yüzünün bembeyaz olduğunu gördüm. O kadar hızlı kullanmamıştım.

''Sanırım kusacağım!'' Dedi yüzü beyazdan yeşile dönerken.

''Kızıl sakın...'' Dememe kalmadan ayaklarımın önüne kustu. Çok güzel! Kafasını utanç içinde bana çevirdiğin de bir tepki vermedim. Yanından uzaklaşıp büfeye ilerledim ve bir su aldım.

''Araf!'' Diye seslendiğini duydum Çilem'in. Ne işi var burada? Bir bu eksikti!

''Ne var?'' Yüzü bozuldu. Umursamadım. Araz için yeterince katlanıyordum!

MEDCEZİR♣Where stories live. Discover now