15.bölüm KÜL

3.2K 100 22
                                    


Keyifli okumalar olsun..

..

SELİN'den..

Hala söylediği kelimelerin etkisinden kurtulamamıştım. En çok istediğim şeyi bana verebileceğini söylüyordu. İnanıyordum, yapabilirdi. O bana bir dokunsa, benim içimde kıyametler kopuyordu.

Ya ben ne yapacaktım?

O kızların izlerini silebilir miydim ki ondan?

Bir süre o mavilerinden alamadım kendimi. Gözlerimdeki birkaç damla yaşı elimin tersiyle sildim, gülümsemeye çalıştım. Dudaklarımı ıslattım ona bakarak. Hala aynı sertlikle yüzüme bakıyordu, gözünü dahi kırpmadan.

Fısıldadım yavaşça; ''Ya ben Ali... O kadınları silebilir miyim ki senden?'' cevabını beklerken dudaklarımı dişledim.

''O kadınlar, sen kalbimde olduğundan beri hiç olmamış gibi silikler.'' dedi hafif bir tebessümle.

Yavaşça yutkundum. Yine mi gözlerim dolmaya başlamıştı! Bakışlarımız bir an bile olsa ayrılmamıştı. Kadehindeki kalan birkaç yudumun hepsini tek seferde içti, yanına bıraktı. Yavaşça yerden kalktı ve bahçeye çıktı. Bende arkasından sadece onu izledim. Dudaklarımdan tek kelime dökülmüyordu. Soramadım nereye gittiğini, beni bırakmazdı ki bunu adım gibi biliyordum..

O gelene kadar ben kadehimi tamamen bitirip, yere bıraktım. Kollarımı sıkıca doladım bacaklarıma ateşi izlemeye devam ettim. Az önce yaptığımız konuşmanın üzerinden tek tek geçtim, beynime kazımak istiyordum her saniyesini, dudaklarından dökülen her harfini..

Kapının açılma sesini duysam da Ali olduğunu bildiğimden kendimi hiç bozmadım. Şöminedeki ateşi izlemeye devam ettim. Enseme doğru bir nefes hissettiğimde bir an irkildim. Kokusundan Ali olduğunu biliyordum ama neden arkamdaydı ki?

Ayaklarını iki yana açarak beni arasına alacak şekilde oturdu. Yavaşça omzumun üzerinden ona bir bakış attım. Ne yaptığını anlamıyordum.

Yüzü ifadesiz olsa da sanki dudakları yukarı doğru hafif kıvrıktı ya da yüzüne vuran ateşten bana öyle gelmişti. Gözleri mavilerine kavuşmuş ve ışıl ışıldı. Bakışları çok ama çok derindi. Kalbimin sesini duymamasını diledim.

Dudaklarının o eşsiz pembeliğini ve ıslaklığını gördüğümde bende dudaklarımı ıslattım. Ne kadar da eşsizdi..

Onda resmen boğuluyordum..

Sağ elini kolumun altından göbeğime doğru yönlendirdi, beni çekti kendine daha da. Hafifçe benim sırtımı kendi göğsüne dayamıştı. Sağ elimi onun elinin üzerine yerleştirdim. Parmaklarında dolanan kanın akışını dahi hissedebiliyordum. Bu hisle dudaklarımı dişledim.

Amacı beni delirtmek miydi?

Çok yavaş hareket ediyordu. Bu kadar yakınlıkta çok ama çok zordu. Hele az önce konuştuğumuz şeylerden sonra..

Yüzünü daha da yaklaştırdığında hafifçe başımı yanağıyla ittirerek önüme dönmemi sağladı. Yanaklarımızı birleştirmişti, çenesini omzuma kondurdu. Onun o kirli sakallı yüzü, yanağımın gıdıklanmasına neden oldu. Sakallarını seviyordum, yumuşaktılar. Derin birer nefes aldık.

Bir süre onun yanağına doğru başımı yaslayarak onun varlığının tadını çıkardım. Gözlerim kapalıydı ve onunda gözlerinin kapalı olduğunu hissediyordum. Bacaklarımı dümdüz uzatarak daha rahat bir pozisyon alıp, ona doğru daha da sokuldum. Yaptığım hareketle göbeğimin üzerindeki eli sıkılaştı, daha da kendine doğru çekti bedenimi, sanki mümkünmüş gibi.

GECE'NİN MAVİ KARANLIĞI (TAMAMLANDI!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin