44 | "o"

685 85 227
                                    

BÖLÜM 44 | "O"

1 YIL SONRA

GÜNÜMÜZ - Lisa'dan

Masamda oturmuş, önümdeki bitmek bilmeyen kağıtları inceliyordum. Hayat böyledir belki de, neyi yapmam diyorsak, bir şekilde bizi ona itiyordu.

Kapı çaldığında kafamı dosyadan kaldırıp, "Gel." dedim.

Bunu dedikten hemen sonra Yuri kapıyı açıp içeri girdi. Elinde gördüğüm dosyalarla derin bir nefes alıp, geriye doğru yaslanırken, "Yine mi?" diye sitem ettim.

Gülerek bana doğru gelirken, "Miss Manobal, imzalamanız gereken son dosyaları getirdim." dedi.

Yuri, dediği doğruysa eğer imzaladığım kırk dosya üzerine bir yenisini daha ama sonuncularını getirdiğini söylemişti. Yavaş adımlarla komutum üzerine masamın üstüne bıraktı.

"Çıkabilirsin, teşekkürler Yuri." İkinci komutumu da aldığında bu kez daha hızlı adımlarla odamdan ayrıldı.

Ben Lisa... Lalisa- Manobal. Artık bu Manobal şirketinin başındayım çünkü babamı aylar önce bileklerimden daha kalın urgan ipini boynuna geçirip kendini sonsuzluğa bıraktığında, kaybettim.

Babam, intihar etti. Ve bu haberi daha iyi günler yaşamaya başladığım zamanların birinde, Alice'den gelen bir telefon aramasıyla öğrendim.

FLASHBACK - Lisa'dan

"Anne~ Ne zaman senin kadar güzel tablolar yapacağım?"

Dy'in şişkin yanakları ve büzdüğü dudaklarıyla bu soruyu tatlı bir şekilde sormuştu bana. Tatlı olduğu kadar, sitem dolu da bir ses tonu kullanmıştı.

Yavaşca onu taburesinden kaldırıp kendi kucağıma aldım. Ellerini hemen yanaklarıma koymuştu. Buna gülümseyip ona güzel bir açıklama yapmadan önce derin bir nefes aldım,

"Sen birkaç yıl sonra benim tablolarımdan çok çok çok daha güzel tablolar yapacaksın, bebeğim." dedim ardından.

Dy buna inanmıyor gibiydi ama ben buna emindim. Benim kızım diye söylemiyorum, gerçekten şu an yaşına göre çok yetenekliydi. Eğer annesi gibi bu yolda ilerlemek isterse, mükemmel bir ressam olacağından şüphe duymuyordum.

"Asma yüzünü~" dedim onu kucağımdan indirirken. Sonra ellerimi göbeğine götürüp onu gıdıklamaya başladım,

"Annene güven, sen çok yeteneklisin hayatım."

Dy ellerimden kurtulmaya çalışırken nefes nefese kahkahalar atıyordu ve güzel kızımı böyle keyifli görmek hayatta hiçbir şeye değişmeyeceğim anlardan biriydi.

Onun, annesinin yokluğuna alışması zor olmuştu ama benim yanımda kalma fikriyle ilgili bir kez bile tereddüt etmemişti. Bu özelliği, ne kadar güçlü ve kararlı bir karakteri olacağını göstermişti bana. Ve bu yaşımda ben, küçük kızımdan birçok şey öğreniyordum.

Annesi o gece söylediği gibi Paris'e gideli üç ay olmuştu. Başlarda Dy'in ona öfkeli olduğunu, bu yüzden benim yanımda kalmak istediğini düşünmüştüm. Hatta eminim, "o" da öyle düşünmüştü, çünkü Dy'in o cümlesinden sonra gözlerindeki hayal kırıklığını hatırlıyorum.

Dy, cümlesinin devamında gözlerini benimkilerle buluşturmuş ve kısa bir gülümseme sunmuştu. Bunun amacını o gün anlamamıştım ama artık anlıyordum. O, benim tekrar "hastalanacağımdan" korkuyordu. Yanımda kalmak isteme sebebi buydu.

23 | jenlisaWhere stories live. Discover now