GÜLDEN KÜLE +18 (FİNAL OLDU)

48. BÖLÜM •DÜĞÜN•

Selam! Nasılsınız canlarım?

MEHİR BİR DUR KUZUM YAA diyecek kıvamdayım. İlerki bölümler fenaa

Şu an profilimde Mutena isimli kurgu yayınlıyorum. Mutlaka bir göz atın. Konusu* Popüler Alp disiplini yıldızı Andıç Gözcü ile yıllar önce hafızasını kaybetmiş Mayda Ünsal'In gizemli karşılaşmasıyla geçmişteki sırlar teker teker çözülüyor. Onların ki tesadüf müydü kader miydi? Mayda'nın geçmişinde neler olmuştu? Bunları merak ediyorsanız göz atmanızı tavsiye ederim.

Keyifli okumalar! 

***

O gece sabaha kadar durmaksızın olacakları, planımı düşünmüştüm. Çocuklar onaylasa da planımda yine de oldukça dikkatli olmalıydık. Neredeyse sayılı günler kalmıştı ve ben heyecandan kusmak istiyordum. Yine de gözaltı torbalarıma bakarak, gözlerimi yumdum. Kesinlikle yorgun görünüyordum; bu geç yattığımdan olsa gerekti. Gece Koral beni kendi evine götürmek istese de eve dönmüş, planımı sabah kadar gözden geçirmiştim. Aslında her şey basit görünse de öyle değildi. Çok heyecanlıydım ayrıyeten de stresliydim. Nasıl olacaktı hiçbir fikrim yoktu ama kötü olmayacağına inanıyordum. Olmaması gerekiyordu. Planım kusursuz olmalıydı ki işe yaramış olsun. Tüm olacakları da Koral'den gizliyordum. Onun da sizin gibi düşüneceğine emindim. Güvenilmez, yalancı biriydim. Sebebini ezbere biliyordunuz ama benim tek amacım kimseye zarar gelmemesiydi. Birine zarar gelmemesi için çok çabalıyordum. Titizlikle planımı devreye sokmam gerekiyordu. Hepsi onun içindi. Bana artık fedakar olmamamı söylemişti ama elimden gelmiyordu fedakar olup olmamayı bile sorgulamıyordum ki. İçinden geldiği gibi davranıyordum. Koral'e dosyayı bir şekilde takdim edecektim.

Bir anda paldır küldür odama dolan kişilerle ağzım açık kaldı. Sabahın dokuzuydu.

"Ne oluyor be?"

Serpil elindeki poşetleri yere bırakıp, "Ne olacak? Bebek oluyor bebek!" diye bağırdı ve bir anda bana doğru yaklaştı. Aynada kendi kendimle göz göze gelmiştim. Bir banyo yapmam şarttı.

Arkasından gelen kişiylr gözümü devirdim. "E yok artık!" Almila da elindeki poşetleri odanın bir köşesine attıktan sonra, "Arkadaşlar sizin burada ne işiniz var?" diye sordum.

"Bugün bebişimin cinsiyetini öğreniyoruz ya!"

Almila sırıtarak bana baktı. "Senin kıçın kalkmayacağı için de biz geldik. Lan evimizi taşıdık senin için."

"Benim için?" Tek kaşım alayla kalktı. "Buna gerek var mıydı sizce? Çünkü ben sade olmaktan yanayım."

Serpil omuz silkti ve şişen karnını gösterdi. "Cinsiyet partisi olacak ama hiç kimse çocuğun cinsiyetini bilmiyor. Yani aramızdan tabii ki, organizasyon şirketi biliyor."

Kaşlarımı çattı. "Bari bana söyleseydiniz?"

Göz devirdi. "Yahu ben bu Utku'yu geberteceğim. Ben de öyle söyledim. Bana diyor ki iddia yapalım. Adam başıma iyice deli çıktı. Çocuğumu böyle şeylere alet etmeyeceğimi kesin dille söyledim ve teklifini reddettim."

Ben onu onaylamıştım. Bazen Utku keçilerini kaçırabiliyordu. Almila bana yaklaşarak, "Haydi kalk tüm gün seni bekleyemeyiz. Ayrıca sevgiline de söyle o da gelsin. Max da İclal'in gelmesini söyledi. Söylemedi adeta rica etti. Anlarsın ya aşık falan filan," dedikten sonra derin nefes aldım.

"Hay onun aşkına." Aklıma gelen şeyle duraksadım. "Almila, evlendiği kızı tanıyor musun?"

"Eh işte. Pek yakın değiliz. Zaten sahte nikah. Aralarında bir şey bile olmuyor ki." Serpil göz devirerek onun omzuna elini koydu. "Aşkım sen niye herkesin yatak konularına dalıyorsun ve biliyorsun?" Almila omuz silkti. "Heyecanlı çünkü."