45. BÖLÜM •TEMAS• +18

4.4K 119 12
                                    

2 gündür aralıksız finali düşünüyorum. O kadar heyecanlıyım ki . Biliyorum siz de okuduğunuzda bu heyecanı hissedeceksiniz. Yukarıdaki'nin kim olduğunu öğrenmemize çok az kaldı. Ee tabii ki Mehir ve Koral arasındaki çekim de giderek yükseliyor!

 Şu an profilimde Mutena isimli kurgu yayınlıyorum. Mutlaka bir göz atın. Konusu* Popüler Alp disiplini yıldızı Andıç Gözcü ile yıllar önce hafızasını kaybetmiş Mayda Ünsal'In gizemli karşılaşmasıyla geçmişteki sırlar teker teker çözülüyor. Onların ki tesadüf müydü kader miydi? Mayda'nın geçmişinde neler olmuştu? Bunları merak ediyorsanız göz atmanızı tavsiye ederim.

Keyifli okumalar!

***

Nihal'in anlattıklarından sonra kendime gelmem birkaç dakikamı almıştı. Her şey o kadar hızlıca olup bitiyordu ki, şaşırmaya mecalim bile kalmamıştı. Kendimi yorgun hissediyordum. Ama ruhum değil zihnim daha çok yorgundu. Koral'in gizlediği birçok şey vardı: bundan emindim artık. Üstelik bana yalan da söylüyordu. Güvenim kesinlikle sarsılmıştı ama bir yerde ona hala inanmak isteyen bir tarafım da vardı. Nihal duyduklarını bize aktardığında Koral'in bedeni gerilmişti. Nedeni basitti. O da benden bir şey saklıyordu.

Birkaç dakika sonra Nihal salonda uyuklamaya başladığında Koral battaniye ve yastıkla salona geri dönmüştü.  Elimde içip bitirdiğim fincanla düşüncelere dalmıştım. Sevdiğim adam, çocukluk arkadaşının üzerini örttükten sonra derin nefes aldı. O çocukluk arkadaşı ihale çaldığımı da biliyordu ama bunu Koral'e söylememişti. Ya da ben öyle biliyorum...

"Sana taksi çağırıyorum." Bakışlarım yüzüne tırmandı. Böylece gideceğimi mi düşünüyordu? Yanılıyordu. Ayağa kalktığımda başım dönmüştü. Beni tutmak istediğinde elimle durdurdum onu. Hiçbir şey demeden onun odasına doğru ilerledim. Bedenim yürüdükçe daha çok ağrıyordu.

"Nereye?" Ona cevap vermeden odasına gittim. Peşimden geliyordu.

"Mehir, bak gitsen gerçekten de çok iyi olur. Bunca şeyi kaldıramıyorum." Odaya girdiğimde üzerimdeki pantalonu ve tişörtü çıkardım. Koral gözlerini benden çekmemişti. Yavaşça bedenimi süzmeye başladığında ona ilerlemiştim. O kadar istiyordum ki onu şu anda.

"Koral," Mırıltısını duydum. Sütyen giymeyi bugün tercih etmemiştim. Göğüs uçlarım belirginleştiriğinde yutkunduğunu hissettim. Ona doğru yaklaşarak dudağının kenarına bir öpücük bıraktım.

"Ne bu şimdi? Beni böyle mi etkilemeye çalışıyorsun?"

Gülümsedim. "Etkilenmiyor musun?"

Dişlerinin arasından tısladı. "Sence? Etkilenmiyor muyum?" dediğinde bakışlarım aşağı kaydı.

Dudağımı büktüm. Bana bu cesaret nereden gelmişti bilmiyorum ama onu böyle görmek mutlu hissediyordu. Başımı omzuma yaslayarak, "Şu an sadece seni istiyorum. Ama çıplak şekilde," deyip çenesine dişlerimi geçirdim.

"Sarhoşsun."

"Daha iyi ya!" Omuz silktim ve bir anda üzerindeki tişörtü aceleyle çıkardım. Yavaşça onu yatağın üzerine itmeye başladığımda bana karşı gelmemişti. Diz kapakları yatağa değdiğinde, "Koral, senin için ölürüm," dedim bir anda.

Kaşları çatıldı. "Şşt," deyip eliyle dudağımın üzerine dokundu. "Ölümden bahsetmemen gerektiğini kaç kere söylemem gerekiyor?"

"Bilmem, tam olarak seni anlamıyorum."

GÜLDEN KÜLE +18  (FİNAL OLDU)Where stories live. Discover now