Özel Bölüm (2. Final)

1.1K 35 21
                                    

Hepinize Merhaba :) Sizler çok istediniz ben de kıramadım, istediğiniz o finali yazdım. Bu defa onlar sizin için geldi. Keyifli okumalar dilerim ⁠♡

~~~~~~~~~~

Bazı anne babalar bilerek ya da bilmeyerek çocuklarının katilidir. Her gün bir parça zehirler elleriyle ya da dilleriyle. Bazen de her şeyi gören ama gerçeği göremeyen gözleriyle. Lakin bazı anne babalar ise kahramanıdır çocuklarının bir sıcak gülümsemesiyle...

İlk karnıma ardından da yanağıma konan öpücükle sıcak ve sevgi dolu bir tebessüm kondu yüzüme. Dedim ya kahramanı olursun bir sıcak gülümsemeyle. Gülümsedim. Hiç olmadığı kadar sıcak gülümsedim ona.

Yanağımı küçük eliyle severken "Günaydın kar tanelerim" dedi, babasının küçük kopyası oğlum. Şükür sebeplerimden olan sesini duydum ya günüm aymıştı hemen.

Aytekin. Benim mucize bebeğim, o karanlık günde bir ay gibi kucağıma doğduğu günden bu yana eski Zemheri değildim. Siyah karamsar kar tanesi değil, oğlumun tertemiz beyaz kar tanesiydim artık.

Aytekin, ay prensi demekti. O kara günde, bütün umutlarımı kaybedip karanlığa gömüldüğümde bir mucize olmuş ve ay gibi parlayarak karanlığımı varlığıyla aydınlatmıştı.

"Günaydın ışığım" dedim uyuşuk kollarımı bedenine sarıp başını göğsüme çekerken.

Sarılmamı sevgiyle karşıladı ve başını kalbimin üzerine koydu. Bu onunla aramızda sevgimizi gösterme şekillerimizden birisiydi. Bebekliğinde temas kurmak için kullandığımız bu pozisyon onda tatlı bir alışkanlık olmuştu. Ne zaman mutlu ya da üzgün olsa hemen kalbimin üzerine koyardı başını. Kalbimin ritmini sevdiğini söylerdi. Dinlediği zamanlarda sakinleştiğine de şahit olmuştum çoğu kez.

"Aa kıskanıyorum ama"

Aktan'ın uyku mahmuru sesini duyunca, gözlerimi Aytekin'in ipeksi saçlarından çekip ona baktım.

Oğlumla aynı anda "Günaydın" dediğimizde yalandan yüzünü astı.

"Birbirinize öpücükler, bana gelince bir kuru günaydın !"

Aytekin ile bakışıp birbirimize göz kırptıktan sonra Aktan'ın üstüne atlayarak onu öpücüklere boğmuştuk. Tabii daha çok Aytekin atlamış, ben karnımın izin verdiğince Aktan'a sokulmuştum.

Günümüz kahkahalarımızla başlarken bir süre sonra Aktan, Aytekin'i kucaklayarak beraber yataktan kalkmışlardı.

"Biz sana kahvaltı hazırlarken, sen de biraz daha dinlen bitanem, bütün gece uyumadın" dedi ve baba oğul saçımı öperek odadan çıktılar.

Evet bütün gece mide bulantılarından uyuyamamıştım ama sorun değildi. İnsan bir defa bir şeyi kaybetme korkusu yaşayınca normalde zorluk gördüğü şeylere bile şükür eder oluyordu. O kara gün yaşadığım korkuyu yaşamaktansa, uykusuz gecelere, mide bulantılarına ve bütün sancılara razıydım. Yeter ki evlatlarım iyi olsundu.

Aklıma üşüşen o kara günü zihnimin ücra köşelerine yeniden yollayarak kaygılarımı tetiklemesin engel oldum. Tabii buna şişkin karnımdaki hareketlilik de yardımcı olmuştu.

"Acıktın dimi kızım ? Ben de çok acıktım. Hadi bakalım baba ve abi bize ne hazırlamış" diyerek kızımla konuşurken, şişkin karnımı tutarak yataktan zorlukla doğruldum.

7 aylık hamileydim. Yuvamızı bir kız çocuğuyla daha büyütüyorduk. Tabii bu benim için hiç kolay olmamıştı. Daha önceki onca travmam gebeliğimi öğrendiğim ilk zamanlarda ağır şekillerde ataklar yaşamama, riskli olan gebeliğimi biraz daha zor bir sürece sokmuştu benim için. Ama Aktan ve Aytekin öyle güzel destek olmuşlardı ki bu süreçte, adeta beni iyileştirmişlerdi. Tabii yalnız olmadığını bilmek uzun zaman yalnız başına mücadele vermiş biri için çok garipti. Lakin zamanla sağlıklı ilişkilere alışmıştım.

ZEMHERİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin