34. Bölüm 1. Part (S. F.)

751 43 15
                                    

Sezon Finalinden Merhaba •́  ‿ ,•̀

İyi bayramlar ♡

Medyadaki güzel edit için canım arkadaşım saadet_gunce 'ye teşekkür ederim ✿ ♡

~~~~~~~~~~

Mehir...

Mehir karşımda kanlı canlı duruyordu ! Deliriyor muydum ya da delirmiş miydim ?

Başıma keskin bir ağrı girdi, bununla beraber gözlerimi sıkıca kapattım. Başım dönmeye başlayınca, dengemi sağlamak için bir elimi tutunma içgüdüsüyle uzattım. Biri hızla belimden ve elimden tuttu, sanırım Aktandı. O da görüyor muydu benim gördüklerimi, yoksa ben söylediğim iyiyim yalanlarıyla ilk kendimi mi kandırmıştım ?

Kalbim hızlanmaya başladı. Öyle hızlandı ki, sol göğsüm ağrıdan uyuşmaya başladı. Nefes alışlarım sıklaştı. Ama yine de aldığım nefesler ciğerlerim için yetersiz kaldı.

Bir cesaretle, sıkıca kapattığım gözlerimi güçlükle açtığımda Mehir'i tekrar gördüm. Endişeli gözlerini görünce bir şeye emin oldum. Ben delirmiyordum, Mehir gerçekten yaşıyordu...

Güçlükle açtığım gözlerim hızla kapandı ve bacaklarımın gücü çekilerek olduğum yere yığılmamı sağladı. Kalbim tarif edemeyeceğim şekilde hem fiziksel olarak, hem de ruhsal anlamda acıyordu. Bilincim tamamen kapanmamıştı ama konuşmama da, hareket etmeme de izin vermiyordu.

Aktan'ın ismimi söylediğini kısık bir şekilde duyuyordum, Zeynep'in ise endişeyle taşikardi geçiriyor olmalı diye bağırdığını.

Hani uyurken bazı zamanlar etrafınızdaki sesleri duyarsınız ama gözlerinizi açamaz ve tepki veremezsiniz ya ? Tam olarak öyleydim. Tepkisizdim...

Uzaktan gelen belli belirsiz sesler duyuyordum. Ama bunlar net değildi, anlayamıyordum. Canımın yandığını söylemek istesem de konuşamıyordum, dudaklarım kilitlenmiş gibiydi.

Kalbimdeki ağrı bir anda artınca etrafımdaki sesleri duyamaz oldum. Bir süre karanlıkta ve yoğun bir ağrı içinde kaldım.

Bir süre sonra kalbimdeki ağrı yavaş yavaş dinmeye başladığında, etrafımdaki sesler de netleşmeye başladı.

"Taşikardi belirtileri gösteriyor. Ama en iyisi bir doktorun onu görmesi. Biraz sonra kendine gelir..."

Hatun Teyzenin sözlerinin ardından gözlerimi kısık da olsa açabildim.

"Zemheri, kendini nasıl hissediyorsun kızım ?" Dedi Hatun Teyze ilgiyle.

Zorla yutkundum.

"Kalbim ağrıyor..."

"Merak etme, biraz sonra geçecek" dedi.

Ardından insanı rahatsız eden bir sessizlik oluştu. Hatun Teyzenin de dediği gibi bir süre sonra kalbimdeki ağrı geçmeye başladı. Bilincim netleşirken, vücudumdaki uyuşukluk da beni terk etti.

Gözlerimi açıp sırtımı biraz doğrulttum. Hatun Teyze doğrulamama yardımcı olup ardıma birkaç yastık koydu, bir bardak suyu da ellerimin arasına bıraktı. Cansız ellerimle tuttuğum bardaktaki sudan birkaç yudum aldım ve Hatun Teyzeye bardağı uzattım.

Salondaki koltuktaydım. Aktan beni buraya taşımış olmalıydı. Ama hatırlamıyordum. İlerde Zeynep endişeli gözlerle bakıyordu bana. Onda bir süre duran gözlerim odayı taradı. Zeynep, Hatun Teyze ve benden başka kimse yoktu odada. Bu bana kendimi sorgulattı. Gördüklerim hayal miydi, gerçek mi ?

ZEMHERİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin