Sarayın Yansıması

16▪︎ Doğum

...
[Eski Saray/Edirne]
[İki ay kadar sonra]

Günler geçmiyordu. Sanki sadece güneş batıyor sonra tekrar doğuyordu. Git gide Hatice Sultan dönmek için can atıyordu. Evladına kavuşmak onu Mahenverin elinden almak kendine yaraşır şehzade ve dahi geleceğin hünkarını yetiştirmeliydi. Esmehan Sultan ile yaptığı anlaşmaya güvenemiyordu nede olsa o kaybetmişti. Kendi oğlunu tahta çıkaramayan bir başkasının oğlu için çabalar mıydı?

"Dilaşub Sultanım, Esmehan Kadınefendim." Esmehan'ın bakışları içeri girmiş hatuna döndü. Bu makamdan nefret ediyordu. Kadınefendilik onu yerin dibine sokuyordu. Şehzadesi ölmüş Sultan demekti Kadınefendi. Çoğu kişi direkt Hatun desede bazıları Kadınefendi derdi.

"Söyle Hatun, Payitahtan haber mi geldi?" Hatice Sultan sedirinde dikleşti. "Evet Sultanım, Darın ağa gönderdi beni dediki 'Gevher Sultanın doğumu başladı. Herkes Valide Sultan dairesinde ne vakit yapayım?' Birde mektup gönderdi." Elindekini Esmehan hatuna uzattı. Hatice Sultana döndü. Dizlerini kırıp eğildi.

Esmehan Sultan'a

Plan yapıldı. Hatunlara altınlar verilerek susturuldu. Emrinizi bekler size sadakatimi göstermek için can atarım.

Darın ağa

Parşomeni eline aldı. Ağa için son emri verdi. Geri dönüşü olmayan bir emirdi. Kazanacağı bir şey yoktu lakin kaybettiği çok şey vardı ve geri alacaktı. Almalıydı.

...

Sedirime kurulmuştum. İçeride koşuşturan Musa Ve Kamer fazlaca ses yapıyor curcuna yaratıyordular. Elimle alnımı sıvazlarken Gevher Sultanın doğumunun başladığı haberini almıştım. Bana iteat eden bütün harem görevlilerini çağırmıştım. Aslında Fazla kişi değillerdi. Gazanfer ağa, Bahar Kalfa, Sevgi Hatun ve Ceylan Hatun.

"Emriniz nedir Sultanım?" Ellerini önünde birleştirmiş emrimi bekleyen Gazanfer ağaya doğru adımladım. "Gevher bir çığ misali önüne kattığı her şeyi yakıp yakacak güce ulaşıyor. Bu güç Evladı Kasımdan gelsede şimdi olan doğumundan şehzade doğarsa haremde karşısında duracak tek bir kişi olamaz."

"Ne yapmamızı istersiniz? Ebe ile konuşalım, bebeğin doğumda öldüğünü söyletiriz." Olumsuzlukla başımı iki yana salladım. Dikkat çekmemeliydim. Sakince emelime ulaşmalı Baş Haseki olmalıydım.

"Hayır Gazanfer bir masum sabinin canını alamam."

"Başka türlü ne edeceğiz? Haremde sizin tarafınızda olan hatun yok." Bahar Kalfa gözlerini üzerimden çekerken ellerini birbirine kavuşturmuş sıkıntıyla avuçlarını kaşıyordu. "Hünkarımıza geçen günlerde bir istekte bulundum. Gerçekleşirse Gevherin kalbini söküp atabileceğim, Valide Sultanın ve Hünkarın arasını açacak ve Haremde yükselebileceğim bir istek."

"Hayır olsun inşallah?"

"Nikah Ceylan, Hünkardan bana nikah kıymasını hür olmayı istedim."

"Ya redder ise? Gözden düşersiniz mazallah."

"Öyle bir şey olmayacak Sevgi Hatun aksine Hünkar ile aramız asla açılmayacak zira düşüneceğini söyledi."

"Hünkarımız size bağlıdır Hasekim. Allahın izniyle nikah olacaktır." Gazanfer ağa yarı gülerken Bahar Kalfa bu planı sevmişe benzemiyordu. "Âlâ benden emir gelene kadar bekliyorsunuz, simdi çekilebilirsiniz." Tek tek eğilerek daireden çıktılar. Eski Saraya gönderdiğim casusu düşününce sırıttım. Planları basitti. Tamda Esmehan Hatuna göreydi. Hatice Sultanın yanında olacak aklı sıra intikam alacaktı. Gevher ve Valide Sultandan kurtulacaktı. Bu benim hayrıma olsada göze alamazdım. Hatice dönerse Musa da elimden alınırdı. Denilenlere göre her gün, her saniye bana lanet ediyor Musaya kötülük edeceğimi düşündüğünden sürekli nedimesinden haber alıyordu. Düşüncelerimi bölen kapı çıngırtısıyla başımı kaldırdım.