5▪︎Umut

1K 62 17
                                    

Şehzade Kasımın doğumunun ardından sarayda ve halk içerisinde geniş çaplı eğlenceler olmuştu. Gevher Sultan lohusayken başında nedime eksik olmamıştı. Minik şehzade için tüm tedbirler alınmış Hasekiye yeni nedimeler tahsis edilmişti. Dairesinde değişiklikler yapılmış dolabı baştan değiştirilmişti.

Baharın gelmesiyle bende dolabımdaki kalın kaftanları katlayıp sandıklara doldurmuş yepyeni kumaşlarla farklı kaftanlar dikilmesine istemiştim.

Neredeyse her gün has odada geçsede Hünkarın devlet işleri çoğalmıştı. Dediğine göre son divanda sefer kararı alınmıştı atalarından aldığı asil görevi yerine getirmek için heyecan duyuyor olmalıydı.

Bu gece haremde eğlence tertip edilmişti. Şehzade Kasımın kırkı çıkmıştı. Tüm Sultanlar bu akşam haremde olacaktı. Her yer pırıl pırıl edilmiş, köşe bucak tek tek silinmişti. Yani ben sadece bakıyordum. Herkes çalışırken Hatice ile gözdeler katındaki balkon çıkıntısından aşağı bakıyorduk. Tüm gün neredeyse tek işimiz buydu.

Birbirimizden başka dengimiz yoktu. Çoğu zamanımız kavga ile de geçse Haticeden başkasıyla pek muhabbetim olmazdı.

Bahar kalfa elindeki kağıda bakarak okumaya başladı: "Valide Sultan Gözdeleri: Nihal hatun, Burcu hatun, Havsa Hatun, Rabia hatun ve Maria Hatun; Hünkar Gözdeleri Hatice hatun ve Mileva Hatun hemen toplaşın. Valide Sultanımızın emri ile Gebe olmayan hatunlar Eski saraya sürecek."

Hızlıca merdivenlerden indim. Arkadan gelen Hatice Hatun dualar ediyordu. Diğerlerine ortada toplanmıştı. Bizi sıra haline getirdiler. En öndeki Havsa hatun ağlıyordu. Belliki uzun vakit önce halvete gitmişti.

Emir ile yürümeye başladık. Hekim kadının dairesinin önünde duruk. İlk önce Havsa Hatun içeri girmişti. Daha sonra Burcu Hatun girecekti. İçeriden ses ve konuşmalar geliyordu. Biz en son muayene olacaktık. Zaten akşam olmuştu. Yakında eğlencede başlayacaktı. Muhtemelen yetişemeyecektik.

"Kalfam neden bugün muayene var? hem eğlence var." Diye mırıldandım.

"Adettendir Mileva, Hünkarın ilk şehzadesi doğduktan kırk bir gün sonra eğlence olur, o gece eğer gözdeler gebe değilse eski saraya sürülür."

"Peki neden kırk bir gün?"

"Zira sarayda ölümler çoktur. Şimdiye kadar kim bilir kaç tane şehzade doğumda öldü. Şehzade yeni doğmuşken hastalıktan ölme ihtimali vardır. Hem annesinin lohusa dönemi bittiği gün şehzade içinde doğum ayının üzerinden geçmesinden eğlence tertip edilir."

"Biz niye sürüleceğiz?" Dedi Hatice Hatun

"Eee veliaht şehzade doğduktan sonra hünkara yeni hatunlar sunulur, eski gözdeler gider. Lakin merak etme Hatice Hünkar gözdeleri sürülmez sadece Valide Sultan Gözdeleri eski saraya gider."

"Gebe değilsem biterim. Burdan Eski Saraya oradanda bir paşa yada esnafla evlendirilirim."

"Entrikadan uzak rahat evlatlarınla huzur icinde yaşarsın."

"Sana demesi kolay kalfam." Daireden çıkan Havsa Hatun ağlıyordu. Belliki gebe değildi. Duvarın dibine çöktü. Bacaklarını kendine çekti koluyla yüzünü sildi.

"Hatun gebe değil kalfam. Sıradaki Burcu Hatun gel. "

Burcu hatun korkarak daireye girdi sonrasında diğerleride sırayla muayene oldu. Akşama kadar süren muayene sonunda sıra biz, Hünkar gözdelerine gelmişti.

Hatice Hatun içeri girecekti. Koridor karanlık olmuştu. Bizde Bahar kalfayla küçük daireye girdik. Küçük bir daireydi. Tek yatak vardı. Duvar boydan boya ilaçlarla doluydu. Pencereden içeri ay ışığı giriyordu. Hatice Hatun kaftanını çıkarıp yatağa uzandı. Hekim kadının sorularını yanıtladı.

Sıra nihayet bana gelmişti. Önce Hatice Hatun gibi üzerimdeki kaftanı çıkardım içliklerimle kaldım. Yatağa uzandım. Hekim kadın yani başımda durdu.

"Baş dönmen ve mide bulantısı oluyormu?"

"Hayır hiç olmuyor"

"Peki yemek yemekte zorlanma?"

"Olmuyor."

"En son ne zaman adet oldun?"

"1 ay falan oldu."

Hekim muayene ederken heyecanla sonucu bekliyordum. Ebe kadın muayene etti. Kalkmamı söyleyip elini ibrikle yıkadı.

"Ee Hekim kadın gebe mi?"

"Evet kalfam, müjdeler olsun Mileva Hatun gebe!"

"Allahım şükürler olsun." Elini göğsüne koydu. Dualar etmeye başladı. Pek mutlu olmuştu. Hatice başını eğerek içini çekti. Neredeyse eşit halvet etmiştik. Lakin bende şans varmış.  "Tez Valide Sultanımıza iletmem lazım. Haydi Mileva, Hatice gel." Daireden çıktık. Eğlencenin sesleri git gide yaklaşıyordu. Taşlık kapıları göründüğünden kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu. Karanlık koridordan sonra aydınlık harem gözlerimi kamaştırmıştı.

İçeri girdiğimizde Valide Sultanın yanına gittik. Eğilerek selam durduk. Gevher Sultan Valide Sultan sedirinin yanında kucağında Şehzadesi Kasımla oturuyordu diğer yanında Hanzede Sultan vardı. Gülnuş Sultan elini kaldırdı. Raks eden hatunlar ve müzik durdu. "Bahar kalfa aralarında gebe olan var mı?"

"Hayır ola, hayır getire müjdeler olsun Hünkar Gözdesi Mileva Gebe!" Yüzü düşmüştü yeni hasekinin. Oğlu için yapılan eğlence başka bir hatunun gebeliğiyle gölgelenmişti.

"Âlâ."

"Mileva yaklaş." Eliyle eteklerini gösterdi Sultan. Eğildim, iki dizmin üstüne çöktüm. Yerlerde olan simsiyah kaftanı öptüm. Valide Sultan çenemden tutarak yüzüne bakmamı sağladı. "Madem gebesin adın değişmeli senin adın Mahenver"

"Mehenver ne demek Validem?"

"Ay gibi parlak, nur yüzlü, ışık saçan demek Mahenver."

"Saolun Validem koyduğunuz adı layiğıyla taşıyacağım." Dizleyip geri geri  gittim. Yavaşça doğrulup başımı eğdim. "Bahar Kalfa Mahenver'e dikkat edin zira o kendisine sunulan hayatı benimsedi ve meyvelerini topluyor, yanına bir cariye verin aynı şekilde şimdiden dairenin tadilatına başlayın."

"Emredersiniz Validem emin olun Mahenvere en iyi şekilde gebeliğinde yardımcı olacağız."

Yavaşça huzurdan çekildik. Dinlenmek istediğimden izin isteyip gözdeler katındaki daireme çıktım. Yatağıma uzanıp elimi karnıma koydum. "Gel şehzadem, doğ büyü tahta geç anneni kölelikten kurtar. Annen seni çok seviyor."

Gecenin karanlığına karışan binbir türlü dua vardı. Gevher Sultan göze batmak istemese bebekten kurtulmak oğlunun en azından tekrar gebe kalana kadar rakiplerinin olmamasını istiyordu.

Yan dairedeki Haticeyse yere uzanmış elindeki Kuran okuyor, gebe kalmak ve şehzade doğurmak için Allaha dua ediyordu.

Öte yandan karşı dairelerde beş hatun kafa kafaya vermiş ağlıyorlardı. Kendilerine verilen bu şansı kullanamamış ne gebe kalabilmiş nede hünkar gözdesi olabilmiştiler. Genceciktiler en büyükleri Rabia Hatun yeni on dokuz olmuştu. En küçükleri Havsa Hatunsa on dört veya on beşindeydi. Bedenleri bu üzüntüyü kaldıramıyordu.

▪︎▪︎▪︎

Selamss
Bölümü yazıp kaç kere kaydettim bilmiyorum. Watty yazdıklarımı kaydetmeme rağmen sildi. Tekrar yazdım tekrar sildi bu yüzden bazı yerlerde hatalar yada çelişkiler olabilir yada aynı kelimeyi iki kere yazma. Düzeltmeye elimden geldiğince çalıştım.

Birde hikayede hiç yaşlardan bahsedilmemiş

Hünkar 22
Valide Sultan 40
Gevher Sultan 20
Saliha Sultan 25
Asiye Sultan 24
Büşra Sultan 32
Hanzade Sultan 3
Mileva 17
kafanız karışmasın

Sarayın YansımasıWhere stories live. Discover now