22▪︎ Son

542 38 29
                                    

Önemli!
Bölüm sonlarına yazsamda voteler artmıyor ve neredeyse hiç yorum yok. Elbette sizleri yorum yazın diye zorlamıyorum ama bende yazarken motive olmak istiyorum. Sırf bölümler günü gününe gelsin diye sürekli yazıp yayınlıyorum başlarda diğer bölüm için sınır koymayı bile düşündüm. Sizlerde bana destek olup bölümlere yorumlar yapıp ve votelerseniz çok mutlu olurum.

Okuduğunuzda için teşekkürler iyi okumalar...
▪︎▪︎▪︎

"Gevher Sultanın selamını getirdik." Konuşan hatun üzerime çullandığında savunmasızdım. Önce yüzüme vurmaya başladı. Ağzımın içinde kan tadı dolaşırken şoktan sesimi çıkaramıyordum. Eliyle boğazımı kavradığında nefessizlikten kıpkırmızı kesilmiştim. "Sultanımız kendisine yapılanı affetmez." Umutsuzca çırpınışlarım işe yaramıyordu. "Arslan bedelini ödetecek." Diyebilmişim. Sonunda kenarda duran kız konuşmaya başladı. "Meral dur, Gevher Sultan ne dedi unuttun mu?" Meral hatun üzerimden ellerini çekince ellerimi boğazıma getirdim. Öksürürken adım sesleri duyuldu. Gevher Sultan tek başına geliyordu. Yüzündeki tiksinti veren gülümseme halimden haz alır şekildeydi. "Bitti Mahenver, ben kazandım."

"Hayır Gevher kazanmadın. Ben bitti diyene kadar kazanamazsın."

"Neyine güveniyorsun? Sen bir köle cariyesin, bense gerçek sultan. Senin şehzaden yok benim var, üstelik veliaht."

"Gerçekten bunların arkasına mı sığınıyorsun? O vakit bunu unutma bana aşık olan biri var. O senden de Sultanlığından da şehzaden de güçlü."

"Kes Mahenver, kaybettin."

"Ben kaybetmedim, kaybetmem lakin sen benim her kaybettiğimi düşündüğünde yenileceksin!"

"Büyük hayallermiş."

"Hayal değil gerçek olacak şeyler-"

"Yeter bu kadar laf. Hatunlar bitirin işini." İki hatun yanıma gelirken sırtımı dayadığım duvardan destek almaya çalışıyordum. "Yada durun." Eliyle arkasında duran hatunları durdurdu. "Bu kölenin canını ben alacağım." Kaftanımın yakalarından tutarak beni ayaklandırdı. Yumruk yaptığı elini yanağıma geçirdiğinde sendeledim. Beni yere ittiğinde acı dolu iniltiyle bağırdım. "Bebeğin işini bitirin." Hükmü basitti. İstediği açıktı. Belkide son umudum olan bebeğimin ölümü. Hatunlar yanıma gelip tekme atmaya başlamasıyla acılarım artmıştı. Gözlerim dolmuş ağlarken Gevher bundan haz duyuyordu. Yavaş yavaş kendimden geçerken duyduğum son kelimeler yine ona aitti. "Tamam yeter."

...

"Aman yarabbi! Sultanım?!" Galip ağanın sesi tüm haremde yankılanmıştı. Uyumak üzere olan harem ayaklanmıştı. Cariyeler sesin sahibini ararken kucağındaki Hasekiyle çıkagelmişti. Şaşkınlık nidaları haremi doldururken Valide sultanda dairesinden çıkmış kanlar içinde kalan Mahenveri görmüştü. "Aman Allahım!" Hemen yanındaki Baş Haseki farkında olmadan sırıtıyordu. İçinden konuştuğunu düşünen Gevher mırıldandı. "İşin bitti İspanyol köle." Bu basit sözleri Asiye Sultan da duymuştu. Başını çevirdiğinde gülerek Mahenverin dairesine getirilmesini izleyen Gevher Sultanı gördü.

"Tez Hekimlere, Ebelere haber edin!" Ebeler odaya dolmuş ve doğumun başladığının haberini vermişti. Haber hünkara da gitmişti. Apar topar hazırlanmış Validesinin ona sunduğu hatunu dairesinde tek bırakmıştı. Koşar adımlarla Hasekisinin dairesinin önüne gelmişti. "Hünkar oğlum."

"Haber geldi mi?"

"Hayır Arslanım ebe kadın içeride doğum başlamış, dediler." İçeriden gelen ıkınma sesleri artmıştı. Gevher kendi dairesine çekilmiş dualar ediyor tekrar kız doğurması istiyordu. İçeri giren Sabavbere merakla baktı. "Doğurdu mu?"

Sarayın YansımasıKde žijí příběhy. Začni objevovat