• on dokuz

29.9K 2.6K 9.3K
                                    

- - -

19| Tıpkı anlattığım gibi o aşığı oyna bana

"Yoongi... Cidden, ben neden buradayım?"

"Sadece sus artık."

"Ama-"

"Sus ve gözlerini kapat." Gözlerimi hızla açıp ona baktım. "Senden istediğim tek şey bu ama bunun haricinde her şeyi yapıyorsun."

"Anlıyorum ama anlamıyorum." dedi kaşlarını çatıp olduğumuz duruma bakarken. "Yani yanlış anlama ama sik gibi bir konumdayız şu an. Senin yatağındayım ve senin elin benim belimde. Agust D ile sarmaş dolaş yatıyorum şu an."

"Olabilir."

"En son bu yatağa girdiğimde beni tekmeleyerek kovmuştun üzerine bir de kafama saat fırlatmıştın. Masa saati. Hani dijital olan. Kocamandı böyle-"

"Jungkook." dedim sinirle cümlesini keserken. "Sesini kes ve arkanı dön."

"Ya gerçekten çok korkuyorum ama ya sikersen beni?"

Gözlerimi kapatıp sakinleşmeye çalıştım ama asla mümkün değildi. Uykusuzdum. Uykusuz olduğum için yemek yiyesim bile yoktu. Buna rağmen üç saatlik bir provadan çıkmıştım. Ve şimdi tek istediğim biraz uykuydu o kadar. 

"Yoongi?"

"Ne var?" Bağırarak yerimde doğruldum ve bu onu korkutmuş gibi yattığı yerde kendini biraz çekerek bana baktı. "Ne? Söyle, ne var?"

Yorganı sımsıkı tutarak üzerine çekerken o titrek gözlerle bana baktı ve "Sadece anlamaya çalışıyorum tamam mı?" dedi. "Beni yatağına davet ettin. Amacın da sarılmak. Bunun mantıklı bir yanı yok. Haliyle altından ne çıkacağını merak ediyorum. Ayrıca sen bana sarılırken her şey normalmiş gibi uyuyamam."

Bunun normal bir yanının olmadığını ben de biliyordum ama kanıtlamam lazımdı. O beynimin içinde susmak ne bilmeyen sese göstermem lazımdı. Olayın Park Jimin'le alakalı olmadığını kanıtlayacaktım. Kim Seokjin de yanılıyordu. Uykusuzluğum onunla ilgili falan değildi. Birine sarılmam yeterli olacaktı. 

Sakinleşmeye çalışarak nefesimi dışarı doğru verdim ve Jungkook'a bakarak "Biraz uyku problemi yaşıyorum." dedim. Bu şekilde kendimi biraz mağdur durumuna sokarsam susacağı kesindi. "Belki birine sarılırsam uyurum diye düşündüm."

Jungkook bunu bekliyor gibi aniden toparlandı. Bana karşı sebepsiz bir zaafı vardı. Bir zarar veya haksızlık gördüğümde, kriz geçirdiğimde asla yanımdan ayrılmıyordu. Kendi kendini benim küçük kardeşim ilan etmiş gibi sürekli peşimdeydi. İzinsizce evimi benimsemişti. Bazen gerçekten anlam veremiyordum çünkü ona da diğer herkese karşı nasılsam aynen öyleydim. Benden sevgi görmüyordu. Ona ilgi vermiyordum. Yine de beni karşılıksız seviyordu. 

Arkadaşım, bir yakınım olmak için çabalıyordu. Bana eski bir dostumu hatırlatıyordu. 

"O zaman.." dedi toparlanarak. "Tabii ki bana sarılabilirsin aptal. Baştan söylesene." Kahkaha atmaya çalıştı ama zorlama olduğu her halinden belliydi. "Bende sikeceksin sandım ondan yani." Bir yalan kahkaha daha. "Arkamı mı döneyim şimdi?"

"Evet."

Yorganın içine doğru kayıp yatağımın sağ tarafına yeniden boylu boyunca uzandığı gibi arkasını döndüğünde, ben de vakit kaybetmeden yastığıma başımı koydum ve tıpkı o geceki gibi göğsüm sırtına gelecek kadar yaklaşarak elimi beline sardım. Gözlerimi yavaşça kapattım. 

cruel : yoonmin ✓Where stories live. Discover now