41- Gereksiz davet ve yapılan can sıkıcı sohbetler

Start from the beginning
                                    

Babası bir şeyler daha söyledikten sonra herkes yemeklerini yemeye başlayınca bu sefer oturudgu sandalyeyi geriye iterek ayağa kalkan Jimin olmuştu.

"Üzgünüm sizin davetinizi bölmek istemezdim fakat bende bir şeyler açıklayabilir miyim?" diyen Jimin ailesini es geçerek direkt kıza baktığında Prenses başını sallamış ve "Tabii ki, istediğiniz kadar konuşabilirsiniz" dedikten sonra neler olduğunu anlayamadığı için Yoongi'ye baktığında omega omuz silkmiş fakat Jimin'in ona karşı kötü bir şeyler söylemeyeceğini bildiği için dudaklarını oynatarak endişe etmemesini söylemeye çalışmıştı.

"Bir süredir pek ortalıkta görünmüyordum ve eminim ki bir anda ortaya çıkmışken bir de yanımda olan bu omeganın kim olduğunu merak ediyorsunuzdur." Prenses konunun tamamen kendisi ve evliliğinden dağıldığını fark edince rahat bir nefes alırken bu sefer gerçekten gülümseyerek Yoongi'ye bakınca omega da ona gülümsemişti.

Etrafta onaylayan birkaç mırıltı çıktığında Yoongi davet sahibinin Jimin'i susturmuyor olmasına oldukça şaşırmıştı.

"Yanımdaki omega Min Yoongi, çocukken beni eğitmiş olan alfanın tek çocuğu. Tanışmamız benim açımdan oldukça normal olsa da onun için biraz şans eseri oldu diyebiliriz. Şimdi ise belki de yakın bir zamanda evleneceğiz, bunu hiç düşünmedik ve açıkçası ikimizin de pek sorun ettiği bir konu değil fakat benim size söylemek istediğim asıl şey bir bebeğimizin olacağı. Bunu hepiniz buradayken söylemek istiyorum çünkü sadece çıkarların göz önünde bulunacağı bir evlilik yapma fikrim yok ve ikinci bir eş istemiyorum bu yüzden kulağımıza gelmiş olan tekliflerinizi kabul etmediğimi hepinizin bilmesini isterim, söyleyeceklerim de tam anlamı ile bu kadardı" dedikten sonra yavaşça selam vermiş ve tekrar yerine otururken fısıldaşmaların ve edilen tebriklerin konuşulmasını sağlamıştı.

Gelen birkaç soru arasından en çok ilgilerini çeken bir tanesi olduğu için ikisi de aynı anda konuşmaya başlayarak "Bir kızımızın olacağını düşünüyoruz" dediklerinde birbirlerine bakmış ve gülümsemişlerdi. İç güdüleri sayesinde ikisi de bebeğin bir kız olacağını düşündükleri için bunu söylemekte bir sakınca görmüyorlardı.

"Taht boş kaldığında oraya geçebilmesi için ikinci bir erkek çocuk-" diyerek size başlamış olan yabancı Yoongi'nin başını ısrarla iki yana sallaması yüzünden cümlesini bitirmeden sustuğunda omega konuşmaya başlamıştı. "Benim kızımdan önce taht'a geçebilmesi için zaten Jimin'in abisinin bir oğlu var ama zamanı gelir de taht'a başka birinin çıkması gerekirse bunu benim kızım gayet de güzel şekilde yapabilir. Eğer olur da başka bir çocuğa sahip olursak ve bu çocuk erkek olursa yine de sıra kızımda olacaktır, ablasını bekleyebilir ve ona yardımcı olabilir ama sırası gelene kadar herkes beklemeyi bilmeli."

"Yani kızınızı evlendirmeyi düşünmüyorsunuz."

Yoongi'nin duyduğu bu sorudan sonra yapmak istediği tek şey buradan ayrılarak bulabildiği en yüksek yerden atlamak olsa bile tüm sinirini bir köşeye iterek gülümsemiş ve "Öyle bir şey söylemedim" demişti. "Benim bahsettiğim konu kızımın zaten bir ülkeyi tek başına da güzelce yönetebilecek olduğu. Hem evlendiği için illa diğer tarafın yanında mı yaşaması gerekiyor, eğer o kişi kızımı çok seviyorsa buyursun gelsin kızımın yanında yaşasın."

"Daha doğmamış bir bebek hakkında nasıl ülkeyi yönetebileceğini düşünerek bir şeyler söyleyebiliyorsunuz?"

Kral Park elini kaldırarak Yoongi'nin omuzuna koyarken sessizliğini bozarak herkesin ona dikkat kesilmesini izlemişti. "Ben oğlumun da Yoongi'nin de nasıl biri olduğunu ve bir çocuğu ne derece güzel bir şekilde yetiştirebilecek olduklarını biliyorum, yani sizin onların daha doğmamış çocukları hakkında endişelenmenize gerek yok. Bunun yerine kendi çocuklarınız arasındaki taht kavgalarını bitirmeye çalışırsanız ülkenize daha çok katkı sağlamış olursunuz. Yakında öldüğünüz haberini duyarsak bu konu yüzünden hiç şaşırmayacağım çünkü sizin o çocuklarınız daha o unvanı alabilmek için bile yok yere birilerini öldürebilecek kadar kötü yetiştirilmişler. Önce kendinizi düzeltin, sonra eğer konuşacak bir şey bulursanız benim çocuklarımı eleştirebilirsiniz."

"Sizin çocuklarınız da taht'a oturmayı ve o isme sahip olmayı da eminim ki çok istiyorlardır."

"Abim benden çok daha fazla seneler boyunca eğitim görmüş ve bu işe tam anlamı ile hazırken ben neden huzursuzluk çıkararak taht konusunda aday olduğumu söyleyeyim ki. Babam geri çekildiğinde baş köşeye abim ile eşi geçecekler ve ben bu durumdan asla rahatsızlık duymuyorum. Çünkü abimin bir ülkeyi benden çok daha iyi yönetebileceği biliyorum" diyerek konuşan Jimin tam anlamı ile düşündüklerini söylemişti çünkü abisi bunca sene boyunca çalışmışken hatta bazı zamanlar eşinden bile ayrı kalmışken Jimin'in bir anda ortaya çıkarak ben kral olmak istiyorum demesi bencillikten başka hiçbir şey olmazdı.

"Eşiniz bu durum hakkında ne düşünüyor peki, pek olumlu olacağını sanmıyorum" diyerek konuşmaya katılan başka bir yabancı ile birlikte Yoongi onların bu saçma zihniyetine gülümsemeye başlarken "Ben neden eşimin kararlarını desteklemeyeyim ki. Hem onun kral olarak birçok yükü omuzlarında taşıması yerine bizim yanımızda durmasını tercih ederim. Benim için hiçbir şey sorun değil, taht meselesinin o kadar da önemli olduğunu düşünmüyorum zaten, çünkü şu anda da kral değil fakat hiçbir eksiğimiz de yok" diyerek sözlerini bitirmişti. İnsanların bu taht mevzusunu neden bu kadar büyüttüğünü asla ama asla anlayamayacaktı.

Diğerleri bir şeyler söylemeye devam ettiği sırada Yoongi ağrımaya başlayan beli yüzünden rahatsız olarak geriye yaslanırken karnında hissettiği hafif tekme ile birlikte gülümseyerek Jimin'in elini tutmuş ve karnının üzerine koyarken "Konuştukları şeyler çok saçma olduğu için kızımız sinirlendi" dediğinde onu onaylar gibi tam da Jimin'in elini koydu yerde bir tekme daha hissedildiğinde Jimin yüzündeki gülümseme ile tam olarak vücudunu Yoongi'ye döndürmüş ve ona yaklaşırken "Sinirlendin ama böyle yaparak babanın canını yakıyorsun kızım" diyerek bebeklerine söylenmişti.

Ve kızıyla olan bu konuşması son olarak kalmayacaktı.



Son bölümlerdeyiz artık, yavaş yavaş bitiyor kitap

GIVE IT TO ME | yoonminWhere stories live. Discover now