GIVE IT TO ME | yoonmin

27- Gelecek hakkında duyulan korkular

"Kime bakmıştınız?" Kapının önünde duran iki gencin üzerinde gözlerini gezdirdiği sırada konuştuğunda, beta olan mavi gözlü genç elindeki yemek dolu tabağı öne doğru uzatarak "Yeni taşındığınız için annemiz size bir şeyler göndermek istedi" dediğinde Jimin hâlâ kapının gerisinde dururken etrafa doğru bakınmış ve başını iki yana sallayarak istemediğini belirtmişti.

O sırada gülümseyerek kapıya ulaşan Yoongi kapının önündeki ikiliye bakmış ve Jimin'in az önce kabul etmediği tabağı alarak geriye çekilmişti. "Teşekkür ederiz" dedikten sonra hâlâ sıcak olan yemeği kokladıktan sonra gülümsemeye devam ederek Jimin'i biraz geriye iterken kendisi kapıya tutunmuştu.

"Yani tek bir tabak bize pek yetmeyecektir ama sadece ben yersem sizin için sorun olmaz değil mi?" diye sorduğunda karşısındaki genç alfa sorun olmayacağını söyler gibi başını salladığında Jimin elini Yoongi'nin omuzuna doğru koymuş ve arkasında durmaya devam etmişti.

"Ya da geri alsanız daha iyi olur" dediği gibi elindeki sıcak yemek dolu tabağı karşısında kalan gençlerden birinin suratına fırlattığı gibi kapıyı sertce kapatılıp kilitlerken Jimin'i içeriye doğru çekiştirmiş ve "Dışarıda başkaları da var, evin çevresini yokluyorlar bu yüzden acele etmeliyiz" diyerek Baekhyun ve diğer alfanın olduğu odaya dalmıştı. "Baekhyun camlardan uzakta dur, bir an önce evden ayrılmamız gerekiyor benimle gelin."

"Yoongi neler oluyor?" diye soran Baekhyun'un kızarmış olan gözlerini gördüğünde onun arkasında kalan Chanyeol'a sinir bozucu bir bakış atarken arkadaşının elini tutarak onu odadan dışarıya çıkarmış ve çoktan salonda toplanmış olan kişilerde gözlerini gezdirirken "Ne yapacağız şimdi?" diye sormuştu. Baekhyun hâlâ neler olduğunu anlayamazken Jimin'in omuz silkerek iki elinde bulunan kesici aletleri daha sıkı kavrayışına tanık olmuştu.

"Onlardan habersiz bir şekilde çıkabilmemiz için hiçbir şey yok mu? Tanrı aşkına bu nasıl bir güvenli ev?!"

"Aslında bir tane var fakat hemen bahçeye açılıyor." Kihyun'un bildiklerini söylemesi ile birlikte Yoongi son sözü komutan olduğu için Jimin'in söylemesini bekleyerek ona dönmüştü. Çünkü bu noktadan sonra Jimin istemezse o gizli kapının yanından bile geçemezlerdi. Dışarıda kalanların ise şu anda içeriye girebilmek için hiçbir şey yaptıkları söylenemezdi, sadece belirli aralıklarda rahatsız edici bir şekilde kapıyı çalıyor ve sessizleşiyorlardı bu yüzden Yoongi de diğerleri gibi onların ne yapmaya çalıştığını pek anlayamamıştı.

"En azından onlar bizi fark etmeden dışarıya çıkarsak bahçede bulunanları etkisiz hale getirerek kaçabiliriz. Bu yüzden önden ben ilerleyeceğim, arkamdan Chanyeol gelecek, onun arkasından dört askerin gelmesini, onların hemen ardından da omegalar çıktıktan sonra kapıyı kapatarak en son çıkacak kişi sensin Kihyun" diyerek en güvendiği askerine döndüğünde Kihyun başını sallayarak başka bir odaya geçen diğer bedenleri takip etmişti.

Askerler bodruma inen kapıyı araladıklarında herkes sırasıyla aşağıya inmiş ve dar olan sıcak yerde biraz ilerledikten sonra Jimin dışarıya açılan kapağı biraz aralayarak etrafına bakınmıştı. Görüş açısında kimsenin olmadığını fark ettiğinde yavaşça dışarıya çıkarak uzun boylu çimlerin üzerine yatmadan önce geriye doğru dönmüş ve "Kimse hemen ayağa kalkmayacak" dedikten sonra bulunduğu yerden çıkmıştı.

Sıra Yoongi'ye geldiğinde dışarıdan sesler gelmeye başlasa dahi tereddüt etmeyerek kendini dışarıya atarken çıkmak için hamle yapan Baekhyun'a başını iki yana sallamış ve kapağı ardıdan kapatarak üzerine basarken diğerlerinin üzerine yürüyen tanımadığı adamlara bakmıştı.

Üzerinde olan yabancıya elindeki hançeri saplamaya çalışarak onu üzerinden atmak için uğraşan Jimin ile göz teması kurduklarında alfa gözlerini Yoongi'nin arkasına doğru yönlendirmiş ve "Dikkat et" diye bağırarak omegayı uyandığında Yoongi geriye döndüğü gibi üzerine atlayan kişi ile beraber yere düştüğünde dudaklarının arasından kısık sesli bir küfür kaçırmış ve onlar ile birlikte yere düşen hançerine uzanabilmek için elini biraz daha ileriye uzatmaya çalışmıştı.