5- Birbirinden farklı iki geçmiş

5.8K 441 187
                                    

Yoongi sabah vücudunun hamlanmış olması yüzünden her bir köşesinin acısını takamayacak kadar sinirliyken üzerini bile düzgün bir şekilde giymeden dağınık saçları ile beraber odasından çıkarken kapısını açık bırakmış ve koridordan geçen bir omegaya ters bir şekilde baktıktan sonra salona doğru ilerlemişti. Patronun odasının önüne geldiğinde kapı koluna uzanarak açmaya çalışmıştı fakat çok saygılı beyefendi tabii ki odasında yoktu.

Götünde pireler uçuşurken sevgilisi ile uyuyor olmalıydı it herif.

"Dün gece sana pek yaramamış halbuki feromonların bizi oldukça tatmin etti." Minho'nun sesini duyunca arkasındaki kapıya yaslanarak gülmüştü çünkü başına büyük bir bela açmış olması kendisine laf atan çocuklar ile uğraşmayacağı anlamına gelmezdi.

"Çok mu kıskandın alfa. Çünkü ben dün gece gayet güzel saatler geçirdim ve sinirim ondan falan da değil. Senin düşündüğünün aksine dün gece bana oldukça iyi yaradı." Üzerinde sadece beyaz renkli uzun bir tişört varken sırtının yaslı olduğu kapıdan aşağıya doğru kayarak yere eğilmiş ve soğuk zemine otururken tişörtünü biraz daha önüne çekmişti. Bu sefer görsel şölene gerek yoktu sonuçta.

"Bana şu birkaç gün önce buralarda olan yakışıklı alfayı getirsene."

"Yetmedi mi? Dün gecenin iyi olduğunu söylüyordun." Yoongi diğerini daha çok sinirlendirebilmek için başını ağırca sallarken ellerini bacaklarının iki yanına doğru bastırmış ve "Herkesi bu kadar kıskanırsan seninle daha çok işimiz var bizim. Çağır dedim sana. Burada çalışmıyor musun sen?" diyerek alfanın en nefret ettiği şekilde konuşmuştu.

"Burada çalışıyorum ama senin hizmetçin değilim."

"Aslına bakarsan dolabımda sana uygun bir şeyler olması lazım, istersen senin için gidip getirebilirim. Uygun kıyafetleri giymeyince kim olduğunu unutuyorsun sanırım." Alfanın yüz ifadesi her saniye değişirken Yoongi'nin dudakları zevkli bir sırıtışa ev sahipliği yaptığı sırada Minho neredeyse dişlerinin arasından tıslayarak "Sen giy onları, benden daha iyi taşıyacağina eminim" dediğinde Yoongi oturduğu yerden kalkarken bir elini beline doğru koymuş ve "Ben giyiyorum zaten, bazı müşterilerimin hoş zevkleri var çünkü" dedikten sonra Minho'ya bir daha bakmadan odasına doğru ilerlemeye başlamıştı çünkü kalçasın için ağrı kesici bir şeyler alsa iyi olacaktı.

Açık bıraktığı odasının kapısını kapalı bulduğunda girmek için kapıyı gürültüyle açarken içeriye dalmış ve ayağını kullanarak tekrar sesli bir şekilde kapatırken hâlâ dağılmış duran yatağında uzanarak elindeki dergiyi okuyan Baekhyun'un yanına yaklaşırken "Çarşafları değiştirmedim yalnız" dediğinde Baekhyun derginin bir sayfasını yüzünü buruşturarak geçtikten sonra arkadaşına dönerek "Fark ettim zaten" demişti. Yoongi gülerek dolabının önüne geçerken altına temiz bir şort geçirdikten sonra çalışma masasına yaklaşarak çekmecelerini kurcalamaya başlamış ve ağzına kadar çilekli lolipop ile dolu olanı açarak bir tanesi alıp bir tanesini de Baekhyun'un kucağına fırlatırken kendi lolipopunun paketini hızlıca şekerden sıyırmıştı.

Paketin üzerindeki pembe kalplerin olduğu dövmeyi görünce gülümseyerek paketi yanağına doğru bastırırken tırnakları ile bir süre paketin üzerine baskı uyguladıktan sonra paketi çekerek masasında duran telefonunun kamerasını açarak kendine kısa bir süre boyunca bakmıştı çünkü böyle şeyler gerçekten hoşuna gidiyordu.

Ağzındaki şekeri dilinde döndürürken yatağın boş kısmına doğru atlamış ve parmaklarını kendi belinde gezdirirken ağzından küçük bir küfür kaçırmıştı. Hemen ardından ise yüzünü buruşturarak "Bırak şu dergiyi" derken Baekhyun'un elindeki dergiyi çekerken açık olan sayfaya baktığında kıyafetlerin olduğu kısma denk gelince istemsizce o sayfalarda göz gezdirirken bir tanesine parmağını bastırırken gülümsediği sırada "Bunu sevecek birini tanıyorum" dedikten sonra dergiyi herhangi bir yere fırlatırken ağzındaki lolipopu çıkarmış ve Baekhyun'un tişörtünü çekiştirerek kendisine bakmasını sağlamıştı.

GIVE IT TO ME | yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin