GIVE IT TO ME | yoonmin

8- Saraya ulaşan minik adımlar

"Gidiyorsun yani öyle mi?" diyen Baekhyun'a bakarken başını sallamış ve sabahın ilk ışıklarında bulundukları büyük yapının bahçesine giren at arabasına bakmıştı. Bu saatlerde tarlaya giden birkaç çiftçi ise saraya ait olan bu at arabasının ne gibi bir amaçla şehrin göbeğinde olan bu caydırıcı yapının bahçesinde olduğunu konuşuyordu. Birkaçı en sonunda burada yapılan şeylerin artık kralın hoşuna gitmediğini düşünerek bu yapıyı yıkacakları hakkında asılsız bir dedikoduyu bile şimdiden çıkarmıştı.

"Aşağıya inmeyi düşünmüyor musun?" Yoongi başını arkadaşının bacaklarının üzerinden kaldırırken iki yana sallamış ve "Bakalım sinirlenmeden ne kadar bekleyebilecek" derken bu sefer de geriye uzanarak bakışlarını gökyüzüne çıkarmıştı. "Jimin mi geldi?" diye soran Baekhyun da geriye uzanarak bir kolunu başının altına doğru koyarken arkadaşına baktığında Yoongi gözlerini acıtan güneşten kaçabilmek için gözlerini kısarken "Kendi gelmeyeceğini söylemişti yani büyük bir ihtimalle askerlerden biri gelmiştir" diyerek elleri ile yeni doğan güneşi engellemeye çalışmıştı.

"Ya buradan gittikten sonra önemli olan bir görevde ölürsen ne olacak Yoongi, ya da daha doğrusu siz ölürseniz ne yapacağım ben." Yoongi onun siz derken bahsettiği şeye bile takılmayarak arkadaşının yanına iyice yaklaşmış ve "Her zaman geri döneceğim Baekhyun böyle şeyler söyleyip beni üzme" diyerek diğerinin gözlerine bakmıştı. "Yine de ben ayrılmak istemiyorum." Yoongi elini uzatarak Baekhyun'un başına vururken gülümsemeye çalışmış ve sonrasında vurduğu yerde parmaklarını gezdirirken "Seni burada bırakmayacağım aptal" dedikten sonra parmaklarının gezdiği saç tutamlarının arasına dudaklarını bastırmıştı.

"Nasıl yapacaksın bunu?"

"Asker olarak saraya girmene izin veremem Baekhyun çünkü ben artık birini kaybetmeyi daha kaldırabileceğimi sanmıyorum ama bir şekilde yanımda olmanı istiyorum."

"Acele etmene gerek yok" diyen Baekhyun'a doğru bakarken içinden pek gelmese dahi başını sallamıştı. Alfaya bahsettiği şu gizemli adamı bulma işinden Baekhyun'un haberi yoktu çünkü Yoongi eğer bir şey elde edemezlerse arkadaşının üzülmesini hiç istemiyordu bu yüzden olurda gizemli alfa hakkında bir şeyler bulurlarsa o adam ile ilgili olan haberi gelerek arkadaşına bizzat kendisi söyleyecekti.

"Dakikalardır seni arıyorum" derken derin nefesler aralar çatıya çıkan boşlukta duran Minho'nun sesini duyduklarında ikisi de o tarafa dönerken Yoongi gülerek Baekhyun'a omuz attığı sırada "Sana bir hizmetçiye sahip olduğumu söylemiştim" diyerek onun da güzel bir şekilde gülmesini sağlamıştı.

"Dışarıdaki asker seni bekliyormuş, patron eğer gitmekte kararlıysa şimdi gitse iyi olur dedi."

"Kararlıyım ve gidiyorum" diyerek ayağa kalktığında elini arkadaşına doğru uzatmış ve Baekhyun'un da ayağa kalkmasına yardımcı olduktan sonra beraber çatıdan inmişlerdi. Birçok kişi hâlâ uyuyor olduğu için ortak salon tamamiyle boş olduğundan dolayı Yoongi yanındaki Baekhyun ile yürümeye devam ederken hemen arkalarından geliyor olduğunu bildiği alfaya omuzunun üzerinden bakmıştı. "Odamdaki eşyalarımı istersen alabilirsin, sonuçta bana aşık olduğun için kokumu bir şeylerden hissetmek hoşuna gider diye düşünüyorum" diye konuştuğunda Minho onun giderken bile asla susmadığını görerek başını iki yana sallarken arkalarında kalan kapının sürgülerini çekerek kapatmıştı. Her ne kadar daha çok birbirleri ile uğraşıyor ve gereksiz bir üstünlük çabasına giriyor olsalar da alfa gerçekten önünde yürüyen omega hakkında iyi şeyler düşünüyordu. Cesareti, vurdum duymaz kişiliği ve asla sözünü esirgememesi yüzünden her ortamda oldukça dikkat çekiyordu ve Minho da açıkçası bundan hoşlanıyordu.

Bahçeye çıktıklarında bir an bile olduğu yerden kıpırdamamış olan asker kendisine doğru gelen üç kişiye doğru dikkatlice bakıyordu. Bir köşede yavaşça ilerleyen kişi alfa olduğu için onu es geçerek diğer ikiliye bakmış ve en ortada yürüyen bedenin üzerine gözlerini sabitlemişti. Kendisine bahsedildiği gibi olan kişi o olduğu için kendisine saraya kadar eşlik edecek omeganın şu anda karşısında bulunan kişi olduğunu düşünüyordu.