bazen kendi bile inanamıyor.

568 20 0
                                    

Duru'dan
Otobüsten indim ve okula doğru yürümeye başladım. Bugün hava gereğinden soğuktu. Ve ben sadece üniformamın üstünden sweatshirt gitmiştim. Mükemmel ben. Ama evden çıktığımda böyle bir hava yoktu. Hemen nasıl değişti hava anlamış değilim. Her neyse. Okula gelmiştim ve koşar adımlarla ilerliyordum. Burnum kızarmıştı kesin. Sonunda sınıfa gelmiştim. Oha! Sınıf sıcaktı. Ama ben bayağı üşüyordum. Çantamı sırama koyup kafama çantaya yasladım. Bu aralar nedense uyuyamıyordum. Neyse birazcık uyumanın zararı olmazdı değil mi? En azından zil çalana kadar. 

Gönenç'ten
Duru'yu bulamıyordum. Gerçi sınıfına bakmamıştım ama en azından okula gelirken görmem lazımdı değil mi? Acaba erken mi gelmişti? Olabilirdi. Neyse birazcık daha bahçede bekleyebilirdim. Bu arada bugün hava soğuktu. Kışı seviyorum. Bence kış, yazdan daha güzel. Kar daha güzel. Kar izlemek güzel. Camdan izlemek güzel bir hava katıyor. Ne ara kara geldi konu? Her neyse.
"Gönenç."diye seslendi biri bana. Emre'ydi. Emre'ye de üzülmüştüm. Aras şerefsizi yüzünden Elif'le atışmalardı. Yanıma geldi.
"Naber?"dedi. Tokalaştık. Şu her zaman ki öldüresiye tokalaşmalardan. Aslında bu selamlaşmayı pek sevmiyordum ama olsun.
"İyi. Asıl sen nasılsın? Düzelttin mi arayı?" Derin bir iç çekti.
"Hayır. Dün akşam konuştuk sadece işte."
"Elif, Aras'ı pek takmaz bunu sende biliyorsun. Ama dediği şey biraz ağırına gitmiş olmalı."dedim. Kafasını salladı.
"Zaten Elif'le çıktığımızdan beri ikinci kere falan böyle bir de yaşıyorum."
"Neyse Aras şerefsizi gelir birazdan. Olmadı o konuşur."
"O konuşacak zaten. Sevgilimle aramı bozdu gevşek." Sırıttım.
"Bu arada ben Elif'le olan ilişkimden size bahsediyorum değil mi?" Kafamı salladım.
"Bahsediyorsun ama yok denecek kadar az."
"Yani çok bahsetmenin de bir anlamı yok ki. Her şeyi söyleyemem yani."
"Elif mi dedi sana?"
"Evet.  'Belki de bizden hiç bahsetmediğin için Aras böyle söyledi.' dedi."
"Kardeşim biraz da haklı ama şimdi. Sen ilişkinden hiç bahsetmiyorsun."
"Elif gizli tutmamı istiyor Gönenç dedim sana bunu."
"Abi bizden bile gizli tutmak istiyor o kadar da değil yani. Ayrıca Elif'in birinden gizlisi saklısı yok. Seninle okulda el ele de yürüyor. Bence sadece konuşulmak istenmedi. Çünkü okulda sevilen birisin."
"Farkındayım. Bazen Elif anlamadığımı zannettse de kendi bile inanamıyor. Hem onunla sevgili olduğumu, hem de onu sevdiğimi."
"Güvenemiyor mu demeye  çalışıyorsun?"
"Hayır, Elif bana güveniyor. Sadece pek inanamıyor."
"Neyse bu konuyu benle değilde Elif'le konuş. Ben bir şey anlamadım çünkü." Kafasını salladı ve omzuma vurup gitti. O an aklıma Duru geldi. Hâlâ ortalarda yoktu. En iyisi sınıfına gidip bakmak. Okula girdim ve  Duru'nun sınıfına çıktım. Zilin çalmasına tam 4 dakika vardı. Hemen sınıfa girdim. Sınıfta neden bu kadar az kişi vardı? 3 kişi vardı. Ve Duru'yu buldu gözlerim. Çantasını sıraya koymuş kafasını çantaya yaslamıştı. Yanına gittim. Onu uyandırmalı mıydım?  Telefonuma baktım. 2 dakika kalmıştı. Uyandırmaktan başka çarem yoktu.
"Duru?"dedim sessizce. Mırıldanıyordu. Güldüm.
"Duru."dedim biraz daha seslice. Gözlerini açtı.
"Gönenç?"
"Duru? Sen akşam uyumadın mı?" Kafasını çantadan yavaşça kaldırdı. Esnedi. "Uyudum ama çok değil. Bu aralar pek uyuyamıyorum."
"Anladım." Çantasını arkasına koydu. Duru titriyordu. "Üşüyor musun sen?"
"Biraz. Sabah böyle değildi hava yanıma bir şey de almadım. Şu an uyandım ya bir de üşüdüm."
"Anladım." Hırkamı çıkardım ve  Duru'nun omuzuna yerleştirdim. Yaptığım şeyle bir an afalladı fakat umursamadım.
"Görüşürüz ders başlayacak gitmem gerek." Kafasını salladı.
"Görüşürüz. Teşekkürler."dedi hırkayı işaret ederek. Gülümsedim ve sınıftan çıktım. Kendi sınıfıma doğru ilerledim.

Özel Alança Lisesi (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now