sevdiği kız.

195 11 2
                                    

"Kızım senin okula gitmek için hazırlanman gerekmiyor mu?"dedi annem yanıma gelerek.
"Anne okula gitmek istemiyorum. Kendimi çok kötü hissediyorum. Üşüyorum."
"Ateşin mi var acaba?"dedi ve elini alnıma koydu.
"Anne elin çok soğuk."dedim.
"Duru ateşin var kızım. Dün çok mu üşüdün? Rüzgarda falan mı kaldın?"
"Bilmiyorum. Aslında hemen eve geldim."
"Otobüsle mi geldin eve?"
"Hayır, yürüdüm."
"Aferin Duru. Neyse, şu yorganı üstünden at."dedi ve yorganı üzerimden çekti.
"Anne hayır!"
"Kızım ateşin öyle düşer. Hadi lütfen."
"Ufff." Annem yorganı üzerimden aldı. Ve odadan çıktı. Bugün okula gitmeyecektim.
"Anne bugün okula gitmeyeceğim."dedim mırıldanarak. Beni duymadı büyük bir ihtimal. Çünkü ben mırıldandım. Her neyse. Ben çok üşüyorum şu an!!
"Sakin yorganı üstüne alayım deme."dedi annem seslenerek. Elif'e haber vermeli miydim? Şu anlık haber vermesemde olurdu. Sorun değil. Zaten okula istemediğim gitmiyordum sonuçta. Hastaydım. Yani hasta sayılırdım. Uff! Uyumak istiyorum.
Elif'ten
Okuldaydım. Ve Duru yine yoktu. Bu kız resmen okula gelmiyor.
"Duru neden yine yok?"dedim Emre'ye.
"Belki geç gelecek? Biz erken geldik."
"Benden önce gelir normalde."
"O zaman bugün gelmeyebilir. Zaten dün kötü şeyler oldu. Kafasını toplasın biraz."dedi Emre. Kafamı salladım. Haklıydı.
"Aramalı mıyım sence?"dedim.
"Arama. Okul çıkışında ararsın. Hem uyuyor olabilir."
"Ne kadar düşünceli bir adamım var."dedim gülümseyerek.
"Elif böyle konuşma lütfen." Kahkaha attım. Böyle tarzda konuşmamı sevmiyordu. Ama bu benim çok hoşuma gidiyordu.
"Tamam tamam. Ama çok hoşuma gidiyor ne yapayım?"
"O belli zaten."
"Gönenç'te mi yok? Aras burada çünkü?"
"O Yağız'la konuşacak."
"Efendim? Yağız'la mı?" Kafasını salladı.
"Niye?"
"Takımdan ayrıldı ya. Asıl nedenini merak ediyor. 7 yıldır basketbola gidip bu yıl bırakması sence de saçma değil mi? Yani koca 7 yıl gitmiş."
"Demek ki şu an istemiyor. Gerçi hiç istemiyordu da."dedim.
"Neyse anlarız Gönenç konuştuğunda."
"Aynen. Emre?"
"Hı?"
"Gönenç gerçekten Duru'yu seviyor mu sence?"
"Gönenç bu aralar çok acayip Elif. Hem kafası allak bullak hem de gerçekten kötü. Dün ondaydık ve bir anda kusması geldi. Sonra bir baktık duşa girmiş."
"Hı? İyi mi bu Allah aşkına?"
"İşte ben de anlamadım. Ve Gönenç normalde kızlara laf söyleyen biri de değil. Ayrıca bu kendisinin dediği şekilde sevdiği kız."
"Ben zaten bu iki haftadır Gönenç'i zerre anlamıyorum. Eğer Duru'yu sevdiği için böyle davranıyorsa çok saçma. Yani davranışları çok saçma."dedi Elif.
"Gönenç'ten
"Gönenç bey buyrun." Kafamı salladım. Doktorla randevum vardı. Bu olaydan sonra hemen onun yanına gelmemi istemişti. Kapıyı tıklatıp içeri girdim.
"Hoşgeldin Gönenç."dedi. Koltuğa oturdum.
"Hoşbuldum doktor."
"Şu an daha iyi misin?"
"Yani sayılır. Hâlâ mide bulantım var."
"Bugün birazcık hastanede kalsan olur mu?"
"Neden?"
"Biliyorum hastanede kalmayı istemiyorsun ama sana test yapacağız biraz."
"Ne gibi bir test?"
"Değerlerine bakacağım. Bu aralar daha çok artmış bu sorunların. Peki çok şaşırdığın bir şey oldu mu?"
"Hıımmm.. Dün arkadaşlarım gittikten sonra duş alıp yatağıma uzandım ve telefonumu alacaktım. Fakat tutamadım. Telefon yere düştü. Elimi sıkabiliyordum ama telefonu tutamadım."
"Bu ilk kez başına geldi değil mi?" Kafamı salladım.
"Bu zaten sana önceden de olabilirdi. İlaçlarını vaktinde içiyorsun?" Kafamı salladım.
"Bugünlerde nasılsın? Hayat senin için nasıl gidiyor?"
"Hııımmm.. Hayat benim için bu aralar çok karmaşık. İnsanlara normalde değer verdiğimden daha fazla değer vermek istiyorum. Çünkü onları sevmediğimi düşündüklerini hissediyorum."
"Bunu düşündüren şey ne peki?"
"Ben biraz sevgimi hissettiremiyorum. Yani arkadaşlarım olsun veya herhangi biri olsun."
"Hayatında biri var mı?"
"Sevdiğim var."dedim.
"Sevgili değil misiniz?"
"Hayır. Zaten olmayalım da."
"Neden?"
"Çünkü ben artık olmadığımda çok büyük bir çöküş yaşayacak belki de."
"Ama hayatının geri kalanını onunla yaşamak istemez misin? Ya da ailenle, arkadaşlarınla?"
"Tabii ki çok isterim. Ama bir zaman sonra onları göremeyecek olmam beni çok kötü hissettiriyor. Mesela annem ne yapacak? Veya Aras artık kiminle arkadaş olacak? Bensiz ne yapacak? Annesiyle kavga ettiğinde kimin evinde kalacak? Emre kiminle dertleşecek? Yağız kiminle kavga edecek? Duru.. Duru kime kalbini kaptıracak?"
"Onları bu kadar önemsiyorsan neden bu hastalığı söylemiyorsun?"
"Çünkü bana farklı bir muamele yapacaklar. Ben hayatta olmadığım zaman da onların mutlu olmasını, güzel bir hayat yaşamlarını istiyorum."
"Sen çok sevdiğin birini kaybettiğinde hayatına çok mutlu bir şekilde devam edebilir misin?" Cevap veremedim. Açıkçası cevabımın ne olduğu çok açıktı çünkü.
"Yaşayamam."dedim.
"O yüzden onlarda bunu yapamaz. En çokta annen, baban, arkadaşların ve sevdiğin kız. O yüzden sana diyorum ki lütfen bu durumunu açıkla."
"Doktor bey sizde haklısınız ama ben istemiyorum. Peki ne zaman olacak bu? Ben ne zaman.." devamını getiremedim.
"Bunu bizde bilmiyoruz Gönenç. Ama sana bir rakam söyleyeceksem eğer 3-4 ay."
"Yani 90 günüm mü var?"
"Hayır. Bu sadece bizim tahminimiz. Beyninin ne zaman iflas edeceğini bilmiyoruz. Ve bunu anlayamayız da."
"Ama 3-4 ay kesin bir rakam gibi görünüyor değil mi?" Yavaşça kafasını salladı. Nefesimi tutuyordum. Ailemi ve arkadaşlarımı 3 ay görebilecektim.
"Hastanede ne kadar kalacağım?"
"Sadece iki saat. Sonra evine gidebilirsin. Ben zaten yine fenalaşırsan sana yardım ekibi göndereceğim. Bu arada Gönenç bu aralar basketbol oynama."
"Oynamıyorum zaten. Nefesim çok daralıyor ve basım dönüyor. Bazen de kusmam geliyor ve o an oracıkta yere yığılırım diye çok korkuyorum."
"Tamam. Hatta imkanın varsa bazı günler okula da gitme. Yani buna okul izin verir mi bilmiyorum. Hatta durumunu da anlatabilirsin. Ya da ben konuşurum."
"Olabilir ama aileme derler diye korkuyorum. Yoksa onu bende düşünmüştüm."
"Eğer istersen ben konuşurum?"
"Hayır demem. Çünkü bazen gerçekten korkuyorum."
"Tamamdır ben konuşurum. Şimdi arkadaşlar sana yardımcı olacak tamam mı?"
"Tamam. Çok teşekkür ederim doktor."
"Rica ederim. Eğer yine fenalaşırsan beni aramaktan sakın çekinme. Her saat arayabilirsin." Gülümsedim.
"Teşekkür ederim."dedim ve odadan çıktım. Gözlerim dolmuştu. Yukarı baktım ve derin bir nefes aldım.

Özel Alança Lisesi (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now