1 Mart.

149 8 2
                                    

Duru'dan
"Günaydın."dedi Aras sınıfa girerken. Ne işi vardı bizim sınıfta?
"Günaydın."dedim. Hızlıca Elif'i yanımdan kaldırdı ve yerine oturdu.
"Gönenç'le sevgili olmuşsunuz."dedi. Ah!! Gönenç! Hemen demiş miydi arkadaşlarına? Yani arkadaşlarıydı sonuçta söylemesi normaldi. Ama yine de..
"Evet. Ve sessiz ol lütfen."dedim.
"Birine demem merak etme. Ama Gönenç saklamayı pek sevmez. Yani okul eninde sonunda öğrenir."dedi.
"Şu an öğrenmesinler o bana yeter."
"Ay boşver okulu ya! Hepsi salak! Sanki Gönenç'in ve Yağız'ın hiç sevgilisi olmayacakmış gibi davranıyorlar."
"Haklısın."
"Ama Gönenç'in oldu değil mi?"dedi. Gülümsedim.
"Gönenç nerede?"
"Onu benim sana sormam lazım. Gönenç nerede?"
"Bir işim var, sonra geleceğim dedi. Ama ilk derse yetiştirim dedi."
"Yetiştirim dediyse gelir birazdan. Söyle bakalım ilk kim söyledi?"
"Neyi?"
"Birbirinizden hoşlandığınızı?"
"İlk ben dedim."
"Her zaman erkekler diyecek diye bir kanun yok sonuçta." Güldüm.
"Evet yok. Bu yüzden ilk ben söyledim. Zaten biliyordum Gönenç'in de beni sevdiğini. Yani ilk zamanlar anlamadım ama daha sonra anlayıp konuşmaya karar verdim."
"Aferin kız sana. Ay sonunda ya! Gerçekten bu kriz hiç geçmeyecek sanmıştım."
"Kriz?"
"Senin hiçbir şey anlamaman ve Gönenç'in sana seni sevdiğini söylememesi. Çok bunaltıcıydı."
"Neyse oldu bitti artık."dedim.
"Aynen. Oldu bitti."
"Sevgili olduğunuz gün?"
"1 Mart."dedim.
"1 Mart. Şu an çok mutluyum. O zaman sana bir şey göstereceğim. Bunları normalde sadece canım istediğinde Gönenç'e gönderiyordum. Ama malûm artık sevgilisiniz, bence sen de görebilirsin."dedi ve telefonunu çıkarttı. Ardından galerisine girdi. Galerisinin bir bölümünde Gönenç ve benim bazı fotoğraflarımız vardı.
"Sen iyi değilsin gerçekten. Hep bizi mi çektin?" Kafasını salladı.
"Çok tatlı düşünüyordunuz ben ne yapabilirim?" Güldüm ve elinden telefonu aldım. Teker teker fotoğrafları inceledim.
"Bu fotoğraflar Gönenç'te var mı yani?"
"Hı hı. İlk başlarda ben isteyerek sizin fotoğraflarınızı çekiyordum, sonra Gönenç'de istedi."
"Anladım. Bunu bana dememişti."
"Neden demiyorsun ya?! Şimdi öleceğim ben."dedi. Güldüm.
"Bir şey olmaz. Aramızda."dedim parmağımı dudağıma götürerek. Aras'da gülerek aynısını yaptı.
"Bu fotoğrafları ne ara çektin bunu merak ediyorum."
"Arkadaşım ben yani. Hani Aras."dedi.
"Doğru. Sen her an herşeyi yaparsın."
"Tabii ki." Telefonu Aras'a geri verdim.
"Bu fotoğrafları bana da atarsın."dedim.
"Tamamdır. Ama çok tatlı çıkmışsınız değil mi?" Kafamı salladım.
"Kalk lan oradan."dedi biri. Kafamı kaldırdım. Gönenç'ti. Sonunda gelebilmişti. Aras hızlıca yanımdan kalktı ve Gönenç oturdu.
"Hâlâ kimse bilmiyor. O yüzden temkinli davran."dedim.
"Tamam. Nasılsın bakalım?"
"İyiyim, sen."
"Ben de iyiyim. Dünkü olaydan sonra daha da mutlu oldum."dedi. Gülümsedim. Gözlerine baktım. Gözaltları çok morarıktı.
"Gözaltların niye bu kadar morarık?"dedim elimle dokunarak.
"Morarık mı? Bilmem. Uyuyamadım belki o yüzdendir."
"Ama bu aralar iyi uyuyorum demiştin?"
"Nazar değdi uyuyamıyorum artık."dedi. Güldüm.
"Bir gün uyku hapı iç, sonra düzene sokarsın uykunu." Elimi çektim.
"Tamam. Denerim."
"Sen dün neden hastanedeydin?"dedim. Dün hastanede olduğunu söylemişti. Ve bu beni çok korkutmuştu.
"Önemli bir şey değil. Yağız'ın ateşi çıkmıştı, o yüzden yanında durmak için gittim."
"Yağız? Sen Yağız'la konuşuyor musun artık?" Yavaşça kafasını salladı.
"Çok değil. Sadece merhaba merhaba."
"Belli. O yüzden hastanede yanına gitmişsin."dedim gülerek.
"Başka gelebilecek birisi yokmuş."
"Ben bir şey demiyorum zaten. Yağız'la yeniden arkadaş olman güzel."
"Elif ne tepki verdi?"
"Neye?"dedim.
"Çıkıyor olmamıza." Yanaklarım yanmaya başlamıştı. Kızardığına da emindim.
"Elif mi? Çok sevindi ve şok geçirdi. Bu kadar erken olacağını düşünmemiştim dedi. Bu arada Elif bana dedi siz bayağı iş birliği yapmışsınız. Senin beni sevdiğinden Elif'in de haber varmış."
"Aslında gruptaki herkes biliyordu ama Elif'e ben söyledim."
"Anladım."
"Bence gayet de uzun sürdü."
"Bence de."dedim ona bakmayarak.
"Hemen utanma."dedi.
"Elimde olan bir şey sanki. Neyse. Zil çalacak şimdi. Sen sınıfına git. Çokta durma yanımda."
"Okuldakiler bilse ne olur ki? Sen benden falan mı utanıyorsun?" Gülmeye başladım
"Hayır tabii ki. Sadece üstüne gelirler diye korkuyorum.' Duru gibi bir kızla nasıl çıkarsın?' gibi şeyler söyleyebilirler."
"Yani? Ne var bunda? Ayrıca ne var seninle çıkıyorsam? Bu okuldaki bütün kızlardan daha anlayışlı ve daha güzelsin. Aksini söyleyen onların tarafındadır." Gülümsedim.
"Hadi git bakayım sınıfına. Teneffüste görüşürüz."
"Görüşürüz sevgilim."dedi ve saçımı okşayıp ayağa kalktı.
"Aras hadi."dedi. Aras bana ve Elif'e el sallayıp sınıftan çıktılar. Elif hızlıca yanıma gelip oturdu.
"Çok tatlısınız ya!"
"Nazar değdireceksin ya! Tamam daha bir şey deme."dedim. O sırada hoca sınıfa gelmişti zaten.
"Abi zil daha yeni çaldı ya. Oha yani. Hemen de geliyor. Normalde gelmek bilmez şimdi önemli bir şey konuşacağız geliyor ya!." Güldüm.
"Neyse teneffüste konuşacağız artık."
Gönenç'ten
"Duru'yla sevgili olduğuna göre ben istifa edebilirim değil mi?"
"Ne saçmalıyorsun yine?"
"Bu ilişkinin olması için canımı dişime taktım bilmem farkında mısın?"
"Tabii tabii. Bayağı çalıştın sen ya.! Ancak oturduğun yerden akıl verdin boş konuşma."
"Ne?! Öyle olsun Gönenç bey. Gün gelir ayrılırsın yine benden akıl istersin."
"Salak salak konuşma da işine bak."
"Sen dün gece de mi uyuyamadın?"
"Ne?"
"Gözlerinin altı çukur olmuş." Uff! Bunu Duru'da söylemişti. Çok mu belli oluyordu? Aslında uyumuştum da dün gece. Göz altlarım niye bu haldeydi?
"Uyudum."dedim kestirip atarak.
"Gözaltların çok anormal davranıyor o zaman."
"Dur diyeyim de kendine çeki düzen versin."dedim.
"Hahahah! Bayağı komiğiz bugün Gönenç bey."
"Sus Gönenç. Başım ağrıyor."dedim kafamı sıraya yaslayarak.
"Tamam sustum. Bu arada Yağız'la konuşuyorsun herhalde?"
"Ne?"
"Neden her dediğime ne diye cevap veriyorsun? Duyuyorsun zaten."
"Sen nereden biliyorsun?"
"Okulun sayfasında gördüm. Daha doğrusu okudum. Okulun sayfası bile daha iyi biliyor seni. Biz miyiz kankan onlar mı belli değil."
"O akıllılar nereden görmüş ya. Magazinci gibiler yemin ederim."dedim söylenerek. Sinir ediyor beni şu sayfa.
"Nasıl konuşmaya başladınız?"
"Daha sonra anlatsam olur mu? Uykum var."
"Anlatırsan neden olmasın."
"Anlatırım anlatırım." Nedense şu an çok uykum gelmişti ve dersi dinleyemeyecektim. İlaçlar uyku yapar mı? Zannetmiyorum çünkü her gün uyurdum o zaman. Değil mi? Ama benim şu an konuşacak halim bile yoktu. Ve neden okula geldim bilmiyorum. Ama Duru'yu görmek çok istedim. Aynı zamanda arkadaşlarımı da. Onları özlemiştim. Onlarla vakit geçirmek istiyordum. Sonuçta vaktimi değerli bir şekilde kullanmalıyım.

Özel Alança Lisesi (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin