Özel Alança Lisesi (TAMAMLANDI)

şerefsizin teki.

Gönenç'ten
"Günaydın. Güzelce uyudun mu yeni evinde?"dedim Aras'a.
"Evet. Valla iyi ki Duru bana o fotoğrafları göndermiş."
"Sanki kendin bu rezidansta oturamazdın da. Konuşuyorsun."
"Aslında evet kendi paramla da bu rezidansta otururdum. Ama biliyorsun beleş."dedi sırıtarak.
"Salaksın."
"Aynen ondan."
"Arabayı sen sürsene."dedim. Kendimi iyi hissetmiyordum. Bunu doktora söylemeliydim.
"Niye? Bir şey mi oldu?"
"Dün cam açık uyudum. Belim ağrıyor biraz."
"Salak mısın olm sen!? Havalar soğuk biliyorsun değil mi? Bir de cam açık uyumuşsun. O kafaya ne diyim ya!"
"Tamam sen sür işte."dedim ve anahtarı Aras'a atıp ön koltuğa oturdum.
"Neden Fırat abi yok?"
"Kendim araba sürebiliyorum."
"O zamanlar sürmüyor muydun?"
"Bazen sürmek istemiyorum o yüzden." Bu da doğruydu ama gerçeği gözümün bazı zamanlar kararmasıydı.
"Peki." Arabayı çalıştırdı ve sürdü.
"Araba sürebiliyorsun değil mi?"dedim.
"Evet. Babam öğretmişti geçen sene. Sanki bilmiyorsun."
"Biliyorum ama emin olmak istedim. Şu an elin titriyor çünkü."
"Bu arabayı kullanınca heyecanlandım." Güldüm.
"Bugün Duru'yu sen alsaydın keşke."
"Asya zaten bir sevgilim olduğunu biliyor. Çok rahat olmak istemiyorum."
"Olm sevgilinin olması normal bir şey. Asya'nın arkasından yas tutacak halin yoktu ya. Ayrıca kızı sevmiyordun zaten."
"Duru'ya kötü davranır diye korkuyorum."
"Zaten eve ya seninle gidiyor ya Elif'le. Kim ne yapacak ki kıza? Biz varız her gün yanında zaten."
"O da doğru ama korkuyorum işte."
"Of bu kızdan nefret ediyorum. Şimdi de Asya engeliniz var. Tam dedik artık sevgililer bu kız çıktı başınıza."
"Sorma."dedim derin bir nefes alarak.

"Merhaba."dedi Yağız yanıma gelerek.
"Merhaba."dedim.
"Dün yoktun okulda. Neredeydin?"
"Evde."
"Niye okula gelmedin?"
"Sen de yeni yeni gelmeye başladın."dedi. Morali bozuk gibiydi.
"Evde bir şey mi oldu?" Babasına sinirlenmiş olabilirdi.
"Klasik atışmalarımız işte."dedi. Babasıyla atışmışlardı.
"Ne oldu yine? Size bir şey yaptı mı?"
"Bana tokat atacakken annem önüme geçti ve ona tokat attı."dedi.
"Ne?!"dedim. Biraz sesli bir şaşırma olmuştu. Etrafıma biri duydu mu diye baktıktan sonra konuya döndüm.
"Canan teyze iyi mi?" Kafasını salladı.
"İyi öldüğünü söylüyor. Ne kadar iyi orasını bilemem. Belki de iyi değil bana iyiymiş gibi görünüyor."
"Olabilir. Keşke gidip şikayet etsen."
"Sen ne dediğinin farkında mısın? Ben onu şikayet ettiğimde bizim peşimizi bırakır mı zannediyorsun?"
"O da doğru. Çok saçma bir şey söyledim değil mi?"
"Sence?"
"Evet."dedim.
"Sen nasılsın, uyuyamadın mı?"
"Yoo uyudum."
"Gözaltların morarık."
"Bunu herkes söylüyor ya. Çok mu morarık?"
"Evet."
"Doktorunla konuştun mu?"
"Hayır, neden?"
"Durumunu merak etmiyor musun?"dedi.
"Hayır. Zaten durumum belli. O yüzden gerek yok."
"Şu an nasıl hissediyorsun?" Neden benimle bu kadar ilgileniyor?
"Asya bir sevgilim olduğunu öğrenmiş."dedim direkt.
"Ne?! Nereden öğrenmiş?"
"Bir bilsem."
"Okuldaki kim biliyordu ki?"
"Bizim grup ve sen. Sen?" Olabilir miydi?
"Saçmalama istersen. Ben Asya'ya niye diyeyim?"
"Ben dedin mi dedim?"
"İma ettin ama. Ayrıca Asya söylediğimde elime ne geçecek?"
"Bilemeyeceğim artık. Neyse, tahminin var mı kendinden başka?"
"Senin sevgilinin olduğunu okulun sayfasında yazıyor mu?"
"Hayır. Olsa okul toplanırdı başıma zaten."
"O zaman sizi duymuş veya görmüş olmalı."
"Abi iki gün oldu zaten biz sevgili olalı. Ayrıca okul çıkışı Duru'yla hiç görüşmedim. Bir dün görüştüm. Onda da Aras'ın evine gittik. Bizim rezidansa."
"Aras o rezidansa mı taşındı?"
"Bir haftalığına sadece. Neyse boşver konu bu değil."
"Tamam. O zaman Duru'yla okul çıkışı da görüşmediğine göre..belki okuldakiler tahmin ettiler. Çünkü bir fotoğraf koymuşsun ınstagram'a. Gerizekalı sen ınstagram'a fotoğraf koydun. Buradan anladılar."dedim. Tabii ya! Bunu nasıl akıl edememiştim?
"Ne yapacağım ben şimdi?"
"Sevgilinin olduğunu zaten okul biliyor. Ve bu aralar sadece Duru'yla yakınsın. Artık öğrenirler yavaş yavaş."
"Duru'ya bir şey yaparlar diye korkuyorum."
"O iş ben de."dedi.
"Nasıl sen de?"
"Ben de işte. Gerisini sen takma. Asya'ya söyleyen kişiyi de bulurum ben."
"Sağ ol o zaman."
"Sen hastalığını Duru'ya da mı demeyeceksin?"
"Aslında Duru'ya söylemeyi düşündüm. Benimle sadece 2 aylığına dağ evimize gelmesini isteyecektim. Ama üniversite sınavına 3 ay kaldı."
"Okul bir haftalığına Uludağ tatili yapacak diye duydum."
"Baban mı dedi?" Kafasını salladı.
"Basketbol takımı da gelecekmiş. Aslında onlara özel ama okulca dediler."
"Babanı mı dinledin?"
"Duydum işte uzatma. Bir haftalığına Uludağ tatiline gideceğini Duru'yla tatil yap dağ evinizde."
"Ama Duru halimi görürse ne yapacağım?"
"Duru'ya açıkla malısın Gönenç. Ne zamana kadar saklayacaksın ki? Zaten.."
"3 ayım kaldı."dedim cümlesini devam ettirerek.
"Bu şeyle seninle daha çok zaman geçirir."
"Duru diğerlerinden saklayamaz."
"Emin misin? Bence en iyi o saklar. Ayrıca Emre'ye de söyle. Galiba Aras senden biraz şüpheleniyor."
"Nasıl yani?"
"Emre'ye hap kullanıyor olabilir demiş."
"Ben mi? Yok artık."
"Galiba seni evde kötü bir şekilde görmüş. Kusmuşsun falan."
"Ahh evet. Oradan nasıl uyuşturucu kullanıyorum diye düşündü anlamış değilim."
"Aras işte. Ama emin ol şu an gerçekten öyle gözüküyorsun. Bari azıcık fondöten sürseydin."dedi sırıtarak.
"Çok komik.!"
"Evet. Neyse sen bu dediklerimi yap. Emre ve Duru'ya açıkla her şeyi. En azından onlar bilsin. Emre zaten yutturur Aras ve Elif'e. Sevgilinin bilmeye hakkı var."
"Haklısın. Bir dakika. Sen benim ınstagram'a Duru'yla fotoğraf attığımı nereden biliyorsun?"
"Sınıftaki kızlar konuşuyordu. Başka nereden öğreneceğim? Sanki stalk yapıyorum."
"Tamam."
"Neyse ben gidiyorum. Koçla konuşmam lazım."
"Girmeyecek misin takıma? Kararlı mısın?"
"Evet. En azından şu anlık. Bakalım beni nasıl şeylerle tehdit edecek."dedi ve el sallayıp yanımdan uzaklaştı. O sırada Aras yanıma geldi.
"Yağız'la ne konuştunuz? Sabah sabah?"
"Havadan sudan."dedim.
"Sen ve Yağız? Havadan sudan?"
"Evet ne var bunda?"
"Ya yeme beni. Söyle hadi."
"Bir şey konuşmadık. Basketbolu sordum işte. Devam etmeyecekmiş."
"Bu muydu? Bunu biliyordum ben."
"Ben de biliyordum ama sordum işte. Belki kararı değişmiştir diye."
"Zannetmiyorum. Yağız kararlı biri bilirsin. Babası bir sorun çıkarmadığı sürece inatçıdır." Doğruydu.
"Babasının bir şey dememe gibi bir ihtimali yok."dedim. Güldü.
"O da doğru. Bu adam varya o kadar çok iyi yüzlü ki. Gerçekten bazen çok iyi bir insan gibi gözüküyor. Babam bazen neden müdüründen bu kadar nefret ediyorsun, gayet iyi biri diyor."
"İyiymiş. Şerefsizin teki."
"Babam yaptığı boklukları bilse.."
"Valla bilse bile bir şey demez bence. Çünkü şu an ilerideki hayatınız bu adama bağlı."
"Geleceğiniz derken? Sen nerede olacaksın? Hayatın liseden sonra bitiyor herhalde?" Evet bitiyor. Hatta lise bitmeden bitiyor. Derin bir nefes aldım.
"Yani ben bu adama bağlı değilim. Biliyorsun basket takımındayım."
"Haklısın."
"Neyse. Sınıfa gidelim."dedim. "Ama benim Duru'yu görmem lazım. Gördün mü okulda?"
"Hayır. Ara istersen." Cebimden telefonumu çıkardım ve Duru'yu aradım. İkinci çalışta açtı.
"Efendim?"
"Neredesin sevgilim?"dedim.
"Okuldayım. Sen?"
"Ben de. Ama seni göremiyorum."
"Ben seni görüyorum."dedi. Daha sonra omzuma biri dokundu. Arkamı döndüm. Duru'ydu.
"Günaydın."dedi gülümseyerek.
"Günaydın."dedim. Ve sarıldım. Şaşkınca ne yaptığımı idrak etmeye çalışıyordum.
"Okuldayız farkındasın değil mi?" Hızlıca etrafına bakındı. Bazı kişiler bize bakıyordu. Geri çekildi.
"Zaten bazı kişiler öğrenmiş. Instagram'dan bana yazdılar. O yüzden sorun yok."
"Sevindim. Artık saklamamıza gerek yok."
"Galiba senin ınstagram'a attığın fotoğraftan anladılar."dedi Aras.
"Atmaz olaydım ya. Sevdiğim kızı bir ınstagram'ıma attım herkes bir şey diyor."
"At bizi ne olm. Sadece öğrendiler işte."
"Eninde sonunda öğreneceklerdi işte. Boşverin."dedi Duru.
"Sana çok yüklendiler mi?"dedim.
"Hayır. Çok yakıştığımızı, fotoğrafta çok tatlı durduğumuzu söyleyen bile oldu. Bazıları tabii ki kötü şeyler dedi. Çünkü onlar seninle sevgili olmayı bekleyenler." Güldüm. Elini tuttum.
"Hadi içeri geçelim."dedim.
"Olur."