GECENİN IŞIĞI

FİNALE DOĞRU •PART-2•

KEYİFLİ OKUMALAR
Büyük sona yaklaşırken satır arasını yorumlarınızı zevkle okumak istiyorum
(Bölüm sonunu mutlaka okuyun)

••

7 YIL SONRA

Zaman ne kadar çabuk geçiyor. Ayazın ilk okula başladığı gün daha gün gibi aklımdayken bu gün ilk okul mezuniyeti vardı. Biz ne kadar heyecanlıysak o, o kadar rahat ve cooldu. Bu tavırları kimi hatırlatıyor size? Babasının oğlu işte.

"Anne ben papyon falan takmak istemiyorum."

Ah bir de inadı var. İnadını benden almış. Buna bir şey diyemiyorum.

"Peki oğlum ısrar etmiyorum. Sen bilirsin."

Kocaman adam olmuştu. Artık istesem de ona karışmama izin vermiyordu. Yaşıtlarına göre çok uzun olan boyu takım elbiseyi güzel taşıyordu. Kıvırcık sarı saçlarını uzatmıştı ve bu gün de toplamaya karar vermişti. Babasından fikir almayı asla ihmal etmiyordu tabii.

"Eloa ayak altında dolaşmasana," deyip kız kardeşine seslendi. 

Yeni yeni yürümeye başlayan Eloa ortalığı birbirine katıyordu.

"Abbi."

Ayaz rahat durmasını söyledikçe gidip abisinin paçasına yapışıyordu.

Şimdi size kızımı anlatayım. Ah zavallı kocam. Bir türlü baskın gen olamamıştı bebeklerin DNA'sında. Her konuda baskın olan Gece Karayel bu konuda pasif kalıyordu. Anladığınız gibi kızım benim kopyam niteliğindeydi. Sapsarı saçları inanılmaz bir tondaydı. Görenin asla inanamayacağı bir renk pigmentine sahipti. Altın rengiydi saçları. Gözleri ise yeşildi. Abimin gözlerinin yeşil olduğunu düşünürsek yine benim genlerimdendi bu özellikte. Ama bunun dışındaki her şeyi Geceye aitti. Yüzündeki ifade babasının ifadesini aynısıydı. Çenesi, alnı, burnu... küçücük yüzüyle babasını andırıyordu aynı. Zaten babasının göz bebeğiydi. Gece kızımız bana benzediği için çok memnundu.

"Hazır mısın oğlum?"

Gece bu gün şirkete gitmemişti. Oğlumuzu bu özel gününde bir saniye olsun yalnız bırakmak istemiyordu. Ayazdan bir cevap beklerken Eloa'yı kucağına aldı.

"Prensesim sen ne yapıyorsun bakalım?"

Tıpkı dediği gibi Eloa'yı adeta bir prenses edasında giydirmiştik. Gerçi kıyafetini kendi seçmişti.

"Babbbaaa."

Babasının kulaklarına götürdü ellerini. Doğduğundan beri en sevdiği şeydi bu. Babasının kulakları ile oynamak.

"Ben hazırım baba. Çıkabiliriz."

Ayaz ilgi Eloa'ya kayınca hemen dahil oldu konuya.

"Hadi öyleyse hep birlikte çıkalım. Sizinkiler de çoktan yola çıkmıştır."

Ayazın odasından çıkıp aşağı indik. Eloa babasının elinden tutmuş yavaş yavaş yürüyordu.

Telefonumdan annemin numarasını tuşladım.

"Çıktınız mı anne?"