88. BÖLÜM

88.7K 2.3K 428
                                    

HENÜZ SINIRI GEÇEMEMİŞİZ. HAZIR OLDUĞU İÇİN PAYLAŞIYORUM. AMA KOYDUĞUM SINIRLARI GEÇME KONUSUNDA SİZDEN ANLAYIŞ BEKLİYORUM ÇÜNKÜ BEN GEÇİLMEYECEK SINIRLAR KOYMUYORUM. GÖRÜYORSUNUZ Kİ 651 BİNLİK OKUNMAYA ULAŞMIŞIZ AMA VOTE VE YORUMLAR ÇOK AZ. BU KONUDA HASSASİYET GÖSTERMENİZİ RİCA EDİYORUM.

BU BÖLÜMÜ, GEÇEN BÖLÜM SONUNDA SORDUĞUM SORULARIN HEPSİNE YANIT VEREN
➡️arzu60600
➡️rmys869
➡️user67534504
➡️AlynOzg7
ADLI OKUYUCULARIMA İTHAF EDİYORUM. KEYİFLİ OKUMALAR

--

Zalim olanlar zayıf kişilerdir. Sevecenlik güçlülerden beklenir.
-Leo Rosten

--

Pazartesi sabahı uykumdan Gece tarafından uyandırıldım.

"Yarın işe gitmiyorum. Hastaneye gidebiliriz."

Yarı uykulu gözlerle ona baktım.

"Emin misin?"

Elbette gönderme yapmadan duramıyordum.

"Neye?"

Neyden bahsettiğimi çok iyi bilse de beni kışkırtıyordu.

"Gelebileceğine."

"İşe gitmiyorum güzelim. Tüm gün birlikte olabiliriz."

Kafama tekrardan rahat yastığıma koydum.

"Kahvaltı hazırlamayacak mısın bana?"

Şu an sıcacık yatağımdan kalkıp ona kahvaltı hazırlamak bana işkence gibi geliyordu. Gözlerimi açmadan dudaklarımı büzdüm ve başımı salladım. Az sonra dudaklarıma kapanan dudakları ile gözlerim açılmıştı. Doğrudan gözlerime bakıp dudaklarımı öpmeye devam etti. Takım elbisesini giymişti ve işe gitmeye hazırdı. Bedeninin yarısı yataktayken diğer yarısı aşağıdaydı. Dudaklarımı son kez tutkuyla öpüp ayrıldı.

"Yarına kadar sabredebilirim."

Bunu kendi kendini tembih eder gibi söylemişti.

"Görüşürüz Işık," dedi ve tüm heybetiyle yataktan kalkıp odadan çıktı. İsmimin üzerine yaptığı vurgu kasıklarımda yankı bulurken onu özlediğimi farkettim.

--

Günün ortalarına kadar sıkıntıdan patlayacaktım. Kahvaltımı hazırlayıp yedikten sonra sofrayı toplamıştım ve şimdi yapacak hiçbir şeyim yoktu. Boş boş oturacaktım. Dün Gece telefonla konuşurken duyduğum şey geldi aklıma. Bu gün Senem ile öğleden sonra buluşacaklardı. İçimdeki ses kocamı yalnız bırakmamamı söylüyordu. O kadına kocamı kaptırmayacaktım. Koşar adımlarla odaya çıkıp üzerime günlük bir elbise giydim. Uzun diz üstü çizmelerim boyumu olduğundan uzun gösterdiğinde kadının yanında çok da kısa kalmayacağımı düşündüm. Deri ceketimi de üzerime giydim odadan çıktım. O kadın, vücudunu nasıl kullanacağını çok iyi biliyordu. Zehir yeşili kehribar gözleri insana rahatsızlık verecek derecede sinsi bakıyordu. Kocam bunun farkındaydı ve mecbur olduğu için o kadından yardım alıyordu. Bunu sürekli kendi kendime tekrar ediyordum. Sadece mecburiyetten...

--

Garajdan Gece'nin en pahalı arabalarından birini alıp gelmiştim şirkete. Güvenlik arabayı alıp park etmek için inmemi bekledi. Ben inince gülümseyip iyi günler diledi.

Şirkete girer girmez klimanın sıcak rüzgarı esti bacaklarıma. Asansöre doğru ilerlerken çoğu çalışanın gözü bendeydi. Bunu umursamadan şansıma bu katta olan asansöre binip son katın düğmesine bastım. Saat bire geliyordu ve umarım Gece çıkmamıştır. Asansör her katta yeni birileri ile doluyordu. Köşede sıkışıp kalmıştım. Sonunda asansör son kata geldi. Sadece bir kaç adam vardı asansörde. Bana nazik bir şekilde yol verdiler. Bunlar finans departmanında çalışan adamlardı. Toplantılardan hatırlamıştım. Gece'nin odasına doğru yürürken iki sekreter kız bana gülümseyerek baktı.

GECENİN IŞIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin