93. BÖLÜM

92K 2.3K 590
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR

--

Güçlü olan zayıf yanını herkesten iyi bilendir, daha güçlü olan ise zayıf yanına hükmedebilendir.
-Konfüçyüs

--

Uzun zamandır öğlen saatlerinde uyandığım için bu sabah uyanmam zor olmuştu. En son Gece'nin
Ben giyinene kadar uyanmazsan giderim dediğini hatırlıyorum. Umarım gitmemiştir diye düşünüp yataktan kalktım. Yüzümü yıkadıktan sonra giyinme odamıza girdim ve gömleğinin düğmelerini iliklediğini fark ettim. Yetişmiştim. Geç saatlerde uyumasına rağmen yine dinç gözüküyordu. Dolabın bana ait olan kısmından kot bir tulum ve beyaz balıkçı yaka body çıkardım. Hep tulum giyen hamile kadınlara özenmişimdir. Gerçi henüz göbeğim büyümemişti ama yine de tulum tercih etmiştim. Saçlarımın yarısını yukarıdan toplayıp yarısını açık bıraktım. Ayakkabı olarak tercihimi Gece'nin de tavsiyesi ile aldığım beyaz Adidas'larımdan yana kullanadım. Kısa sürede hazırlanmıştım. Gece kravatını bağlıyordu. Şu yaşıma kadar hiç kravat bağlamayı becerememişimdir. Lise yıllarımda kravat takıyordum ama kravatımı hep annem bağlardı. Gece bu konuda da oldukça başarılıydı. Saniyeler sonra kravatını bağlamıştı. Şu an ulaşılmaz adam kimliğine bürünmüştü. Ben de onu ilk gördüğümde çok ulaşılmaz olduğunu düşünmüştüm. Yani bu adam ile nasıl iletişim kuracağımı bile şaşırmıştım. İnsanlara o kadar uzak görünüyordu ki... Tıpkı şu an olduğu gibi. Ama onun içindeki Gece'yi bildiğim için şu anki Gece'nin benim üzerimde pek etkisi yok diyebilirdim.

"Hazırsan çıkalım."

Ona başımı sallayıp giyinme odasından çıktım. Telefonumu tulumumun cebine atıp ona döndüm. Çanta taşımayı oldum olası sevmezdim bu yüzden çanta almadım. Gece ile odadan çıktığımızda Fatma teyzenin ne zaman geleceğini düşündüm. Kahvaltı hazırlamaya kalksam Gece işe geç kalacaktı. Ama karnım da açtı bir yandan.

"Şirkete gitmeden bir yerde kahvaltı yapabilir miyiz?"

Bana dönüp başını salladı.

"Elbette güzelim."

Evden çıkıp garaja doğru yol aldık. Garaja yeni eklenen bebeğimi düşününce yine bir heyecan sardı bedenimi. Arabamı henüz hiç kullanmamıştım ve nasıl bir his olduğunu merak ediyordum. Gece garajdan uzun zamandır kullanmadığımız Mercedes'ini çıkardı. Ben de arabaya bindiğimde arka bahçede çıktık. Ormanlık yolda araba kayıp giderken ben hâlâ uykulu gibiydim. Gece ise benim tam zıttımdı.
Ben ne kadar uykulu ve sefil görünüyorsam o, o kadar dinç ve yakışıklı gözüküyordu.

"Kıçın uykuya çok alışmış bakıyorum da."

Ona katılıyordum. Gerçekten uykuya çok alışmıştım. Ama onunla işe gitmek isteyen de bendim. Bu yüzden daha erken uyumam gerekiyordu.

"Evet. Küçüklüğümden beri uykuyu çok sevmişimdir."

Liseye geçtiğimde okula minibüs ile gidip geliyordum ve çoğu kez minibüste uyuyakalıp ineceğim yerden dört beş durak ilerde inerdim.

"Günde 4 saat uyku bana yetiyor."

Bir kitapta okumuştum. İnsan günde en az 5 saat uyumak zorundaymış. Aksi taktirde asabi, sinirli ve gergin olabiliyormuş. Bu üçlü bana yakından tanıdığım birini hatırlatıyordu. Kocamı...

"O yüzden böyle asabisin zaten," dediğimde bana dönüp öyle mi der gibi baktı.

"Demek asabi olduğumu düşünüyorsunuz Işık hanım?"

Oyuncu Gece'ye merhaba.

"Evet Gece bey. Öyle düşünüyorum."

"Bu sizin düşünceniz Işık hanım. Ben de ne kadar kibirli olduğunuzu düşünüyordum şimdi."

GECENİN IŞIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin