BAY JEON ~JİKOOK~

•BÖLÜM 20•

Güneş ışınlarının yüzüme vurması ile uykumdan uyandım. Yan tarafımda muazzam bir görüntü vardı. Yüzümü tamamen ona doğru döndüm. Dudakları büzülmüştü. Çok sevimli gözüküyordu. Kollarımı beline sardım ve alnından öptüm. Yumuşak saçlarını okşadım.

"Kookie~" diye seslenip gülümsedim. Ama milim oynamamıştı. Kulağına yaklaşıp tekrar seslendim. "Kookie ~" Gene kıpırdamadı. Bu sefer dudağını öptüm. Gözlerini aralayıp gülerek bana baktı. "Ya gıcık! Bilerek yaptın değil mi?" kahkaha atıp belimden tutup kendisine çekip sarıldı. "Evet, öpmeni bekledim. Napayım başka türlü öpmüyorsun." göğsünden itip kaşlarımı çatarak yüzüne baktım. "Ne, öpmüyor muyum? Yalancı." yataktan kalkıp banyoya girdim.

Banyo yapıp dişlerimi fırçaladım ve banyodan çıktım. Odaya baktığımda Jungkook yoktu. Yatağı bile toplamadan gitmiş. Nereye gitmiş olabilir ki? Güzelce üzerimi giyinip hemen odalara baktım. "Jungkook. Neredesin?" her yere bakmıştım ama hiçbir yerde yoktu. Korkup hemen aradım. Telefonu evin içinde çalıyordu. Sese doğru ilerleyip telefonu buldum. Kapatıp dışarıya çıktım. Jungkook gölün önünde oturmuş manzarayı izliyordu. Tebessüm edip yanına gittim.

Kollarımı boynuna dolayıp sırtına çıktım. "Ödümü koparttın Kookie. Ne yapıyorsun burada?" hafif tebessüm edip yanağımı öptü. "Hava almak istedim ve manzara çok güzel olduğu için biraz dalmışım. Korkuttuğum için özür dilerim güzelim." kafamı olumsuz anlamda sallayıp yanağını öptüm. "Ben kahvaltı hazırlamaya gideceğim sen de burada takılabilirsin." ayağa kalkıp yavaşça eve doğru ilerledim. "Yardım etmemi ister misin?" kafamı olumsuz anlamda sallayıp öpücük attım. Gülümseyip elleriyle öpücüğümü yakalayıp kalbine koydu. Gülümseyip eve girdim.

Mutfağa geçip kahvaltı hazırlamaya başladım. Güzel bir kahvaltı hazırladıktan sonra Jungkook'a baktım. Çimlere uzanmış gözleri kapalı yatıyordu. Yanına gidip alnına öpücük kondurdum. "Sevgilim yemeğe hadi." Gülümseyip ayağa kalktı. Ben de gülüp beline sarıldım. O da bana sarıldığında yavaş yavaş içeriye girdik. Kahvaltımızı yaptıktan sonra oturma odasına gidip televizyonun önüne kurulduk.

"Sevgilim." diyip masumca Jungkook 'a bakmaya başladım. "Efendim güzelim."

"Ben sıkıldım." bir süre düşündü. "Ne yapmak istersin?" omuzlarımı silktim. "Bilmem."

"Sanırım burası eskisi gibi değil. Ben de sıkılıyorum ve yapacak bir şey bulamıyorum. Sanırım eve dönsek iyi olacak. Burası bana fazla iyi gelmiyor."kafamı omuzuna koyup beline sarıldım." Nasıl istersen yakışıklı. " Gülümseyip ayağa kalktı. Ben de kalktım eşyalarımızı toplayıp arabaya bindik ve eve doğru yola çıktık.

" Jungkook? "

" Efendim? "

" Sanırım kendi evime gitsem iyi olacak. Taehyung 'u uzun zamandır ekiyorum ve bana sinirlenmiş olmalı." kafasını olumlu anlamda sallayıp tebessüm etti. "Tabiki de güzelim. İstediğin zaman benimle kalabilirsin. Ama istersen Taehyung ve kız kardeşini de bizim eve getirebilirsin. Hep birlikte yaşarız. Evim gayet büyük." sırıtıp düşündüm. "Aslında güzel olurdu yıkık dökük bir evde yaşıyoruz, benim için sıkıntı değil ama Taehyung ve kız kardeşimi önemsiyorum."

"O zaman Taehyung'la konuş ve yanıma taşının." gülümseyip kafamı salladım.

Aklıma gelen şeyle Jungkook 'a dönüp ciddileştim. "Kookie, sana bir şey soracağım." kaşlarını çatıp yola bakarken "Sor sevgilim." dedi.

"He Mi ile evleneceğini söylemiştin. O olaya ne oldu?" eğer onunla hala evlenmek zorundaysa benimle sevgili olması beni yaralardı.

"Aa! O olay kapandı sevgilim."

"Nasıl?" hafif tebessüm etti. "O kızda beni ben de onu sevmiyordum. Onun da benim de sevdiğimiz vardı. Ben de kıza teklif yaptım. O da kabul etti ve olay kapandı."

"Nasıl bir teklif?" Kıkırdayıp kısa süreliğine bana baktı. "Benimle evlenmek istemediğini ailesine bunun için yalvarıp bir şekilde ikna etmesini istedim. İlk başta 'şirket battığı için beni asla dinlemezler' diyip reddetti. Ben de şirketlerini batmaktan kurtardım ve şirkete ortak oldum,yardımlar yaptım. Şirket kurtulduğunda kıza tekrar aynı teklifi sundum. Ailesi ile konuşup ikna etti evlenmekten kurtuldum. Daha doğrusu sadece onunla evlenmekten kurtuldum. " kaşlarımı çatıp yaptığı gönderme yüzünden sinirle ona baktım." Ne demek istiyorsun? Seninle evlenmekten kurtulamadım mı? "

Kahkaha atınca iyice sinirlendim." Tabiki de hayır sevgilim. Ondan kurtuldum ama seninle evleneceğim bu nedenle mutluyum.  Seni her şeyden çok seviyorum." kollarımı göğsümde birleştirip trip attım ve yüzümü cama çevirip yolu izledim.

Elimi, büyük elleri ile kavrayıp parmaklarımı öptü. Vitesi tutarken elimi de tutuyordu. Hafif tebessüm edip yüzüne baktım. O da tebessüm ediyordu.

" Sayın eş adayım, eğer benimle kalmaya karar verirseniz diye bize ev aldım. Görmek ister misin?" şaşkınlıkla gözlerimi büyüttüm. "Ciddi misin?"

"Tabi ki sevgilim. Ailem ile yaşıyorum şuan seni ailemin yanına götüremem. Bize ev aldım. Taehyung ve SungHe de gelirse bizimle onlar da rahatça kalırlar. Ailemle yaşadığım evden daha büyük,ne diyorsun? Görelim mi?" Heyecandan konuşamıyordum bile, çok mutlu olmuştum." Evet sevgilim, görmek istiyorum. Seni çok seviyorum." gülümsedim, gülümsedi." Ben de seni çok seviyorum sevgilim. "

Bir süre sonra çok güzel bir evin bahçesine giriş yaptık. Jungkook arabayı park ettiği gibi arabadan fırladım. Burası efsane bir şeydi.

Evin içi de çok güzeldi ama havuz kısmı en bir sevdiğim yerdi. Koşarak Jungkook 'un koluna sarılıp alttan sevimli sevimli bakmaya başladım. O da yukarıdan gülerek bana bakıyordu. "Şimdi burası bizim mi?"

"Evet sevgilim. Çocuklarımız da olursa daha güzel olur. Şurada koşuşturup, oyunlar oynayan, küçük sevimli kahkaha sesleri... Çok güzel olurdu. Bir köpek, bir kedi,Taehyung ve SungHe ve BİZ. Çok güzel olur." etrafta gözlerini gezdirip gülümseyerek hayalini anlatan Jungkook'u dinlerken ben de etrafıma bakınıp hayalini gözlerimin önüne getirdim. Çok güzeldi.

Gülümseyip yanaklarına öpücük kondurup kafamı omuzuna koydum." Evet sevgilim çok güzel olurdu. Seni çok seviyorum."

"Ben de seni sevgilim."

Tüm okuyucularımdan sonsuz özür diliyorum. Okul yüzünden bölüm yazamadım. Tatilde de boş zamanlarımda yazmaya çalışacağım. Cidden çok özür dilerim. Umarım beğenirsiniz. Sizi seviyorum.