•BÖLÜM 8•

15.3K 857 694
                                    

Sabah alarmın sesi ile korka korka hastane odasından çıktım. Bugün olabilecek şeyler aklıma geldikçe içimden ağlama isteği geliyordu.

Elimi yüzümü yıkadım ve eve doğru yol aldım. Eve gelince derin nefes aldım. Bordo takımımı giyinip gri saçlarıma şekil verdim iş çantamı da alıp çıktım.

Geç kalmamam gerekiyordu. Geç kalırsam iyi şeyler olacağını düşünmüyorum.

Dolmuşa binip paramı uzattım. Dolmuş sıkış tıkıştı zar zor ayakta duruyordum. Bir adam vardı arkamda kırk yaşlarında, resmen dayıyordu. "Amca azıcık uzak dursanız nasıl olur?"

"Nasıl durayım? Görmüyor musun sıkış tıkış."

"Görüyorum ama kusura bakmayın da bildiğin dayıyorsunuz. Rahatsız oluyorum azıcık uzaklaşın."

"Yakışıklı olmasaymışsın sen de."

"Gay misiniz?"

"..."

"Uzak durun benden! " adam azıcık geri kayınca derin nefes aldım. Şirkete gelince dolmuştan indim. Korku bedenimi sarmıştı. Yürümekte zorluk çekiyordum.

Şirkete girip hemen odama geçtim. Bay Jeon'un bugün olan planlarını ben yokken düzenleyen Jonghyun'dan alıp kendi defterime geçirdim.

Bir saat içinde toplantısı vardı. Haber vermek için ve birkaç dosya imzalatmak için odasına gitmem gerekiyordu.

Korktuğumu Bay Jeon'a belli etmemem gerekiyordu.

Kapıyı tıklatıp bekledim. Ses gelmeyince tekrar, daha sert tıklattım. Gene ses gelmeyince içeri girdim. Bay Jeon yoktu. Birkaç dakika sonra tekrar gelirim diye düşünüp odadan çıkacaktım ki Bay Jeon önüme çıktı. Kolunun altında da bir kız vardı. Bay Jeon bana, ben Bay Jeon'a bakıyordum. Gözlerim kıza kaymıştı. Yüzü makyajdan gözükmeyen mini elbiseli bir kızdı. Ama çirkin değildi. Sinirim bozulmuştu ama belli etmedim.

Geçebilsinler diye geri çekildim. İçeri girdiler. Bay Jeon sandalyesine oturdu kızda kucağına oturdu. Evet Jungkook, canımı çok iyi yakıyorsun.

"Evet Jimin. Ne diyeceksin?"

"Bu dosyaları imzalamanız gerekiyor." diyip dosyaları uzattım kafasını sallayıp imzalamaya başladı.

"Yarım saat sonra da toplantınız var." zaman geçtiği için bir saat, yarım saate düşmüştü.

"Tamam. Başka bir şey var mı?"

"Hayır."

"Çıkabilirsin." eğilip selam verdim. Uzattığı dosyaları alıp çıktım. Gözümden istemsizce yaş akmıştı.

Yaşı silip hemen odama geçtim. Artık gerçekten aşkımı içimde tutamıyorum. Taehyung 'un dediğini yapacağım. Hemen şimdi hem de.

Gönderilen:Kookie💜
-Bana neden bunu yapıyorsun? Seni bu derece çok severken neden canımı yakıyorsun? Neden o kızlara dokunuyor, o kimseye göstermediğin o güzel gülümsemeni ona gösteriyorsun? Neden hep canımı yakıyorsun? Neden?
Senden nefret ediyorum.

Kendimi birazcık daha rahat hissediyordum artık. Toplantıya on beş dakika kala tekrar Bay Jeon'un yanına gittim.

Kız gitmişti. Odaya girdiğimde ise Bay Jeon telefondan bir şeye kaşlarını çatmış bir şekilde bakıyordu. Acaba benim mesajım mı? Diye düşünürken sessize aldığım telefonum cebimde titredi kesin bir şey yazmıştı. Telefonu masaya bırakıp bana baktı.

"Bay Jeon toplantıya son on dakika."

"Tamam Jimin."

"Bay Jeon?"

"Efendim Jimin."

"Yanınızdaki kız kimdi?"

"Bu seni ilgilendirmez Park Jimin.

" Merakımdan sordum. "

" Fazla merak iyi değildir. "

" Aman be! Bana ne! "diyip çıkacakken bileğimi tuttu ve kendisine çevirdi. Korku tüm bedenimi sarmaya başlamıştı. Ayaklarım titriyor beni taşıyamaz hale geliyordu.

"Park Jimin. Sana dediğim her şeyde ciddiydim. Dikkate alman gerekirdi. Bunca zamandır kişiliğimi çözemedin mi? Dediğimi yaparım Park Jimin. Bu yüzden seni bir daha uyarmayacağım. Dediklerine dikkat et Park Jimin." korkuyordum ama o bana böyle yapınca benim de kişiliğim batsın ki ağzım susmuyor.

" Yapmadığınızı mı düşünüyorsunuz Bay Jeon? "

" Aynen öyle. Hiçbir şey yapmıyorum sana Jimin. "

" Hayır Jungkook. Bana burada çalışan herkesten çok eziyet ediyorsun canımı yakıyorsun. Hatta diğerlerine bir şey yapmazken her şeyi ben üstleniyorum. Neden söyleseneze? Neden her şeyi ben yapıyorum? Diğer çalışanlar ise çalışıyor mu, keyif mi yapıyor belli değil. Neden Jungkook? "

" Çünkü bu şirkette bana karşı gelen ve her şeye burnunu sokan sensin. Hak ettiğini yaşıyorsun Park Jimin. Bu yeterli bir açıklama oldu mu? Daha açık konuşmamı ister misin? Ama emin ol bu senin için çok ağır olur. "

" Hakkımı savunmam, size karşı gelmem demek mi oluyor? Alt tarafı küçük bir soru sormam, her şeye burnumu sokmam mı oluyor? Siz çalışanlarınıza eşit davransanız ben asla böyle yapmam. " Bay Jeon elini yanağıma koyup baş parmağı ile yanağımı sildi. Parmağını önüme götürdü. Islaktı. O zaman ağladığımı anlamıştım.

Parmağını dudağına götürüp yaladı." Gözyaşın biraz tuzluymuş. Ama tadını sevdim. Birazcık daha tadına bakabilir miyim? "nasıl bir manyaktı bu adam? Gözlerim pörtlemişti, Bay Jeon ise yan bir sırıtış atıp bana yaklaştı. Yanağıma dudağını değdirip geri çekildi. Dudağını yalayıp sırıttı.

" Unutma Park Jimin. İstediğim yerde, istediğim zaman seni öpebilirim. Şuan öpmeyeceğim bugün kurtuldun. Ama belki toplantı da öpebilirim he? Ne dersin?"

"Jungkook?"

"Evet?"

"Yapma."

"Neden? Yoksa bana aşık mı olursun?"

"Hayır. Sadece sinirimi bozuyorsun. Yapma."

"İşte sen de şuan sinirimi bozdun. Ve toplantıdan sonra hazır ol Park Jimin hesaplaşacağız. Şimdi toplantıya gidelim."

Korkuyorum. Hem de çok.

Jungkook gidince telefonuma baktım.

Gönderen:Kookie💜
+Sen kimsin bilmiyorum ama demek ki yaptığım şeyleri hak eden birisin. Hak etme canın yanmasın.

Senden tekrar nefret ettim Jeon Jungkook.

BAY JEON ~JİKOOK~Where stories live. Discover now