Destinesia | JeonJungkook

VI

Jungkook'un ağzından:

Hastanenin kapısından çıkıp doğruca şirket arabasına adımlarımı yönlendirdiğimde sinirlendiğimi hissedebiliyordum. Daha fazla o ortamda beklemiş olsaydım büyük ihtimalle kavga çıkacaktı. Adımlarım arabanın arka kapısında durunca beklemeden kapıyı geriye doğru sürükleyip içine bindim. Arkamdan kapatma gereği duymamıştım çünkü peşimden diğer üyelerde geliyordu. Arabadan inmeden önce Aurora'nın oturduğu yere oturup telefonumu cebimden çıkarttım. Başımı cama yaslayıp Twitter'a girerek Army'lerin attığı tweetlere göz gezdirmeye başladığım sırada diğer üyelerde arabaya binmeye başlamıştı. Suga Hyung arkadaki koltuğa iyice yayılıp yanına oturan Namjoon Hyung'la konuşmaya başladığında kafamı onlara çevirmesem bile tweet okumaktan vazgeçip onları dinlemeye başladım.

''Sana diyorum Namjoon o kızı hiç gözüm tutmadı. Dışarıdan bakıldığı zaman ne kadar sevimli ve zararsız görünürse görünsün o kızda bir şeyler var.'' seslice nefesini dışarı verdiğinde Namjoon Hyung konuşmaya başlamıştı.

''Nereden bu kanıya vardın bilmiyorum Hyung ama daha yeni tanımaya başlıyoruz kızı. Bu kadar ön yargılı yaklaşma Aurora'ya eminim ki senin ona karşı olan tavrının oda farkındadır.''

''Bilirsin Namjoon ben insanlara kolay kolay güvenmem. Ve Aurora'yı izlemlediğim kadarıyla onda da ilginç bulduğum davranışlar var.'' konuşmaya Jin Hyung dahil olduğunda konu daha da ilgimi çekmiş oturduğum koltukta geriye dönerek onlara doğru bakmıştım.

''Ne gibi ilginç davranışları olabilir Yoongi? Abartıyormuşsun gibi geliyor bana. İnsanlara bu kadar çabuk kılıf uydurmamalısın.'' Jin Hyung'un uyarı dolu sesi arabayı doldurduğunda ortam daha da gerilmeye başlıyordu. Jin Hyung kolay kolay sinirlenmez sinirlendiği zamansa kimse onun üstüne söz söyleyemezdi çünkü morarana kadar konuşup herkesi sustururdu.

''Hyung biliyorum size şu an ön yargıyla yaklaşıyormuşum gibi geliyor ama sadece biraz daha bekleyin illa ki açık verecek ve o zaman göreceksiniz haklı olduğumu. Burada kötü bir şey yapıyor veya kötü bir insan olduğunu iddia etmiyorum. Sadece bir şeyler gizlediğini hissediyorum demem daha mantıklı olur galiba.'' sözünü bitirir bitirmez arabaya az önce binip konuşmanın başını kaçıran Tae Hyung söze atlamıştı.

''Nereden anladın bir şeyler gizlediğini? Hyung çok şüpheci oluyorsun bazen bence gayet sevimli ve güzel bir kız.''

''Farkında değil misiniz? Düşmeden önce telefonu çaldığında yüzü bembeyaz oldu! Aptal mısınız siz yoksa öyle mi davranıyorsunuz? O kadar afallamıştı ki arkasında duran koca çantayı fark etmedi ve takılıp düştü. Canının yandığını yüzünün her zerresinden anlayabilirken iyi olduğunu iddia edip durdu hiçbir şey yokmuş gibi telefonunu alarak odadan çıktı. Ayakkabıyı çıkardığındaysa bileğinin ne kadar kötü olduğunu gördüğü halde tepki vermedi başka bir kız olsa o bileği gördüğünde büyük ihtimalle bayılırdı. J-Hope bile bakamadı bir süre bileğine.Güçlü gibi durup hiçbir şey canını yakamazmış gibi davranan insanların içinde sakladığı şeyler o kadar büyük oluyor ki tahmin dahi edemezsiniz. Psikolojik sorunları bile olabilir. Birde şu yakın arkadaşı olduğunu iddia ettiği çocuk var. kim bu kadar endişelenir yakın arkadaşı için? Az kalsın hastaneyi birbirine katıyordu. Hoseok nasıl bu kadar kolay yaklaşabilir hala aklım alm-'' arabaya elinde bir kutuyla Hoseok Hyung girince sözü yarıda kesilen Yoongi Hyung az önceki hararetli konuşmasını tamamlama gereği duymadan önüne dönüp cebinden çıkardığı telefonuyla uğraşmaya başladı.

''Taehyung terliklerini ona ödünç verdiğin için teşekkür ettiğini söylememi istedi.'' gülerek elindeki kutuyu uzattığında Tae Hyung uzattığı kutuyu alarak merakla konuşmaya başladı.