40-Bana Ait

5.1K 174 2
                                    

Yazar Notu: Merhabalar! Nasılsınız bakalım? Umarım hepiniz iyisinizdir! :) Çok güzel olduğunu düşündüğüm bir bölümle geldim umarım sizde seversiniz :D Ve ben yorum istiyorum :( 40 bölüm oldu ama yorum yapanım yok. Madur yazarı oynuyorum :(


  Neyse, belirtmem gerekirki karakterlerin isimlerini paylaştım "KARAKTERLER" adı altında. Tanıtımdan sonraya 1. bölümden önceye koydum. :) Merak edenler bakabilir :)

 Son olarak bu bölümü @Farah-A ya ithaf ediyorum :)

İYİ OKUMALAR :*

Kapıdan girince beni gören Buğra'nın gözleri şaşkınlıkla doldu.

"Niye gitmedin sen?"

Dedi şaşkın bir sesle. Gidip yatağa oturdum zıplayarak. Gözlerini devirdi haliyle.

"Gitmedim sen git dedin diye gidecektim ama gitsem uyuyamayacağım bende geri döndüm."

Dedim suçlu ses tonumla. Kolunu omzuma atıp kendine çekti beni.

"Hiç büyümeyeceksin değil mi? Artık büyüdüğünü düşünüyordum Tuğba. O krizler geçmişte kalmıştı! Sen güçlü bir kızsın nasıl salarsın kendini öyle! Hem o ilaçlar bünyene zarar veriyor!"

"Ben isteyerek yapmıyorum. Ama seni öyle görünce çok...çok ko...korktum. Kollarıma yıkıldın Buğra! Sen benim kucağıma yığıldın kanlar içinde!"

Ağzının içinde o pislik herife ağza alınmayacak küfürler sıralayıp kendine çekti beni tekrar.

"Bir daha olmayacağına söz verirsen bu seferlik affederim!"

Deyince gözlerimi devirdim sanki benim elimde olan birşey!

"Elimde olan bir şey sanki! Nasıl söz verebilirim sana?!"

Dedim sinirle. Onunda sinirden gözleri karardı ve... Ve çenesi kasıldı! Ah bu iyiye delalet değil!

"İstersen kendini tutabilirsin! Lanet olsun Tuğba! Hala 10 yaşında ki mızmız çocuklar gibisin!"

"Elimde değil diyorum! Kendimi kaybediyorum diyorum! Senden başka kimse sakinleştiremiyor diyorum! Anlamıyor musun sen!"

Dedikten sonra derin derin nefesler alıp vermeye başladım. Yani başladık. Mevsim bizim bu sinirli halimize daha önce tanık olduğu için en başında odadan sıvıştı. Akıllık etti!

"Anlamıyorum! Anlamayacağımda! İrade diye bir şey var küçük hanım! Ve sen kendini tutmaya alışacaksın! Alışmak zo.run.da.sın!"

"Zorunda falan değilim!"

"Zo.run.da.sın!"

Dedi yine tane tane! Sesi git gide sertleşirken bana iyice yaklaşmıştı ama inadım tuttu bir kere! Çenemi kapatmayacağım!

"Alışmazsan ne yaparsın?"

Dedim bilmişlikle. Gözlerini kıstı, yüzlerimiz arasında olmayan mesafeyi iyice kapattı. Sıcacık nefesi şimdi suratıma vuruyor.

"Alıştırırım! Bunun için her şeyi ama her şeyi yaparım! Yapacaklarımı aklın hayalin almaz!"

Derken ki ses tonu açıkcası ürkmeme sebep oldu. Gözünden öyle bir karanlık geçti ki yutkunmadan edemedim. Her şeyi derken neyi kastetti? Soracak oldum ama vezgeçtim. Lanet olsun çok sert bakıyor! Hadi ama! Bu kadar ciddi olamazsın! Yani umarım!

Benden ses gelmeyince zafer kazanmış bir komutan edasıyla geri çekilip arkasına yaslandı.

"Şimdi söz veriyor musun vermiyor musun?"

CAN SUYU'M (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin