11-Uzak durmalıyım ondan!

Start from the beginning
                                    

"Ya değil mi?"

Dedim en soğuk sesimle ve oturduğum yerden kalktım.Duramayacağım burda daha fazla.

"Size afiyet olsun.Müsadenizle Kumsal'ın yanına gitmem lazım."

Dedim toparlanırken.Yelda'nın gözleri kocaman açıldı.

"Kumsal da kim?"

"Kızım."

"Senin bir kızın mı var?Sen evli değilsin ki."

Diyen sinir bozucuya baktım.1 saat içinde kendinden iğrendirdi yemin ederim.

"Evet Yeldacığım benim bir kızım var.Aslında evli sayılırım.Sadece karımla  geçici bir ayrılık yaşıyoruz ama prensesimle en kısa sürede barışacağız ve o buraya,evine dönecek.Merak etme."

Dedim ve herkese tekrar nezaketen gülümseyip çıktım evden.Yetti be!Yelda denen süs kutusuyla evlenecek adama Allah sabır versin!

*

Kuruma geldiğimde bahçe çok sakindi.Çocukları içeri almışlar demek ki.Zaten bu saate dışarda olmaları beklenemez ki.Neredeyse geceye geliyor.Babam beni tutmasaydı çoktan gelmiştim.Umarım müdür izin verir görmeme.

Kapıya yaklaşınca Tuğba'yı gördüm koridor da nöbetçi demek ki. Nasıl davranacağımı da bilmiyorum ki!

"Aa Kıvanç! Hoş geldin."

Ben ona seslenmeden o gördü beni yine cıvıl cıvıl sesi insanı kendine hayran bırakan cinsten.

"Hoş buldum."

Dedim bende gülümseyerek.

"Kumsal bütün akşam seni sayıkladı. Hatta dün benimle geldi diye ona küstüğünü düşündü. İyi ki geldin. Hadi yanına gidelim."

Deyince Tuğba moralim bozuldu iyice. Aptalsın Kıvanç niye arayıp haber vermezsin ki?

"Çok mu üzüldü?"

Dedim üzgün bir tonda.Prenses dudaklarını büzüp başını salladı evet manasında.

"Kendine kızıp duruyor.Ona küstün diye."

"Ben...Ben ona küsemem ki.Sadece aile dostumuz yemeğe gelince...Gelemedim işte."

Dedim gözlerim dolarken.Deniz kızımın üzülmesi canımı yakıyor.Prenses bana iyice yaklaştı.Sonra gözünden akmak üzere olan yaşları siliyor gibi yapıp akmalarını engelledi.

"Şiiittt şimdi alırsın gönlünü.Üzülme."

Deyip sıcacık gülümsedi.Dayanamadım sarıldım sımsıkı. O ne olduğunu anlamadığı için karşılık vermedi.Olsun bu koku bana yeter.

"Teşekkür ederim prenses.Çok teşekkür ederim."

Deyince,prenseste doladı kollarını.Sonra derin bir nefes verdi.

"Önemli değil Kıvanç.Hadi gel uyumadan götüreyim seni."

Kendini çekti prenses.Sonra elimi tuttup beni çekiştirmeye başladı.Ben elimde ki sıcaklığa alışmaya çalışırken arkasında yürümeye başladım. Prensesin elindeki sıcaklık tüm vucudumu sardı resmen yada yurdun içi çok sıcak bilemedim.Kalbimde deli gibi atmaya başladı. .Bana ne olduğu bilmiyorum ama çok sevdim bunu.Bu hissi çok sevdim.Ömür boyu prensesle elele kalabilirim.

Yatakhanenin kapısının önüne gelince durup bana döndü prenses.Sessizce konuşmaya başladı.

"Aslında...Sana mesaj attmıştım ben.Gelmedi mi?"

CAN SUYU'M (Tamamlandı)Where stories live. Discover now