Kur'an ve göklerdeki dabbeler

371 13 0
                                    

Allah göklerin, yerin ve bunlardaki varlıkların yaratıcısı olduğuna göre, Kur'an-ı Kerim'de hem yeryüzünde yaşayan, hem de -varsa- göklerde yaşayan varlıklardan bahsedilmesini bekleyebiliriz. Nitekim öyledir de. 

Evet, Allah yeryüzünde yaşayan canlılardan, yani bizden bahsettiği gibi, göklerde yaşayan canlılardan da bahsetmektedir. Kur'an'da bu canlılar kimi zaman "dabbe" ismiyle anılır. Bazen de "men fis semavat" yani "göklerdeki kişiler" tamlamasıyla anılır.

"Göklerdeki kişilerin" varlığı ayetlerle sabit olduğu için, bu kişilerin varlığı İslam dünyasında hiç tartışma konusu olmamıştır fakat bu kişilerin kim olduğu tartışılmıştır. Bir de işin dabbeler boyutu vardır ki, uzayda canlılığın, dünyamızdan ibaret olduğunu düşünen bizler için oldukça garip ve dikkat çekicidir.

"Göklerde ve yerde olan dabbeler ve melekler, onlar hepsi de büyüklük göstermeden Allah'a secde ederler." (Nahl, 49)

Yerdeki dabbeler yani insanlar ve hayvanlar, kafamızda hemen bir yere oturuyor. Peki göklerdeki dabbeler? "Bunlar kuştur" diyerek, anlamaya çalışmaktan kolayca vaz mı geçeceğiz yoksa bu gök dabbeleri hakkında, diğer ayetlerde neler söyleniyor diye incelemeye devam mı edeceğiz?

12. yüzyıl alimlerinden, dil bilimci mefessir Zemahşeri, bu ayette bahsedilen gök dabbbelerinin, göklerde bizim gibi adım atarak gezen canlılar olma ihtimalinden bahsederken, uzaylı canlılara mı dikkat çekiyordu? Öyleyse hem diğer ayetlere, hem de dabbe kelimesinin etimolojisine bakalım...

"Dabbe" kelimesi, "deb" kökünden gelir. Türkçedeki "debelenmek" fiilinin de köküdür aynı zamanda. "Debbe" dört ayak üstünde yürümek manasındadır. Bebeğin emeklemesine de "debbe" denir. "Dabbe" ise "debbe" fiilini gerçekleştirendir.

Bir canlının dabbe olması için dört ayağı veya iki eliyle ile iki ayağı olması gerekir. Dört ayaklı hayvanların hepsi dabbe sınıfına girer. 

Fakat İnsan da dabbedir. Dört ayak üstünde yürümez ama iki eli ve iki ayağı vardır. Kanguru da dabbedir, o da iki ayak üstünde yürür ama ayrıca iki eli vardır. Kuşların ise sadece iki ayağı ve kanatları vardır ve bu yüzden "tayr" yani uçan varlık kategorisine girerler.

Bazı müfessirler, göklerdeki dabbeler hakkındaki ayetlerden hareketle, bütün canlıların, dolayısıyla kuşların da "dabbe" sınıfına dahil olabileceğini söylemiştir. Acaba öyle olabilir mi? İncelemeye devam edelim.

"Gökleri, yeri ve bunlarda, dabbeden yaydıklarını/türettiklerini yaratması, O'nun ayetlerindendir." (Şura, 29)

Allah, bu ayette bize gökleri ve yeri yarattığını söyledikten sonra, bunların içinde debbeler yaydığını da bildiriyor. Bu ayetin Türkçe meallerinin tamamına yakınında "dabbe" kelimesi "canlı" diye tercüme edilmiştir. O yüzden meallerin çoğunda bu detay gözden kaçmaktadır.

Bu ayetle ilgili olarak, Prof. Celal Yeniçeri, "Varlık ve Uzay Ayetleri Tefsiri" isimli kitabında, bazı müfessirlerin, melekleri de gök dabbeleri kategorisine dâhil ettiğini aktardıktan sonra, "meleklerin diğer canlılar gibi türeyip yayılmadığına" dikkat çeker ve göklerde yaşayan dabbelerin maahiyetini sorgular.

Aktardığımız Şura suresi 29. ayetin tefsiri ile ilgili olarak, Zemahşeri, Râzi, Neysâburi ve hatta Osmanlı'nın meşhur müfessiri Ebu Suud Efendi bile göklerde insan veya hayvan gibi gezip yürüyen canlıların olabileceği ihtimalinden bahseder.

Bu noktada Yusuf suresinin 105. ayeti akla gelir:

"Göklerde ve yerde nice deliller vardır ki, onlar bu delillere aldırış etmeden üstlerinden geçerler." (Yusuf, 105)

Gizemli ilimler ve Sırlı olaylarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin